Ankara’da bir küme gazeteciyle sohbet eden CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Muhalefet paramparça” telaffuzunun yanlışsız olmadığını ve diyaloğun sürdüğünü vurguladı.
CHP’nin kendi adaylarını belirledikten sonra ittifak konusunun da gündeme geleceğini kaydeden Kemal Kılıçdaroğlu, “CHP’li liderlerin olduğu yerde CHP’li belediye liderleri vardır, devam ederler. Bunun ortası olmaz. Her halükarda Ankara’da da İstanbul’da da dominant parti CHP’dir” dedi.
Kılıçdaroğlu değişim talepleri için de ‘’Kurultayda değişimin önü açık” iletisini verdi.
Yerel seçimlerde muhalefetin başarılı olması durumunda erken seçime gidilmesin isteyen CHP başkanı, genel seçim sonucunun yarattığı şokun da atlatıldığını söyledi.
Kemal Kılıçdaroğlu, gazetecilerle Çankaya Belediyesi Ahlatlıbel Tesisleri’nde bir ortaya geldi.
Ekonomik krizin toplumsal patlamaya yanlışsız gittiğini söyleyen, sığınmacılar ve uyuşturucu problemlerine da dikkat çeken Kemal Kılıçdaroğlu, “Seçimi sığınmacılar kazandı. Sığınmacı diye gelen Afganlar çoban değil, Konya’da eğitiliyorlar. Erdoğan katiyetle Türkiye’nin çıkarlarını düşünmüyor. Dini kullanarak, Türkiye’nin başına büyük felaketler açacak” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun gündeme dair açıklamaları şöyle:
MONTAJ GÖRÜNTÜLERE TAZMİNAT DAVASI
Başarılı belediye liderlerimizin hakkını yemeyiz, elbette vazifelerine devam edecekler. Ankara, İstanbul, Mersin, Adana, Antalya üzere 2. periyotlarında daha başarılı olacaklar. Birinci devri büyük borçla devraldılar. 2. periyotta çok daha büyük mali güçleri olacak. AKP’nin elindeki belediyelerde de stratejimiz farklı olacak. Adayın toplumda kabulü, çalışkanlığı değerli. Kimi telaffuzları ortaklaştıracağız. Genel seçim öncesi kumpas montaj görüntülerin, palavra olduğu ortaya çıktı. Ben de tazminat davası açtım. Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Mersin bunlarla ilgili artık ne yaparlar bilmiyoruz…
UMUTSUZLUK TABLOSU DEĞİŞECEK
Kurultay sonrası Meral hanıma gittim kutladım. Adayları şimdiden konuşacağız ya da konuşmayacağız demek gerçek değil. Evvel kendi içimizde parti olarak stratejimizi, adaylarımızı belirlemelerimiz gerekiyor. Sonra tahminen başka partilere döneriz, ittifak olup olmayacağı vakti yeri gelince oturulup konuşulur… Ümitsizlik tablosu değişecek. Çalışmamıza ve çıkaracağımız adaya da bağlı. Alana çıkınca göreceksiniz. Aslında vatandaş şoku biraz atlatmış durumda.
YALANLARLA, İFTİRALARLA YARGIYI KULLANIYOR
Bir büyükşehir belediye liderini yargıyı kullanarak sistem dışına atmak istemek, iktidarın demokrasiden de vazgeçtiğini gösterir. Rakibini devlet gücü kullanıp sistem dışına atarsan baskıcı olduğun gerçeği ortaya çıkar. Erdoğan’ın demokrasiden yana olmadığını, palavralarla, iftiralarla yargıyı da kullandığını biliyoruz. Lakin karşısında 100 yıllık bir parti ve son seçimde demokrasiden yana oy kullanan 25,5 milyon var.
HALKIN SEÇTİĞİ PARTİYİ DÜŞMAN İLAN EDEMEZSİNİZ
Yeşil Sol Parti İstanbul’da aday çıkarır mı, ittifak içindeki partiler aday çıkarır mı bilmiyoruz. Süreç içinde konuşulur. Kimseyle hengame edip, bağlantıları koparmış değiliz. Küme Başkanvekilleri, Genel Lider Yardımcıları konuşuyor. Yeşil Sol Parti’nin içişlerine karışmak etik dışı olur. HDP konusunda da parlamentoda halkın seçtiği bir partiyi düşman ilan edemezsiniz. Hüda-Par’ın da dünya görüşüne de katılmayız lakin düşmanlaştırmayız. Yeşil Sol ile de arbede, düşmanlık yok, işbirliğimiz de yok. AKP’ye de MHP’ye de yalın kılıç gideceğiz demedik. Tenkit demokratik yollarla olur.
MYK’YA HESAP VERİRİM
Biz bunları parti içinde tartışırız. Ben de belediye liderlerine, MYK’ya hesap veririm. Biz de onları eleştiririz, neden yeteri kadar çalışmadınız diye, eksikleri söyleriz…Tartışma dinamizmini kaybedersek parti kendini sonlandırmış olur. Artıyı eksiyi tartışmayan bir parti, geleceği inşa edemez. AKP’de tek adam rejimi var, bir kişi konuşur, herkes buyruğunda temel duruşta. Aksini söyleyen tasfiye edilir.
KURULTAYTA DEĞİŞİMİN ÖNÜ AÇIK
Demokratikleşmenin ne olduğunu herkes görecek. Kurultay inançlı limandır. Kurultayda değişimin önü esasen açık. Bir değişim yapacağız o kesin. Türel temellerini oluşturacağız o da kesin. Bunu tüzükle yapacağız. Geçmişte önseçim için etkin pasif üyelik önermiştim. Kurultay bunu reddetti. Artık pişmanlar tekrar gelecek. Demokratik standartları getireceğim, ondan sonra özgürce kendi genel liderini seçecek, yeri geldiğinde vazifeden alacak bir kurultay olacak. Örgütün taleplerinden çok daha fazlasını yapacağız. Önseçim dahil…
BU İŞİN SONU TOPLUMSAL PATLAMA
AKP’nin izlediği siyaset alt gelir gurubundan üst gelir kümesine kaynak aktarmak. KKM ile 717 milyar lira faiz ödendi ve bir kuruş vergi alınmadı. Ballı börek üzere bir şey. Dolar garantili beşli çeteye yapılan ödemeler var. Fiyatlı ve emekli geçinemiyor. Bu iş toplumsal patlamaya hakikat masraf. Toplum derin bir buhran yaşıyor. Aldıkları kararlara kendileri de inanmıyor ve işe de yaramıyor. AKP Türkiye’de hangi sorunu çözdü?
DİNİ ACIMASIZ FORMDA KULLANIYOR
AKP’nin uzun müddet iktidarda kalması küçümsenecek bir olay değil. Sosyolojik olarak bunun tahlili gerekir. Lakin hayatın gerçeği de, Erdoğan kadar dini istismar eden bir öbür başkan gelmedi. Biz Genelkurmay ve Diyanet İşleri Başkanlığı konusunda çok hassasız. Atatürk’ten beri bir manada miras olarak gelmiştir. Dini siyasete alet etmeyeceksin, askeri siyasete çekmeyeceksin. Ancak iktidar maalesef dini en acımasız biçimde siyaseten kullanıyor.
NİYE MAL VARLIĞINI GİZLİYOR?
Biz Erdoğan kadar esneklik gösterme kapasitesine sahip olamayız. Beyaz dediğine daha sonra siyah dersen, bizim kitle perişan eder. Erdoğan’a dayanak verenler bunu kabul edebilir fakat biz etmeyiz. Bizden biri mal varlığını açıkla dese biz açıklamazsak partide bir saat bile duramayız. Ancak Trump mal varlığını açıklarım diye tehdit etti. Bir kişi niçin mal varlığını gizler? Kitleler oy veriyorsa da onu sorgulamak lazım. Söylediğinizin aksisini yapıyorsanız ve hala dayanak alıyorsanız toplumsal bir sorun var demektir. Palavra söylediğinizde el üstünde taşınıyorsanız, bunun da tartışılması lazım. Erdoğan ile nasıl helalleşeceğiz. Tek bir Yargıtay kararında bile imzası olmayanı AYM üyesi yaparsa nasıl helalleşeceğiz… Kucaklaşma daveti da samimi değil.
KİMSE İMZASINI ÇEKMEDİ
Ben muhalefeti paramparça görmüyorum. O denli bir algı yaratılıyor ki güya biz sabah akşam arbede ediyoruz. Pekala üç gün sonra bir ay sonra oturup konuşuruz. Altı siyasi partinin ortak metin hazırlaması kimin yapabileceği bir şey. Türkiye’nin demokratikleşmesi açısından hepimizin imzası var. Kimse imzasını çekmedi.
NEZAKETSİZLİK YAPMAK İSTEMEM
Meral hanımın masadan kalkması sonra gelmesi onların takdirinde… Bir öteki partiye neden masadan kalktın diye bir sorgulama yapmadık. Ziyan verdi mi vermedi mi diye özel bir çalışma da yapmadık. Her şey çok süratli ilerliyor. (‘Akşener, belediye liderlerinizi suçluyor…Olası bir ittifaka açık değil üzere bir izlenim veriyor’ hatırlatması üzerine) Nezaketsizlik yapmak istemem…
20 YILDIR AYRIŞMAYI KÖRÜKLÜYOR
Yaşam üslubu, inanç, kimlik itibariyle ayrışma olmaz. Devlet bu mevzularda kör olmalıdır. Erdoğan 20 yıldır ayrışmayı körükleyip, kendi tabanını konsolide ediyor. Karşı tarafa saldırıp, daha güzel eğitim almasını, giysisini ya da oturduğu yeri eleştirerek…Bunda da başarılı oluyor… Bir kişi bile şayet hayat şekline müdahale tasasını taşıyorsa bu kıymetlidir.
AFGANLAR KONYA’DA EĞİTİLİYOR
Türkiye nereye gidiyor sorusunun cevabını sığınmacılarda aramak gerekiyor. Sonlar yol geçen hanına dönmüşse, gelenlerin ne iş yaptığı ve uyuyan hücrelerin boyutu bilinmiyorsa bu Türkiye’nin geleceği açısından çok önemli bir risk…Ciddi toprak alımları var. Bölge büsbütün denetimden çıkmış durumda. Seçimi sığınmacılar kazandı. Kilis’te filinta üzere gençler var. Bunlar sığınmacı değil. Afganlar Konya’da özel olarak eğitiliyor. Sonda kuş uçmuyorsa, binlerce insan nasıl geliyor. Hepsi çoban değil. Erdoğan, Büyük Ortadoğu Projesi’nin eş lideri. Muhakkak ülkenin çıkarlarını düşünen biri değil. Dini kullanarak, Türkiye’nin başına büyük felaketler açacak bir insan.
BARONLAR PİYASADA… PARAYI GETİREN KOVUŞTURMA YOK!
Türkiye’ye uyuşturucu batağında ve kullanımı 10 yaşına indi. Kız çocukları satılıyor. Uyuşturucu baronları elini kolunu sallayarak geziyor. Sultanbeyli ve Bağcılar AKP’nin en çok oy aldığı yerler lakin uyuşturucunun en çok kullanıldığı yerler. Varlıklılar kokain kullanıyor. Gençler elden gidiyor…. Uyuşturucu baronları kara paralarını getirsin diye Meclis’ten yasa çıktı. Parayı getirene kovuşturma yapılmıyor. Türkiye’nin gri listeye girmesinin nedeni bu. Bunlara siyasi dayanağı kim veriyor?
