GüncelGündem

İklim değişikliği Akdeniz’deki toplu pina ölümlerini tetikledi

Paylaş:

İSTANBUL (AA) – BİRİZ ÖZBAKIR – Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, iklim değişikliğine bağlı deniz suyu sıcaklıklarındaki artışın Akdeniz'deki pinaların toplu ölümünde asıl faktör olduğunu, Marmara Denizi'nin özel yapısının pinaları koruduğunu kaydetti.

Akdeniz havzasına özgü endemik bir kabuklu midye türü olan pinalar, kıyıdan 60 metre derinliğe kadar dağılım gösteriyor. Ortalama ömürleri 50 yıl olan ve boyları 120 santimetreye kadar ulaşabilen pinalar, saatte 6 litre deniz suyunu filtre ederek arıtılamayan atıkları temizleme özellikleri sayesinde deniz ekosisteminin doğal filtresi olarak nitelendiriliyor.

İklim değişikliğinin pina popülasyonu üzerindeki etkileriyle ilgili AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Sarı, canlı pina popülasyonunun sadece Marmara Denizi'nde kaldığını söyledi.

İspanya kıyılarında 2016'da başlayan toplu pina ölümlerinin 2019'a gelindiğinde Çanakkale Boğazı'na kadar ulaştığını aktaran Sarı, “Biz bugün itibarıyla Çanakkale Boğazı ile Cebelitarık Boğazı arasında kalan Akdeniz'in bütün bölgelerindeki pina popülasyonlarını kaybettik.” dedi.

Sarı, pina ölümlerinin nedenlerine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

“Pinaların toplu ölümünde esas itibarıyla etkili olan faktör; iklim değişikliğine bağlı deniz suyu sıcaklıklarındaki artış. Bu artış tuzluluğu da beraberinde getirdi ve buna bağlı başka zamanlarda, başka yerlerde toplu ölümlere neden olmayan bir parazit pinalara bulaşarak toplu ölümlere neden oldu. Bu parazitin bulaşmasıyla pinanın bağışıklık sistemi zayıflıyor. Bağışıklık sistemi zayıfladığında ortamda bulunan diğer organizmalar devreye giriyorlar, bakteriler, virüsler gibi. Eğer suda kirlilik ve plastik atıklar da mevcutsa ölüm oranı daha da hızlanıyor ve artıyor. Yani 3 yıl içerisinde bütün pinaları topluca kaybetmiş olmamızda bu çoklu etkinin mutlaka payı var. Lakin tetikleyicilerin en başında iklim değişikliği geldiğini vurgulayalım.”

– “Deniz çayırlarının sökülmesi popülasyonu etkiliyor”

Akdeniz havzasındaki deniz suyu sıcaklıklarının 50 yıllık ortalamadan 2 derece daha yüksek olduğu bilgisini paylaşan Sarı, suların enerji ve ısı depolama kapasitelerinin topraktan 5 kat fazla olduğunu, bu nedenle deniz sularının toprak gibi hızlı soğuyamadığını ve birikme etkisinin zamanla artarak pinaları olumsuz etkilediğini anlattı.

Pinaların doğal yaşam alanı deniz çayırlarının sökülmesinin pina popülasyonunun azalmasına yol açan önemli sorunlardan biri olduğunu belirten Sarı, kıyıların yanlış kullanımı ve doldurulması, deniz dibini kazıyan balıkçı ağları ve demirleme faaliyetlerinin de pina popülasyonunun azalmasına neden olduğunu bildirdi.

Prof. Dr. Sarı, “Şu anda pinaya en büyük tehdit insandan geliyor. Pinalar, iklim değişikliğine bağlı toplu ölümlerle karşılaştı ama Marmara Denizi'nin özel yapısı onu korudu. Şimdilik Marmara'da canlılığını koruyor, gayet sağlıklı şekilde popülasyon devam ediyor ama biz kıyıları tahrip etmeye devam edersek pinanın yaşayacak yeri kalmayacak.” değerlendirmesinde bulundu.

Marmara Denizi'nin etrafında yaşayan 25 milyon kişinin evsel atıklarının sadece yarısının arıtılabildiğine, geri kalan kısmının ise arıtılmadan doğrudan denize boşaltıldığına dikkati çeken Sarı, bu kirliliğin de pinaları olumsuz etkileyebileceği öngörüsünde bulundu.

Sadece Marmara Denizi'nde kalan pinna nobilis türünün Akdeniz'de 20 milyon yıl boyunca yaşadığından bahseden Sarı, Marmara Denizi'nde pinaların yok olması durumunda daha kirli bir denizle karşı karşıya kalınacağı uyarısında bulundu.

– “Müsilajsız Marmara istiyorsak pina bizim umudumuz”

Pinaların deniz suyundaki plankton denilen mikroskobik bitkisel ve hayvansal organizmaları süzerek beslendiğinden ve bu esnada bulunduğu bölgelerde suyu berraklaştırdığından bahseden Sarı, “Marmara'nın kirlilik yükünü azaltmada pinalar bize yardımcı, suları filtre ediyor. Pinanın son sığınağı Marmara Denizi, diğer taraftan da biz müsilajsız Marmara istiyorsak pina bizim umudumuz.” ifadelerini kullandı.

Erdek Körfezi'nde 100 metrekarede 70'in üzerinde pina popülasyonu bulunduğunu ve pinalara zarar verilmesi durumunda 16 bin 561 TL para cezası kesildiğini belirten Sarı, pinaların korunması için yapılması gerekenlerle ilgili şu tavsiyelerde bulundu:

“Denizel kıyıları kullanırken, bizim hiç önem vermediğimiz o sığ kıyısal alanın, pina başta olmak üzere bir sürü deniz canlısı için hayati önemde olduğunun farkına varıp doldurmaktan vazgeçmeliyiz. Tabii ki turizm faaliyetleri başta olmak üzere hiçbir nedenle deniz çayırlarını sökmemeliyiz, zarar vermemeliyiz. Denizi, kirletmediğimiz gibi var olan kirliliği azaltacak unsurları ortadan kaldırmamalıyız ve tabii ki yanlış avcılık tekniklerinden, kıyıdaki pinaya zarar verecek demirleme ve dalış faaliyetlerinden de olabildiği kadar uzak durmamız gerekiyor.”

Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, pina popülasyonunun devamlılığını sağlamak için bir koruma stratejisine ihtiyaç olduğunu ve bu konuda atılacak adımlar için kamu kurumları, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının birlikte çalışmaları gerektiğini vurguladı.

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu