AktüelGüncel

Fatih Portakal’a Aydınlık yazarı sahip çıktı…

Paylaş:

Walt Disney’in ,21st Century Fox’u  satın almasının ardından FOX Haber’in sevilen sunucusu Fatih Portakal’ın geleceği merak ediliyor. Portakal, konuya dair, “Yeni patron kal derse kalırım, istemiyorum derse demir atacak halim yok giderim, arkama bile bakmadan. Önümdeki aydınlık beni mutlu etmeye yeter” açıklamasını yapmıştı.

Aydınlık yazarı Ufuk Söylemez ise bugünkü köşesinde, Fox’un satılmasına ve Fatih Portakal’ın durumunun ne olacağını sorgulayan merkez medyaya değindi. Söylemez, merkez medyayı eleştirerek, “FOX TV haberciliği onlar için ‘kötü örnek’ oluyor. Çünkü toplumu oyalayıp, çıkarları için iktidar yalakalığı yapan merkez medya bir manada deşifre ve teşhir edilmiş oluyor” dedi.

Söylemez, Hürriyet Kelebek’ten Cengiz Semercioğlu’nun yazısına atıfla bulunarak, “Merkez medya tarafından, FOX TV’nin satılması sonrasında, Sn. Fatih Portakal’a ne olacağı dert ediniliyordu. FOX TV’nin alımlarını ve dizi yatırımlarını durduğu öne sürülüyordu. Tabii esas olarak, kendileri için gerçek bir rakip ve sorun olan FOX TV’nin başına gelecekler için -geçmişin kartel medyasını anımsatan bir zihniyetle- satır arasında adeta bir sevinç yaşanıyordu sanki” diye belirtti.

Semercioğlu, “Yeni patron Disney Fatih Portakal’a ne diyecek?” diye yazarken, Söylemez ise, Semercioğlu’nun bu yazısını “ibretle” okuduğunu belirtti. Söylemez, “‘FOX TV satıldı. Türkiye’deki faaliyeti sonlandırılabilir. F. Portakal işsiz kalabilir. Zaten ana haber bültenlerinin reytinglerinin kamuoyuna açıklanmasına ne gerek var’ diye özetlenebilecek böyle bir yazı yazılmasını büyük bir hayret-üzüntü ve ibretle okudum” dedi.

Söylemez yazısını, “Ne diyelim, yazıklar olsun” diyerek noktaladı.

İşte Ufuk Söylemez’in o yazısı: 

“Ülkenin bugünlere gelmesinde yalnızca geçmişte merkez partilerin ve liderlerinin kısır çekişmelerinin ve hatalı politikalarının sorumluluğu yok. Bugün adına nedense merkez medya denilen yaygın holding medyasının, patronlarının kısa vadeli çıkarlarını kollayan, ilkesiz ve omurgasız yayın politikalarının da büyük sorumluluğu var bana göre.

Ulusal bazda yayın yapan tematik, belgesel vb. bazı TV kanalları haricinde, Türkiye’de genelde medya, özelde ise televizyonları kabaca üç gruba ayırabiliriz. İlk grupta, Ulusal Kanal, Halk TV ve TELE 1’den oluşan, iktidara karşı dik durabilen, muhalefet yapabilen, sağ-sol demeden Cumhuriyetçi, Atatürkçü, milli duruş ve ulusal çıkarlardan yana olan, kişilere ve kurum temsilcilerine ekranlarında geniş yer ve söz veren televizyonlar var.

Bu TV’ler sayılarının azlığının yanı sıra, Digitürk’e alınmayan, Kablo TV’ye sokulmayan, kamusal sermayeli banka ve kurumlardan reklam verilmeyen, her türlü baskı ve ceza tehditine rağmen, kısıtlı ve mütevazı olanaklarla, milletin sesini ve vicdanını yansıtmaya, ayakta kalmaya çok büyük özveri ile çaba sarfeden üç TV kanalı.

İkinci olarak geriye kalan TV kanallarının, sayıca çok büyük kısmı ise, ‘yandaş-havuz medyası’ olarak tarif edilen, tetikçi-taraflı-partizan seviyesiz ve niteliksiz yayınlarıyla sadece iktidarın borazanlığını yapan, devletin kaynaklarıyla, kredileriyle, reklamlarıyla ayakta kalabilen TV’ler ki, bunları aklı başında-sağduyulu hiç kimse ciddiye ve dikkate almıyor zaten.

Üçüncü grupta ise, yaygın olan ve adına merkez medya denilen, güya tarafsız habercilik ve dengeli yayıncılık yaptığını iddia eden holdinglere ait bazı TV kanalları var.

Ancak, adına merkez medya denilmekle beraber bu TV kanallarının çoğu, iktidara‘biat’ eden, kraldan çok kralcılık yapan, hatta bizzat kendilerine bile‘Otosansür’ uygulayarak, ‘merkez ve tarafsızlık’ kisvesi altında, sadece ve sadece patronlarının çıkarlarını gözeten iki yüzlü ve aldatıcı yayın politikalarını uygulamaktan hiç sıkılmıyorlar.

Yakın geçmişe kadar, ekranlarında hemen her akşam, ikinci cumhuriyetçilerin, dönek marksist liboşların, FETÖ’cülükle ve bölücükle ilgili ve iltisaklı şahısların boy göstermesine izin vermiş olan bu medya için, milli duruşla-ulusal çıkarlardan yana olan, Cumhuriyetçi, Atatürkçü ve demokrat insanlar kariyerleri-birikimleri ne olursa olsun ‘sakıncalıdır’!

Reklamdan sonra devam ediyor

Ancak gelin görün ki, merkez medya tabiriyle anılan bu TV kanalları içinde bir ‘aykırı ses’ var. O da FOX TV!

Şaşırtıcı bir biçimde -yabancı sermayeli olmasına rağmen- sadece sabah ve özellikle akşam ana haberiyle de sınırlı olsa, büyük ölçüde objektif, eleştirel, iktidar yalakalığı yapmadan, doğru ve tarafsız haber verebilen ve editöryal bir bağımsızlıkla yayın yapabilen bir kanal. (Şaşırtıcı diyorum. Çünkü FOX TV yayıncılığı ABD’de Başkan Trump tarafından övülürken, CNN INT ise, ağır bir biçimde eleştiriliyor.)

Tabii, FOX TV’nin bu haber ve yayın politikası, haklı olarak insanlarda karşılık buluyor ve FOX TV sabah ve özellikle akşam haber bültenleri, izlenme oranları açısından (reytinglerde) diğer merkez medya kanallarına fark atıyor ve açık ara önde gidiyor. Bundan iktidardan çok merkez medyanın bazı sahip ve yöneticileri rahatsız oluyor bence. Çünkü anlaşılan, FOX TV haberciliği onlar için ‘kötü örnek’ oluyor. Çünkü toplumu oyalayıp, çıkarları için iktidar yalakalığı yapan merkez medya bir manada deşifre ve teşhir edilmiş oluyor.

Ama gelin görün ki, geçen hafta başında ABD’de Disney grubu, Robert Murdoch’a ait olan 21 st Century Fox grubunu 52.4 milyar dolara satın aldığını duyurdu. Bu satışın içinde Türkiye’de faaliyette olan Fox TV’nin yurtdışı operasyonları da var. Bu haberin hemen ertesinde, merkez medyanın amiral gemisinin eki Kelebek’te, neredeyse tam sayfa bir yazı ve yorum yayınlandı. Bu yazıda özetle; merkez medya tarafından, FOX TV’nin satılması sonrasında, Sn. Fatih Portakal’a ne olacağı dert ediniliyordu. FOX TV’nin alımlarını ve dizi yatırımlarını durduğu öne sürülüyordu. Tabii esas olarak, kendileri için gerçek bir rakip ve sorun olan FOX TV’nin başına gelecekler için -geçmişin kartel medyasını anımsatan bir zihniyetle- satır arasında adeta bir sevinç yaşanıyordu sanki.

Daha da ileri giderek, TV haberlerinin, reytinglerinin (izlenme oranları) kamuoyuna duyurulmasına son verilmesi isteniyor, hatta bunun bir OHAL KHK’si ile yapılabileceği bile ima ediliyordu adeta.

Bu yazıyı okurken inanın, demokratik ve özgür medya camiası adına ben üzüldüm. Basın Konseyi’nin yerinde olsam, bu yazıyı ve arkasındaki zihniyeti kınamayı düşünürdüm. Bileğini bükemediği, korkaklık ve çıkarları nedeniyle onların gösterdiği duruşu gösteremedikleri için rakibine yönelik olarak, ‘FOX TV satıldı. Türkiye’deki faaliyeti sonlandırılabilir. F. Portakal işsiz kalabilir. Zaten ana haber bültenlerinin reytinglerinin kamuoyuna açıklanmasına ne gerek var’ diye özetlenebilecek böyle bir yazı yazılmasını büyük bir hayret-üzüntü ve ibretle okudum.

Bu ülkede, Ulusal Kanal, Halk TV, TELE 1 dışında -muhalif değil- objektif ve yerine göre eleştirel habercilik yapan bir merkez medya kanalının başına gelmesini belki de umdukları ve bekledikleri şey, Türkiye’de merkez medyanın, basın ve yayın özgürlüğünün ve demokrasinin içine sürüklendiği içler acısı halin hazin bir göstergesidir.

Ne diyelim, yazıklar olsun…”

Jurnalci.com

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu