Erdoğan’ın kararı İmamoğlu’nu zahmetten çıkardı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 4 bin 50 metre viyadük ve 50 metre köprü bulunan Yenikapı-Otogar-Atatürk Havalimanı metro çizgisinin viyadüklerinde muhtemel İstanbul sarsıntısına karşı güçlendirme çalışmalarına başladı.

Depreme dayanıksız olduğu belgelenen Davutpaşa, Merter ve Dünya Ticaret Merkezi viyadüklerinin sarsıntı güçlendirme projesinin temeli İBB Lideri Ekrem İmamoğlu’nun katıldığı merasimle atıldı.

Yeşilköy’deki Dünya Ticaret Merkezi viyadüğünde düzenlenen merasime CHP İstanbul Vilayet Lideri Özgür Çelik, Küçükçekmece Belediye Lideri Kemal Çebi ve Avcılar Belediye Lideri Turan Hançerli de katıldı.

Temel atma merasiminde konuşan İBB Lideri Ekrem İmamoğlu, projenin yatırım bedelinin yaklaşık 700 milyon TL olduğunu belirtti.

İstanbul’u zelzeleye hazırlamak için yapı stokunun tahlilinden tarihi yapıtların güçlendirilmesine kadar yüzlerce noktada çalıştıklarını anlatan İmamoğlu “Bir yanıyla da aslında geçmişte ne kadar ihmal edilmiş süreçlerle karşı karşıyasınız onu da görüyorsunuz.  Hiç görünmeyen, güçlü olduğu düşünülen, alınmayacak önlemlerle Allah korusun, İstanbul zelzelesinde hayatın kitlenmesine vesile olacak yollar, viyadükler, üst geçitler, metroların viyadüklerinin güçlendirilmesi  meselesi yıllarca ihmal edilmiş” dedi.

“VATANDAŞIMIZA ŞİKAYET EDİYORUM”

Göreve geldiklerinde güçlendirme çalışmaları için süratlice harekete geçtiklerin lakin 1.5 sene Vilayetler Bankası tarafından oyalandıklarının altını çizen İmamoğlu şunları söyledi:

*Arkadaşlarım Vilayetler Bankası’yla bir görüşmenin yapılabileceğini, bir fonla ilgili bir kaynağın mevcutta olduğunu lisana getirdiler. Tam 1.5 yıldır hatta daha fazla bu mevzudaki teşebbüslerimize karşılık bile verilmemiştir.

*Yani ‘bu kentin zelzele mevzusuyla ilgileniyoruz, sarsıntısı önemsiyoruz’  meselesinin lafta kaldığı kısmıdır bu. Hedefimiz ne? 1-1.5 milyar neyse farklı fonların  bu kente gelmesi bu çeşit işlerin daha süratli hayata geçmesine vesile. Bu çeşit finans kaynaklarını güzel ve yanlışsız vakitte planlayıp kullanmadığınız vakit geri gönderilen fonlara dönüşüyor.

*Bu bakımdan burada böylesi hazır bir kaynağın bize sunulmamasını vatandaşlarımıza şikayet ediyor. Artık burada iki tane akıl olabilir. Birincisi şu; ‘Biz bunu vermeyelim, bu iş aksasın.’  Ya bu akıl değil ki. Bu köprülerden, viyadüklerden bizim  evlatlarımız, ailelerimiz, annelerimiz geçiyor.

*İkincisi; ‘Bu siyasi bir karar.’  Bunun siyasi kararla da bir ilgisi yok. Yani hiçbir tarafıyla elle tutulur bir tarafı olmayan bir yaklaşım. Şikayet ediyorum. Lakin şunu da söylüyorum. Siz bunları vermeseniz de etmeseniz de bir biçimde biz bu milletin parasıyla bütçemizin oluştuğunun farkında olan bir kurum olarak bu bütçeyi bereketli hale getirip israftan uzak tutup berbat kullanımdan uzak tutup bu işe kaynak ayırıp bu işi yaparız, bitiririz ve milletimizin hizmetine açarız kardeşim.

*Bize mani mengel olamazsınız. Bu kadar net. İsrafı engellediğimiz ve bu kararlı duruşumuzdan ötürü bu millet bize yetkiyi verdi. Ve vermeye devam edeceğinden de hiçbir kuşkum yok.

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİNE REAKSİYON GÖSTERDİ, BAKANA SESLENDİ

İmamoğlu konuşmasında geçtiğimiz hafta yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kurulan Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Başkanlığı hakkındaki görüşlerini paylaşarak tenkitlerde bulundu. Yeni kurulan başkanlığın TOKİ gibisi bir kurum olduğunu tabir eden İmamoğlu Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki’ye seslendi. İmamoğlu şunları kaydetti:

“Saygıdeğer bakanım, sizinle oturduk, konuştuk. Müşterek çalışmayla birçok konunun ilerlemesi ve yönetilmesi konusunda iş birliği yapmamız konusunda hazır olduğumuzu, her türlü fedakarlığı yapmaya kararlı olduğumuzu, sarsıntı sıkıntısını siyaset üstü bir yere koyduğumuzu konuştuk. Lütfen İstanbul Büyükşehir Belediyesi kurumu da bu milletin, bakanlık da bu milletin. Birlikte kararlar alarak işlerimizi kolaylaştıralım ve hızlandıralım. Ben bu kelamı ettim. Kendilerinin de birkaç sefer bu mealde paylaşımları oldu.

“CIMBIZLA ÇEKİLEREK YÜRÜRLÜĞE KONULDU”

Özellikle dedim ki İstanbul’un gerekiyorsa bir kanuna bile gereksinimi var. İstanbul’u özel bir yere koyun. İstanbul’un, sarsıntı kurulu üzere bir sistemin olması kimi kararların süratli alınması, sıkıntıların siyaset üstüne taşınması, kente bir bütün olarak bakarak bir sistem oluşturmalıyız diye bir açıklama, bir açılım yaptım ve kendisine bunu sundum. Sonra sağ olsun birkaç sefer bizim arkadaşlarımızı, genel sekreterimiz, genel sekreter yardımcılarımız, daire liderlerimiz, iştiraklerimizin genel müdürlerinin katıldığı toplantılar oldu. Ve bu toplantılarda arkadaşlarım tekliflerini sundular. O büyük çatının altında birkaçı cımbızla çekilerek yürürlüğe konuldu. Bir de önümüze pat diye bu türlü bir başkanlık konuldu.

“İŞ YAPMA BİÇİMİNİZ BUYSA OLMAZ”

Bizim İstanbul’a dair sunduğumuz şey İstanbul’da bakanlığın, büyükşehir belediyesinin, ilçe belediye liderlerinin içinde olduğu, birebir vakitte bu kentin bir kısım meslek odaları, sivil toplum kuruluşlarının içinde olduğu bir düzenek teklifiydi bu. Bütün bunlar yok. Bir tane başkanlık. ‘Böyle bir başkanlık kurulacak. Sizin söylediklerinizden şunları aldık. Bunları aldık’; bu da yok. Bakın bu şayet iş yapma biçiminiz ise saygıdeğer bakan; ve bu biçimde yürütülecekse siz bizi yalnızca dinlediniz. Bu olmaz. Bu olmaz” dedi.

MÜSİLAJ SORUNUN HATIRLATTI: HALA SAHA TAHSİSİ BİLE ALAMADIK

İmamoğlu geçtiğimiz yıllarda yaşanan müsilaj meselesini örnek vererek sorunu çözmek için devrin bakanıyla da toplantılar yaptıklarını hatırlattı.

O toplantılarda da bir çok teklif sunduklarını aktaran İmamoğlu “Mesela bizim hemen çok büyüyen Başakşehir bölgesi ve İkitelli üstü bölgesinde bir arıtma tesisi muhtaçlığımız var Milyonlarca metrekare,  bir AK Partili belediyeye alan veriliyor, imar hakkı veriliyor burada büyükşehir belediyesi dururken. Biz oradan bir arıtma tesisi için hala bir saha tahsisi bile alamadık” dedi.

“PATAGONYA’DAKİ BİR BELEDİYE ÜZERE DAVRANIYORLAR”

Bu süreçte Marmara için özel etraf müdafaa genelgesi çıkartıldığını anımsatan İmamoğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü;

*Ben toplantılara katıldım, çalıştık. Hiç unutmuyorum Marmara Belediyeler Birliği Lideri, Kocaeli Büyükşehir Belediye Lideri kalktı dedi ki; ‘Sayın Bakanım dedi bakın bu özel etraf muhafaza deyince ben korkuyorum. Bu türlü bir şeye çalıştığımız vakit bu sefer bu iş belediyelerimizin birçok hakkına hukukuna tecavüz eder hale geliyor.

*Elimizden imar yetkisinin bile alındığı sıkıntılar yaşadık geçmişte.  Aman bunu düzenlerken dikkat edelim.’ Ben demedim bakın Kocaeli Büyükşehir Belediye Lideri dedi. Ortadan bir müddet geçti. Pat diye bir özel etraf müdafaayla ilgili yeniden bir Cumhurbaşkanlığı genelgesi yayınlandı. Yayınlanan bu genelge boğaz kıyılarında mesela beton kıracağız, oranın düzeltilmesini yapacağız. Onun bile yetkisini bizden alıyor. Merkeze bağlıyor.

*Veya Marmara kıyısındaki kıyıyla ilgili birtakım düzenlemeler de. Daha vahimi ne biliyor musunuz? Müsilajla ne alakası varsa Adalar’ın bütün imar yetkisini elimizden alıyor. Aradım ben Sayın Bakanı; ‘Biz o denli konuşmadık.

*Yok ya o denli olmaması lazım dedi. Sonra döndü, baktı, tekrar döndü. Ya o o denli lakin durumu yönetim ederiz, biz işi çözeriz’ dedi. Birileri İstanbul konu olunca İstanbul’un hakkına hukukuna güya burası Patagonya’da bir belediyeymiş üzere davranarak tecavüz etmeye çaba ediyor.

*Ben buradan Şehircilik Bakanlığımızı uyarıyorum. Biz içtenlikle, sarsıntıyla gayret konusunda sizin yanınızdayız. O koltuktayız. İsteseniz de istemeseniz. Biz İstanbul Büyükşehir Belediyesiyiz. Sizin merkezi yönetimin, hükümetimizin, sayın Cumhurbaşkanı’nın atadığı bir makamınız var, biz de 16 İstanbullunun seçtiği bir makamdayız. İstanbul’un hakkını hukukunu koruyarak bu cins sıkıntılarını çözerek vazifemizi yapmakla yükümlüyüz.

*İsteseniz de istemeseniz de o yanınızdaki koltukta bizim yerimiz var. Onu bize anayasa veriyor. O bakımdan bu cins iş ve uygulamaları yaparken lütfen bizimle diyaloğunuzu koparmayın. Bakın sarsıntıdan bahsediyoruz. Sarsıntı problemindeki samimiyetimizin en güçlü düzeyde değerlendirilmesini ve bunu sayın Şehircilik Bakanı’nın bir fırsata dönüştürmesini bekliyorum. Gelin daima birlikte güçlü kararlar alalım ve İstanbul’un önündeki pürüzleri kaldıralım.