Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, BBC World’e açıklamalarda bulundu. Kalın, yaptığı açıklamada Zeytin Dalı Harekatı’na ilişkin, “Bu kesinlikle Kürtlere ya da Suriye’ye ya da Afrin’e karşı bir operasyon değildir. Bu, ABD’nin Menbiç’te ya da Suriye’nin başka noktalarında IŞİD ile mücadele ediyor diye destek verdiği terör örgütüne karşı yapılan bir operasyondur” sözlerini kullandı.
Kalın, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı’na ilişkin, BBC World’ün sorularını yanıtladı.
‘Biz onları defalarca uyardık’
Türkiye’nin PKK’nın Suriye ayağı olarak gördüğü YPG’nin son bir yılda Türkiye’yi hedef alan 700’ün üzerinde saldırı gerçekleştirdiğini savunan Kalın, “Hatay’ı, Kilis’i vurdu, birçok kayıp verdik. Biz onları defalarca uyardık. Cumhurbaşkanımız bu konuyu uluslararası liderlerle yaptığı toplantılarda, ABD, Rus, İran, Avrupa liderleriyle toplantılarında dile getirdi. Biz bu terörist şebekenin sınırımızda faaliyet göstermesine izin veremeyiz. Ayrıca Afrin halkı da bu insanların bölgeden uzaklaştırılmasını istiyor” ifadesini kullandı.
‘Kürtler’e ya da Suriye’ye karşı bir operasyon değil’
“O operasyon başladığında da birçok soru ortaya atılmıştı. Ne kadar sürecek? Kapsamı ne olacak? Sivil kayıpları nasıl önlenecek? Fırat Kalkanı operasyonuna baktığınızda çok başarılı bir sicil görürsünüz. Tüm DEAŞ unsurlarını oradan temizledik. Cerablus ile El Bab arasındaki alana 100 bin insanın dönüşünü sağladık. Afrin’de de aynı tabloyu görmek istiyoruz. Buradan da teröristler temizlenecek. Burayı da yerel halk yönetecek. İnsani yardım göndereceğiz. Sınırımızda güvenliği sağlayacağız. Bu, Suriye’nin toprak bütünlüğü açısından da çok önemli. YPG gibi ayrılıkçı bir örgütün daha fazla toprak kazanmasına izin vermeyeceğiz. Asıl amaç da bunlardır. Bu kesinlikle Kürtlere ya da Suriye’ye ya da Afrin’e karşı bir operasyon değildir. Bu, ABD’nin Menbiç’te ya da Suriye’nin başka noktalarında DEAŞ ile mücadele ediyor diye destek verdiği terör örgütüne karşı yapılan bir operasyondur. Biz sınırımızdaki bu tehdidi bertaraf etmek istiyoruz.”
‘PYD/PYG’nin merkez komutası PKK’ya bağlı’
“Bir terör örgütünün diğer bir terör örgütüyle yenilgiye uğratılamayacağını” söyleyen Kalın, şunları söyledi:
“Herkes PYD/YPG’nin PKK’nın Suriye’deki uzantısı olduğunu biliyor. PKK, AB ve ABD tarafından terör örgütü olarak kabul edilmiş durumda. PYD/YPG’nin merkez komutası doğrudan PKK’ya bağlı. Kendi başlarına karar veremezler. PKK şemsiyesi altındalar. Herkes de bunu biliyor. Ama ABD DEAŞ’ı Suriye’de yenilgiye uğratmak uğruna YPG’ye destek verdi. Şimdi de onlara mecbur kaldılar. Çünkü askeri açıdan bu örgüte çok yatırım yaptılar. Bu tabii ki bizi kaygılandıran bir unsur.”
ABD’ye çağrı: ‘YPG’ye desteği kessinler’
Kalın, YPG’nin Suriye sınırında devlete benzer bir yapı oluşturmasına müsamaha gösterilmeyeceğini söyleyerek, “Silahları, cephaneleri, eğitimleri, destekleri ABD ordusundan aldılar. Bu noktada bir kez daha Washington yönetimine çağrı yapıyoruz. Bize daha önceden de söz verdikleri gibi PYD/YPG’ye destek vermeyi kessinler. Çünkü bize hep DEAŞ ile savaş sona erdiğinde, Suriye DEAŞ’tan temizlendiğinde PYD/YPG’yi desteklemek için bir neden kalmayacağını söylüyorlardı. ABD Başkanı Trump bu sözü Cumhurbaşkanımıza 24 Kasım’da yaptıkları telefon görüşmesinde vermişti. Üzerinden neredeyse iki ay geçti. Ama hala PYD/YPG’ye destek vermeyi sürdürüyorlar” değerlendirmesinde bulundu.
‘PKK onlara değil, bize saldırıyor’
Harekattan önce Türkiye’nin müttefiklerini planları hakkında bilgilendirdiğini aktaran Kalın, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Ama bu operasyonu tek taraflı başlatmak zorundaydık. Çünkü sınırlarımızın korunması ve güvenliğinden biz sorumluyuz. Uluslararası toplumun bir numaralı düşmanı DEAŞ. Bu da anlaşılabilir bir şey. Ama bizim bir düşmanımız daha var: PKK. Uluslararası toplum bunun Türkiye için ne kadar aciliyet taşıyan bir mesele olduğunu görmek istemiyor. Çünkü PKK onlara saldırmıyor, ama bize saldırıyor.”
Jurnalci.com
Başa dön tuşu