Bursa’da işlenen cinayetle ilgili başlayan dava 8. Ağır Ceza Mahkemesinde başladı. Duruşmaya, tutuklu sanık Kadir I, tutuksuz sanık Selma Arı, maktulün yakınları ve taraf avukatları katıldı.
Savunmasını yapan sanık Selma Arı, eşiyle evliliklerinde daima geçimsizlik yaşadıklarını, gece yaşantısı ve alkol nedeniyle ondan şiddet gördüğünü söyledi.
“KADİR İ. İLE YAKINLAŞTIK”
Bu süreçte yanlarında çalışan Kadir I. ile yakınlaştıklarını belirten Arı, telefondan görüşmeye başladıklarını lisana getirdi.
Olay günü sanıkla mesajlaşırken eşi meskene gelince paniklediğini aktaran Arı, “Eşim, Kadir’le mesajlaştığımı görünce sonlandı. İçerden silahını getirdi ve beni darbetti. Korkutmak için havaya bir el ateş etti. ‘Önce onu, sonra seni öldüreceğim’ dedi ve meskenden ayrılmamam konusunda tehdit ederek konuttan çıktı.” dedi.
Arı, korktuğu için bayan sığınmaevine gittiğini, birkaç gün sonra jandarmadan eşinin kayıp olduğunu öğrendiğini belirtti.
“TAVANA DEĞİL BAŞIMA SIKARDI”
Cinayetle ilgisinin olmadığını öne süren Arı, “Söylenenleri kabul etmiyorum. Kadir’le iletilerimizde eşimin sonlanacağı bir şey yoktu. O denli olsa tavana değil başıma sıkardı. Aylardır çocuklarımı görmüyorum. Yalnızca çocuklarımı istiyorum.” sözünü kullandı.
Tutuksuz sanık, olaydan sonra Kadir I’nın “Plan tıkır tıkır işledi, artık rahatsın.” dediğine, kendisinin ise “Oh, uygun olmuş muhteşemsin.” cevabını verdiğine ait evvelki beyanlarının gerçek olmadığını, bu türlü bir tabirinin bulunmadığını argüman etti.
ORMANLIK ALANA GİTMİŞLER
Tutuklu sanık Kadir I. ise olay günü Recep Arı’nın işleri olduğunu söyleyerek kendisini almaya geldiğini, araca bindikten sonra ormanlık alana gittiklerini anlattı.
Araçtan inince Arı’nın, kendisinin ayaklarına yanlışsız tüfekle ateş ettiğini, akabinde bıçakla yaraladığını ileri süren Kadir I, savunmasını şöyle sürdürdü:
“Mesajlarımızı gördüğünü bilmiyordum. ‘Sen benim karımla nasıl alaka yaşarsın.’ dedi. Birilerinin sesi duyulunca ‘Seni o denli bir yerde öldüreceğim ki kimse bulamayacak.’ diyerek beni tekrar otomobile bindirdi. Yol boyunca yalvardım, olayın göründüğü üzere olmadığını anlatmaya çalıştım. Daha sonra Yazılıtaş mevkisine gittik. Burada beni tekrar darbetmeye başladı. Sırtıma yanlışsız büyükçe bir taş atınca tabancam düştü. Görmesin diye uğraştım. Beni öldürmeyi başa koymuştu. Ben de ona baş attım. Tüfeği aldığını görünce beni öldüreceği kanısıyla gaye almaksızın ateş ettim. Kendime geldiğimde mermim bitmişti ancak dehşetle hala ateş etmeye çalışıyordum.”
Olay yerinden kaçtığını söz eden sanık, sonrasında gittiği doktora bir bireyle tartışırken yaralandığını söylediğini lisana getirdi.
ARAMA MOTARINA YAZDIKLARI DİKKAT ÇEKTİ
Mahkeme liderinin, telefonunda yapılan incelemede “Eldeki barut izi kaç günde çıkar?” diye arama yaptığının tespit edildiğini belirtmesi üzerine sanık, bunu doğruladı.
Vicdan azabı çektiğini kaydeden Kadir I, cesedin bulunması için jandarmayı bölgeye kendisinin yönlendirdiğini kelamlarına ekledi.
Maktulün annesi Kamile ve babası Salih Arı ise şikayetçi olduklarını bildirerek, sanıkların cezalandırılmasını istedi.
Avukatların taleplerini dinleyen mahkeme heyeti, Kadir I’nın tutukluluğunun, Selma Arı hakkındaki isimli denetim önleminin devamına karar vererek evraktaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
OLAY
Kestel ilçesi Çataltepe Mahallesi’ndeki konutundan 24 Şubat’ta 16 ATD 714 plakalı kamyonetiyle ayrılan Recep Arı’nın (31) uzun mühlet geri dönmemesi üzerine ailesi kayıp ihbarında bulunmuştu. Burhaniye Mahallesi’ndeki bir yerde 1 Mart’ta aracının yakınında cesedi bulunan Arı’nın tabancayla öldürüldüğü belirlenmişti.
Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla, Vilayet Jandarma Komutanlığı Jandarma Kabahat Araştırma Timi (JASAT) gruplarınca cinayetle ilgili soruşturma kapsamında gözaltına alınan Arı’nın eşi Selma Arı ile arkadaşı Kadir I, süreçlerinin akabinde adliyeye sevk edilmişti. Savcılıktaki sorguları tamamlanarak “kasten öldürme” hatasından nöbetçi sulh ceza hakimliğine çıkarılan Kadir I. tutuklanmış, maktulün eşi ise isimli denetim kuralıyla salıverilmişti.
Sanıklar hakkında “tasarlayarak canavarca hisle yahut eziyet çektirerek öldürme” hatasından ağırlaştırılmış müebbet, “kişiyi hürriyetinden mahrum kılma” cürmünden 5 yıl, “ruhsatsız silah satın alma, bulundurma, taşıma” hatasından da 3 yıla kadar mahpus istemiyle dava açılmıştı. (AA)
