GüncelGündem

İstanbul’un 134 yıllık “Dilsizler Mektebi” işitme engellilere meslek kazandırıyor

Paylaş:

İSTANBUL (AA) – Tarihi Osmanlı dönemine dayanan ve 134 yıldır, işitme kaybı yaşayan bireylere yönelik yürüttüğü eğitim faaliyetini halen anasınıfı, ilköğretim ve ortaöğretim kademelerinde sürdüren Bakırköy Özyazıcı Özel Eğitim Meslek Lisesi, işitme engelli öğrencilerin bilişim ve kuyumculuk teknolojileri ile yeme içme sektöründe meslek edinmesini sağlıyor.

Maarif Nazırı Münif Paşa tarafından 1889’da Sultanahmet’te bugünkü Marmara Üniversitesi Rektörlüğünün bulunduğu binada “Dilsizler Mektebi” adıyla açılan okul, işitme engellilere eğitim vermek amacıyla kuruldu. Öğrenci azlığı ve ilgisizlik nedeniyle kapanıp yeniden açıldığı dönemlerde sık sık yer değiştiren okul, çeşitli isimlerle “Sağırlar Okulu” temasıyla aralıklarla faaliyetini sürdürdü.

İşitme engellilere eğitim veren en köklü kurum olan okul, 2022-2023 eğitim öğretim yılından itibaren “Bakırköy Özyazıcı Özel Eğitim Meslek Lisesi” adıyla Yenibosna’da hizmet veriyor.

Anasınıfı, ilkokul, ortaokul ve lise olmak üzere 4 kademede eğitim öğretime devam edilen okulda işitme engelli öğrenciler, Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı (BEP) planlarıyla basitleştirilerek kendilerine uygun hale getirilen müfredatla anasınıfından liseye kadar eğitim alıyor.

Özel öğrenciler, lise kademesinde ise bilişim teknolojileri, kuyumculuk teknolojileri ile yiyecek-içecek hizmetleri alanlarından birini tercih edebiliyor. Müfredat kapsamındaki derslerin yanı sıra ağırlıklı olarak meslek derslerine odaklanılarak bilişsel, motor ve sosyal duygusal gelişimleri desteklenen öğrenciler, seçtikleri alanda becerilerini geliştirerek “altın bilezik” kazanma fırsatı buluyor.

BEP planlarıyla müfredat özel çocuklara uygun hale getiriliyor

Okul Müdürü Servet Akın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, rehberlik araştırma merkezlerinin yönlendirmesiyle işitme kaybı olan öğrencileri okula aldıklarını kaydederek, anasınıfında 1, ilkokulda 30, ortaokulda 64, lisede 81 olmak üzere toplam 176 öğrencileri bulunduğunu söyledi.

Okulda lise kademesinde meslek liselerindeki müfredatın aynısını uyguladıklarını belirten Akın, “Normal bir meslek lisesinden farkımız yok. Ancak öğrencilerimiz işitme engelli olduğundan dolayı öğrenmede güçlük çekebiliyorlar. BEP planlarıyla müfredatları çocukların anlayabilecekleri şekilde daha basit uyguluyoruz.” dedi.

Ortaokulda da temel eğitimdeki bir ortaokulda uygulanan müfredatın aynısını uyguladıklarını, günlük 7 saat olmak üzere haftada 35 saat ders verdiklerini anlatan Akın, ilkokulda ise haftada 30 saat ders olduğunu aktardı

Servet Akın, bu tür okullara atama yapılırken ilkokul kademesinde diğer özel eğitim uygulama okullarında olduğu gibi özel eğitim öğretmeni atandığını, ancak bu öğretmenlerin işitme engelli öğrencilere yönelik herhangi bir eğitim almadıklarını dile getirerek, “Ortaokul ve lise kademesinde ise alan mezunu öğretmenler okula atanıyor. Öğretmen atandıktan sonra Halk Eğitim Merkezlerinde veya okulda açtığımız kurslarda işaret dilini öğreniyor. Öğrendikten sonra işaret dilini kullanarak derslerini anlatıyor. Öğrencilerin çoğunluğu da işaret dilini arkadaşlarıyla birlikte okulda öğreniyor.” diye konuştu.

“Staj bitiminden sonra okudukları alanlarda meslek ediniyorlar”

Eğitim kademelerindeki en önemli unsurun lise olduğunu, öğrencilerin 9’uncu sınıftan itibaren bilişim teknolojileri, yiyecek içecek hizmetleri, kuyumculuk teknolojisi alanlarından birine yerleştiklerini ve el becerilerini geliştirdiklerini vurgulayan Akın, şöyle devam etti:

“Son sınıfa geldiklerinde öğrencileri staj için işletmelere gönderiyoruz. Staj bitiminden sonra öğrencilerimizin çoğu okudukları alanlarda meslek ediniyorlar. Öğrencilerimizin çoğu burada edindikleri mesleklerle geleceğe dair yaşamlarını kuruyorlar. Öğretmenlerimizin kendilerine kazandırmış oldukları becerilerle iş hayatına devam ediyorlar. Öğrencilerimizi takip ediyoruz. Okul bittikten sonra nerede çalıştıklarını öğreniyoruz. Genelde Bosch, Mercedes, Kuyumcukent, İstanbul Altın Rafinerisi gibi büyük işletmelerde çalışıyorlar. “

Akın, sağlık sektöründeki gelişmeler ve koklear implant (biyonik kulak) gibi tedaviler dolayısıyla Türkiye’de işitme engelli okullarındaki öğrenci sayısının giderek azalmasının sevindirici olduğunun altını çizerek, tedavisi olumlu sonuç veren öğrencilerin kaynaştırma eğitimine katıldıklarını söyledi.

“İşitme kaybını görsellerden ve dramadan faydalanarak telafi ediyoruz”

Özel eğitim sınıf öğretmeni Belkiza Aslan da üniversitede bir dönem işaret dili dersi aldığını, öğrencileriyle pratik yaparak kendini geliştirdiğini anlattı.

Öğrencilerinin çok az da olsa işitebildiği için hafif düzeyde sesletim (telaffuz) yapabildiklerine işaret eden Aslan, “Bir yerde kayıp var ve bu kaybı farklı alanlarda telafi etmek zorundasınız. Daha çok görsellerden ve dramadan faydalanarak yapmaya çalışıyoruz. Çocuğa hitap eden her neyse, -kimisine görsel, kimisine drama, kimisine fiziksel etkinlik oluyor- bu şekilde telafi edip o kaybı bertaraf etmeye çalışıyoruz. Kavramlarla ifade edildiği için öğrenciler matematik dersinde iyiler ancak konu soyutlaştıkça zorlanıyorlar.” ifadesini kullandı.

Aslan, öğrencilerde zaman içerisinde çok bariz değişimler gördüğüne dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Mesela çok agresif çocuklarımız oluyor ama zamanla sürece alıştığı ve derslere odaklandığında bunlar geçiyor. Birbirlerine bakarak çok çabuk öğreniyorlar. Bundan faydalanmaya çalışıyoruz. Özel çocuk olduğu için zaten tek bir davranış sunamam. ‘Şöyle hareket ediyorum’ ya da ‘böyle davranıyorum’ diyemem. Tamamen çocuğa göre şekilleniyoruz. Eğitim de dersin argümanları da çocuğa göre şekilleniyor. Her şeyi ‘çocuğa görelik’ ilkesine göre yapmaya çalışıyoruz.

Öğrencilerimle özel bir bağ kuruyorum. Bu bağı da onlara karşı kullanabiliyorum. Mesela beni üzmemek için yaramazlık yapmayabiliyor. O sevgiyi kaybetmek istemediği için dersini yapıyor. Hiç ödev yapmayan çocuk yapmaya başlıyor. O aradaki bağı kaybetmek istemiyor.”

Öğrenci-öğretmen ilişkisi atölyede usta-çırak ilişkisine dönüşüyor

Kuyumculuk teknolojisi bölümü öğretmeni Zahit Çeri ise daha önce özel eğitim iş okulunda görev yaptığını ama işitme engelli öğrencilere ders vermediğini, 8 yıl önce bu okulda çalışmaya başladığında işaret dili bilmediğini, öğrencilerinden ve öğretmenlerden öğrenerek yaklaşık 3-5 ay içerisinde kendisini ifade edecek boyuta ulaştığını aktardı.

Bu alanda eğitim alan öğrencilere, temel kuyumculuk, çizim ve takı tasarımı dersleri verdiklerini anlatan Çeri, şunları kaydetti:

“10’uncu sınıflarda 7’si atölye dersi olmak üzere toplamda 14 saat mesleki eğitim veriyoruz. Çocukların hem öğretmeni hem ustası hem bir ağabeyi gibiyiz. Onlara bir usta gibi bazen yeri geliyor hatalarını gösteriyoruz. Bazen oturup biz çalışıyoruz onlar bizi görüyorlar. Çocuklarla iletişimimiz bu şekilde. Biraz öğretmen, biraz usta çırak ilişkisi gibi.

İşitme engelli bireyler kuyumculuk alanına çok yatkın. Çünkü kuyumculuk alanında istenilen temel beceri el-göz koordinasyonu, el becerisidir. Yani çocuklar duymasa bile yapacağı işler bellidir. Kesme iş yapacaksa, tezgahta çalışacaksa ya da cilada çalışacaksa el becerisine önem veriyoruz. O yüzden mezun öğrencilerimizin çoğu sonrasında özel sektörde çalışabiliyorlar. Mezunlarımızın çoğu, her sene yüzde 50 oranında kuyumculuk alanında çalışmaya devam ediyor. Türkiye’nin belli başlı büyük firmalarında iş hayatına devam eden öğrencilerimiz var.”

Muhabir: Zeynep Rakipoğlu

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu