Millet İttifakı’nı “Terör örgütü PKK destekçisi”, HDP’yi de “6’lı masanın altında olmakla” suçlayan iktidar, geçmişteki “Açılım süreci, Megri Megri telaffuzları, Dolmabahçe mutabakatı, Andımız ve T.C’yi kaldırma, İmralı’daki Apo’ya arkadaş gönderme, Kandil’den canlı yayın, Kışla’dan bayrak indirme ve Akil Adamlar” günlerini unuttu. Bu süreçte yaşanan kimi gelişmeler şöyle olmuştu:
MEGRİ MEGRİ: 2013 yılında Mesut Barzani Erbil’den Diyarbakır’a geldi. Erdoğan ile toplu açılış merasimine katıldı. 33 yıldır yurtdışında yaşayan Şivan Perver de “Megri-Ağlama” müziğini söyledi. Perver, 2017 yılında yaptığı açıklamada “Pişmanım” diyerek Diyarbakır’daki açılışa katılmasından ötürü üzgün olduğunu söyledi.
ÖNCE TELEVİZYON VERİLDİ: Öcalan, İmralı adasında birinci yıllarda yalnızca radyo imkanı vardı. Tahlil sürecinde dünyadaki gelişmeleri takip edebilmesi için televizyon verildi.
SONRA MÜSTAKİL KONUT: 2014 yılında ise Öcalan’a 3 odalı lüks bir müstakil mesken yapıldı. 1003 kitabın olduğu bir kitaplık da yer aldı. Yeni konut ile birlikte led ekran büyük bir televizyon da konuldu.
DOLMABAHÇE MUTABAKATI: 28 Şubat 2015 tarihinde Dolmabahçe Başbakanlık çalışma ofisinde AKP’li bakan, parti yöneticileri ve HDP heyeti bir ortaya geldi. Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, İçişleri Bakanı Efkan Ala ve Küme Başkanvekili Yetenekli Ünal ile HDP’li Sırrı Süreyya Lider, İdris Baluken ve Pervin Buldan ortak mutabakat metni açıkladı. Erdoğan, evvel “Çok değerli bir fotoğraf” diyerek mutabakat toplantısına dayanak çıktı. Üç hafta sonra ise “Doğru bulmuyorum” dedi.
OSLO PAZARLIĞI: MİT heyeti ile PKK temsilcilerinin Norveç’in Oslo kentinde masaya oturdukları ortaya çıktı. 13 Eylül 2011’de PKK- KCK temsilcileriyle devlet vazifelilerinin buluştuğu silahın bırakılması tahlil süreci üzere bahislerin ele alındığı, bu toplantının tutanaklarının bir gazetede yayınlanması ile ortaya çıktı. 8 Şubat 2012’de Oslo toplantısına katılan MİT vazifelileri savcılık tarafından söze çağrıldı. Fakat MİT yasası 15 Şubat’ta Meclis’te değiştirildi, MİT mensuplarının misyonları kapsamında tabir vermesi Başbakanlık müsaadesine bağlandı. O devir Başbakan olan Erdoğan, MİT görevlilerini Oslo’ya kendisinin gönderdiğini açıkladı.
ÇADIR MAHKEMESİ: 2009’daki açılım sürecinde Habur’dan giriş yapan 34 PKK’lı sonda kurulan seyyar mahkemede tabir verip özgür bırakıldı. Pişmanlık maddesinden yararlanmaları istense de PKK’lılar bunu kabul etmedi. PKK’lıları sorgulayan hakim de, 15 Temmuz darbe teşebbüsü sonrası ‘FETÖ’ suçlamasıyla tutuklandı. Habur’daki mahkeme “Çadır Mahkemesi” olarak anıldı.
İMRALI’YA ELÇİ: Tunceli Munzur Üniversitesi öğretim üyesi Ali Kemal Özcan, tekrarlanan İstanbul seçimleri öncesi İmralı’ya giderek, Abdullah Öcalan’ın mektubunu kamuoyu ile paylaşmıştı. Öcalan, mektubunda HDP’ye seslenerek tarafsızlık telkininde bulundu. Öcalan’ın bu telkine karşın seçim Ekrem İmamoğlu’nun 2 sefer zaferiyle sonuçlandı.
