İTO Lideri kıymetli kredilerden şikâyet etti, önlem istedi
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Lideri Şekib Avdagiç, iş insanlarının son periyotta yaşadığı finansman sıkıntısına ait yazılı bir açıklama yaptı.
Merkez Bankası’nın sadeleştirme adımlarıyla, kredi sistemindeki tıkanıklığın ve finansmana erişimdeki zorlukların aşılması istikametinde işaretler alındığını, bunu değerli bulduklarını belirten Avdagiç, bununla birlikte birtakım bankaların kredi maliyetini çok değerli hale getiren uygulamalara yöneldiklerini vurguladı.
Avdagiç, “Bazı bankaların, yüklü özel bankaların, faizlerdeki artışa ek olarak ticari kredilerde komite, vadesiz mevduat tutma koşulu üzere dolaylı maliyetlerle krediyi anons edilenden daha kıymetli hale getirerek, uygulanabilir olmaktan çıkardıklarını görüyoruz” dedi ve şöyle devam etti:
“Piyasanın işleyişini bozan bu tipten suiistimallere fırsat verilmemesi ve süratle caydırıcı önlemlere başvurulması gerektiğini de ilgili makamlarla paylaştık.”
ŞİMŞEK ‘1,5-2 AY İÇİNDE ÇÖZÜLECEK’ DEMİŞ
Halihazırda çok ağır bir halde yaşadıkları finansmana erişim sorunu başta olmak üzere iş dünyasının beklentilerini iktisat idaresi ile paylaştıklarını söyleyen Avdagiç, “Finansman konusunda söz etmem gerekir ki dilek ettiğimiz noktada değiliz” değerlendirmesinde bulundu.
Avdagiç, Ankara’daki toplantıda Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in 1,5-2 ay içinde finansmana erişim konusunda değerli, olumlu somut adımlar atılacağıyla ilgili kendilerine bilgi verdiğini söz etti.
İTO Lideri Avdagiç
‘ŞOK ÖNLEMLERİN MÜMKÜN YAN TESİRLERİ OLABİLİR’
Avdagiç ayrıyeten, Nurettin Nebati periyodundan sonra ‘ekonomi siyasetinde rasyonele dönüş’ için atılan adımların sonuçlarının dikkatle izlenmesi gerektiğini belirtti ve şöyle dedi:
“Şok önlemler uygularken, ki vakit zaman bunlara muhtaçlık olabilir, muhtemel yan tesirleri dikkatle izlemeli ve gereken önlemleri hızla alma yoluna gitmeliyiz.”
‘GIDA ENFLASYONU YAZ ORTASINDA YÜZDE 10’A YAKLAŞTI’
Öte yandan Avdagiç, enflasyonla gayrete ait de değerlendirmelerde bulundu ve tarımdaki meselelere dikkat çekti.
Dünyanın 10 büyük tarım üreticisinden biri olan Türkiye’nin mevcut yüksek düzeydeki besin enflasyonunu hak etmediğini söyleyen Avdagiç, “Bu sorunun hızla masaya yatırılması, besin enflasyonunu besleyen ögelerin hemen kaldırılması gerekiyor” dedi.
İTO olarak temmuz ayındaki besin enflasyonunu yüzde 8,61 olarak ölçtüklerini anımsatan Avdagiç, “Oysa temmuz, klasik olarak meyve-sebzedeki yaz ucuzluğunun tesiriyle enflasyonun eksi olarak kayıtlara geçtiği bir aydır. Yazın ortasında yüzde 10’lara yaklaşan besin enflasyonunu tetikleyen ögeleri tahlil edip gerekli tedbirleri almak durumundayız” diye konuştu.
‘ÇİFTÇİNİN YAŞ ORTALAMASI 55, BU TÜRLÜ GİDERSEK…’
Gıdanın dünya genelinde stratejik bölüm olarak, savunma endüstrisinin de önünde görüldüğünün altını çizen Avdagiç, şöyle devam etti:
“Yapılan araştırmalara nazaran, Türk çiftçisinin yaş ortalaması 55’e yükseldi. Bu türlü gidersek, bu kuşak, tarım üretimi yapan neredeyse son kuşak olacak. Tarımda genç kalmadı; bu sahiden sürdürülebilir bir durum değil.
Dolayısıyla hiç vakit kaybetmeden, çiftçiliği ve tarımı gençlerimizin gündemine sokmalıyız. Gençlerimizi, çiftçilerimizi toprakla barıştırmalı, kentten köye göçün yolunu açmalıyız. Türkiye mevcut yapılanlara ek olarak, bugünden tarım için daha güçlü bir kurgu ve strateji yaparsa, uzun yıllar bunun karşılığını alacaktır. Buna katiyen inanıyoruz.”
