GüncelGündem

Fehmi Koru: Yüz yıldır cumhuriyet Türkiye, ancak cumhurbaşkanını birkaç kişi belirliyor, nasıl bir şey bu?

Paylaş:

Fehmi Koru*

‘‘Kral öldü, yaşasın yeni kral.’’

Monarşi ile yönetilen her ülkede en tepe yönetici olan kralın ölümü sonrasında yaşananlar aynen yukarıdaki tarihi değerlendirmedeki gibidir.

En tepe yönetici -yani kral- öldüğünde onun yeri daha cesedi soğumadan doldurulur.

Yerine kimin geçeceği çoktan bellidir çünkü.

Ölenin en büyük oğlu…

Dün de öyle bir gündü; İngiltere’de en tepe yönetici öldü, hemen ardından oğlunun onun yerine geçeceği açıklandı.

İngiltere’de tek fark, ölen en tepe yöneticinin kral değil kraliçe olması. Bir önceki kralın yerine geçecek erkek çocuğu yoktu, en büyük çocuğu olan kızı ‘2. Elizabeth’ adıyla kraliçe ilan edilmiştii. Çok uzun süren devlet başkanlığı süresince, eşi hep Kraliçe’nin iki adım gerisinde yer aldı.

Yeni devlet başkanı, ölen kraliçenin oğlu da, ‘3. Charles’ adıyla kral oldu.

Kraliçe, ölümünden sadece bir gün önce, onayı için bakanlar kurulu listesini kendisine getirmesi vesilesiyle ülkesinin yeni başbakanını kabul etmişti.

Her ölümlü gibi sonunda o da dünyaya veda etti.

96 yılın büyük bölümünü kraliçe olarak yaşadıktan sonra.

O süre içerisinde tam 13 değişik başbakana ‘‘Hayırlı olsun’’ demişti Kraliçe Elizabeth; en son kutladığı başbakan Liz Truss oldu. O da kendisi gibi bir kadın…

İngiltere’de kısa süre aralığında yaşanan, iki değişik yönetici belirleme tekniği örneği. Babadan oğula -son örnekte anneden oğula- geçen ve genellikle önceki kral veya kraliçenin ölümüyle gerçekleşen devlet yöneticisi yanında, bir de sandıktan iktidar olarak çıkmış bir partinin kendi içinden birini başına geçirmesiyle gerçekleşen ülke yöneticiliği…

Aynı ülkede iki farklı yönetici tipi…

Monarşilerde böyle oluyor.

O tür yönetimlerde, kralın veya erkek evlat olmadığında tahta oturan kraliçenin bütün özelliği, belli bir ailenin ferdi olması.

Kanı kırmızı akan sıradan insanlardan farklı olarak üyelerinin mavi kanlı olduğu düşünülen bir aileden birine devlet yönetiminin verilmesi, yani monarşi…

Halen başlarında birer kral -veya kraliçe- bulunan ülkeler var; çoğu da Avrupa’da bu ülkelerin…

Avrupa’daki kral veya kraliçeler başında bulundukları ülkelerin ırkından olmak zorunda değiller; genellikle hemen hepsi aynı aileden insanlar…

Kraliçe Elizabeth’in Alman, eşi Prens Philip’in de Yunan kraliyet aileleriyle akrabalık bağı olduğu biliniyor.

İngiltere -veya Büyük Britanya ya da Birleşik Krallık- ülkesinin insanları -hiç değilse büyük bir bölümü- bu durumu önemsemiyor. Ara sıra ‘‘Günümüzde krallık olur mu, gitsin bunlar’’ sesleri işitilse de, o talep genel bir tasvip görmüyor.

Oysa bir yüzyıl öncesine kadar kraliyet ailelerince yönetilen pek çok Avrupa ülkesi halkları onlarla yolunu ayırmayı ve cumhuriyet yönetimine geçmeyi tercih etmişti.

Girişi uzatmamın elbette bir sebebi var.

Biz de krallı -daha doğru ifadeyle sultanlı veya padişahlı- bir ülke iken cumhuriyet sistemine geçmiş bir ülkenin vatandaşlarıyız. Cumhuriyetimiz bir yıl sonra 100 yaşına basacak. Kimlerin bizi yöneteceğini dört veya beş yılda bir yapılan seçimlerde sandık belirliyor. Siyasi hayat içerisinde yer alanlar yönetime talip oluyorlar, bizler de vatandaşlar olarak onlar arasında tercihte bulunuyoruz.

Demokratik cumhuriyetlerde yönetimler böyle oluşuyor.

İki sistemden ilki, yani krallık sistemi, dıştan bakıldığında yönetimlerde bulunanlara daha cazip gelebilir. Bir kere başa taç geçtiğinde ölünceye kadar hep yönetimde kalmak gerçekten cazip bir durum. Her dört-beş yılda bir kendini ‘seçmen’ denilen sıradan insanların takdirine terk etmek zor bir iş.

Konunun bir de denge ve denetim mekanizmaları yönü var; demokrasilerde siyasilerin işi gerçekten zor.

Bıkabiliyor da insanlar, hem de çok kolay bıkabiliyorlar.

Anayasa ve yasalarla bağlı olmak da zaten zor olan yönetim işini daha da zorlaştırıyor.

Siyasilerden belli strandartlara uymaları, yönetimde yer aldıklarında standart dışı davranmamaları bekleniyor.

İngiltere’de partisine beklenmedik bir seçim zaferi yaşatmıştı Boris Johnson, ama işte gördük, çevresinden birilerinin yaş gününü konutunda kutlattığı gibi bir gerekçeyle, başbakanlığının sonunu getiren bir süreç yaşandı.

Kral veya kraliçe olsaydı bugün hala yerinde kalmayı sürdürecekti oysa.

Liz Truss bugün ülkesinin başbakanı ama o koltuğa oturabilmesi için bayağı sıkı bir mücadele vermesi gerekti. Ortaya ‘‘Adayım’’ diye atılan on kişi arasından sivrilmesi, sona kalan iki adaydan biri olduğunda kendini sıradan partililere sempatik göstermesi ve var olan ülke sorunlarının üstesinden gelebileceği izlenimi vermesi gerekti.

Kraliçe Elizabeth’in böyle bir zorunluluğu hiç olmadı; onun ölümü üzerine ‘kral’ olduğu ilan edilen Prens Charles’ın da o konumu elde etmek için bir çaba göstermesi gerekmedi. Yaşça kardeşlerinden büyük oğul olması yeterli bulundu.

Ülkemizde cumhuriyetin 100 yaşına gireceği önümüzdeki yıl yapılacak seçimin heyecanı siyaseti etkisi altına almış durumda. Ülkeyi yönetme kararında belirleyici olacak kitleleri etkilemek için çok yönlü çalışmalar yürütülüyor.

Ancak görüntüde hafif de olsa bir tuhaflık var. Cumhurbaşkanı seçeceğiz ama onun kim olacağına bizler değil az sayıda insan karar verecek. Cumhur İttifakı’nın küçük ortağı MHP ‘‘Aday belli, karar net’’ sloganıyla ilk muhtemel ismin belirleyicisinin kendileri olduğunu ilan etti bile. Buna karşılık Millet İttifakı da ‘‘Aday 6’lı masa’da belirlenecek’’ formulüne kendisini bağlamış durumda; orada da adayı altı kişi belirleyecek.

Oysa, monarşi ile yönetilen ülkede, kimin başbakan olacağı zorlu bir yarış süreci sonucu belirlendi. ‘‘Ben adayım’’ diye ortaya çıkanlar partililere kendilerini beğendirmek için yarıştılar; sonunda kimin başbakan olacağını binlerce partili delege belirledi.

Size de bizdeki durum tuhaf gelmiyor mu?

Neden cumhurbaşkanı seçimine az sayıda insanın tercihiyle belirlenmiş iki adayla gidilsin ki? Neden çoklu bir adaylık süreci ve kitlelerin beğenisini yansıtan bir tercih sonucunda seçilmiş bir cumhurbaşkanımız olamıyor?

Cumhurbaşkanı Meclis’te seçilirken bile daha çok sayıda insanın -siyasinin- tercihi -oyları- söz konusuydu.

Bıraksınlar, kendilerini kimin yöneteceğine gerçekten halk karar versin.

*Bu yaz fehmikoru.com adresinden aynen alınmıştır.

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu