Erzurum Valisi’nden skandal açıklama: Gereksinim olursa gözaltı olacak

Vali Memiş, Erzurum’da İmamoğlu’nun mitingine yapılan hücumla ilgili Valilikte basın toplantısı düzenledi.

Seçim yasaklarının 4 Mayıs prestijiyle başladığını ve 4 Mayıs’tan itibaren seçimlerle ilgili bütün emir-komuta zincirinin, vilayet ve ilçe seçim şuralarında düzenlendiğini tabir eden Memiş, şöyle konuştu:

*Daha evvelce bize yapılan müracaatlarında miting alanı olarak gösterdiğimiz bir yer vardı. Orada miting yapılmadı. Bu 4 Mayıs’tan evvelki tarih içindi. Bu tarihten sonra ise miting yapılamayınca, Sayın İmamoğlu’nun vilayetimize ziyaretlerini sayın vilayet lideri bize söz etti.

*Biz de bu mevzuyla ilgili olarak yetkinin vilayet ve ilçe seçim konseylerinde olduğunu, bununla birlikte bütün siyasi partilerin gerekli demokratik haklarını kullanabileceğini bu türlü bir ziyaret olması halinde her türlü önlemi alacağımızı söyledik. Esnaf ziyaretinden sonra da uygun olan yerlerde konuşma yapılacağı, halka hitap edileceği söylendi.

*Aslında bu bir noktada miting üzere değerlendirilebilirdi. Çok fazla yasaklayıcı davranmamak ismine bu mevzuda bizim için değerli olan sayın konukların güvenliğini almak olduğunu tabir ettik. Gerçekten o formda planlandı.

*Biz Sayın İmamoğlu’nun vilayetimize ziyaretini, havalimanından kent merkezine gelene kadar, ondan sonraki beklenen konuşma alanından sonraki bütün güvenlik önlemlerimizi ona nazaran aldık hatta çok üst seviyede önlem aldığımız söyleyebiliriz.

“1000’İN ÜSTÜNDE POLİS KARDEŞİMİZİ, BURAYA GÖREVLENDİRMİŞTİK”

İmamoğlu’nun havalimanına indikten sonra kent merkezine geldiğini söz eden Memiş, “Esnaf ziyaretinden sonra yapılacak olan mümkün konuşma yerlerinden birisi olan Havuzbaşı’na direkt yönlendirildiler ve geldiler. Bizim orada gerekli güvenlik önlemlerimiz vardı. 1000’in üstünde polis kardeşimizi, arkadaşımızı buraya görevlendirmiştik. Konuşmasını yaptığı sırada bariyerlerin ardına su şişeleri atılmaya başlandı. Kendileri konuşmayı yarıda bırakarak havaalanına döndüler ve oradan da vilayetimizden ayrıldılar. ” dedi.

“OLAY TABİATIYLA GELİŞTİ”

Memiş, devlet olarak bütün siyasi partilerin yapacakları programlarda gerekli güvenlik önlemlerini almanın misyonları olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

“Bugün Havuzbaşı Kent Meydanı resmi olarak ilan edilmiş miting alanı değildi. Şayet resmi alan olarak ilan edilen bir miting alanı olmuş olsaydı, birçok daha fazla güvenlik önlemi alıp bunu sağlayabilirdik. Şu ana kadar vilayetimizi Cumhurbaşkanı’mız da dahil olmak üzere birçok siyasi önder ziyaret ettiler. Her türlü çalışmayı yaptılar. Hatta daha evvel Meral Akşener Hanım da vilayetimizi ziyaret etmişlerdi. Orada da yeniden birebir halde konuşma yapıldı. Olay resen gelişti. Miting haricindeki vatandaş ve esnaf ziyaretlerine karşı biz daha esnek bir halde hareket ediyoruz. Bu türlü önlemleri almaya uğraş ediyoruz. Bizim yaklaşımımız, yasaklayıcı bir yaklaşım değil, herkesin seçim ortamında, kanunların mevzuatın bize vermiş olduğu yetki çerçevesinde hareket edip gerekli güvenlik önlemlerini almaktır.”

“17 KİŞİ SIHHAT KURULUŞLARINA MÜRACAAT ETTİ”

Programın düzenlendiği alanın miting alanı olmadığını yineleyen Memiş, “Dolayısıyla önlemlere karşın, yapılan bariyerlere karşın, direkt ardında müdahale oldu. Ondan sonra gerekli müdahalede bulunduk. Bize nazaran yerinde müdahalede bulunduğumuzu kıymetlendiriyoruz. Fakat kendileri tarafından ‘çok yerinde olmadı’ halinde değerlendirildi. Bu bilgilendirmeyi kamuoyuna duyurmayı hissettim. Orada tahrip olmuş bir kesim vardı. 17 kişi sıhhat kuruluşlarına müracaat ettiler. Bunlardan 9 kişiyi önlem hedefli müşahede altında tutuyoruz lakin durumları ağır değil. Hafif yaralı biçiminde ve onların takibatını yapıyoruz. Çalışmalarımız devam ediyor. Elimizde imgeler de var. Gerekli müdahale de yapıldı.” sözlerini kullandı.

SKANDAL ‘GÖZALTI’ AÇIKLAMASI

Vali Okay Memiş, şunları kaydetti:

“İhtiyaç olması halinde gözaltı süreçleri de yapılacaktır. Kıymetli olan orada bir halde galeyana gelmiş kitlenin sakinleştirilmesiydi. Orada Sayın İmamoğlu’nu dinlemek için alana gelen vatandaşların, oradan sağlıklı bir formda ayrılmasını temin etmek öncelikli vazifemiz. Onu da şu an temin ettik diyebilirim. Gereksinim olması halinde mevzunun savcılığa intikal etmesiyle birlikte gözaltı süreçleri gereksinim olursa gözaltı olacaktır. Şu anda kent hastanesinde 3 vatandaşımız, 2 vatandaşımız da üniversite hastanemizde müşahede altında, başkaları ise taburcu edildi. Burada şunu bilhassa tabir etmek isterim, yaşanan olaylarda Erzurumlu vatandaşlarımızın tamamı ve geneli ile ilgili asla bu türlü bir sorunun içerisinde olmamak gerekir. Devlet olarak bu mevzuyu inceleyeceğiz olağan. Yani bilhassa toplumsal medyada olsun, yayın kuruluşlarında olan konulara da prestij etmeyelim. Bizim bilgilerimiz çerçevesinde olayın yorumlanmasını daha uygun olacağını kıymetlendiriyoruz.” (AA)