Menteşe’de yaşayan Ayşegül Bolat, kendisi çalıştığı için 3 yaşındaki oğlu Kuzey Efe’yi 29 Kasım 2022’de özel bir kreşe emanet etti. Kuzey Efe, 20 Mart’ta kreşteki bir masanın üzerinden sırtüstü düşerek başından yaralandı. Kuzey Efe’nin düştüğü anlar güvenlik kamerasına yansıdı. Bolat, “Kreş görevlileri, beni aramak yerine, basit bir durummuş gibi mesaj yazarak durumu haber verdiler. Ben, çocuğumu almaya gittiğimde, kafasının arkasının yarılmış olduğunu ve kanadığını gördüm. Çocuğumu hastaneye götürdüğümde kanama riskinin olabileceğini söylediler” dedi.
“Biz düştük” mesajı
Ailenin iddiasına göre kreş yönetimi, olay günü ambulansa haber vermek yerine aileye “Merhabalar, biz düştük, kafamızı vurduk. Buz tutuyoruz şu an, biraz ağlıyor. Otururken düştü, pencere kenarına vurdu. Şişiyor, kafasının arkasını vurdu” mesaj göndererek haber verdi.
Ailenin hastaneye götürdüğü Kuzey Efe’nin çekilen tomografisinde beyin zedelenmesi olduğu, kanama riski nedeniyle 5 gün hastanede yattığı öğrenildi. Kuzey Efe’nin hastaneden çıkmasının ardından aile, sorumsuzlukla suçladığı kreş hakkında 26 Mart’ta şikayette bulundu. İddiaya göre; ailenin şikayeti üzerine ifadeye çağırılan kreş sahibi S.Ö., ifade vermeye gitmedi, daha sonra taksirle yakalama kararıyla ifadeye götürüldü.
“Aktif bir çocuk”
Düşme anı kameraya yansıdı
3 yaşındaki çocuğun masadan düşme anı kreşin güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde çocuğun masanın üzerindeyken birkaç hamle ile geri gittiği ve sırtüstü düşerek kafasını pencere kenarına çarptığı görüldü.
“Bu durumu normalleştiremezsiniz”
Kuzey Efe’nin annesi Ayşegül Bolat, yaşanan olayı şöyle anlattı:
“Kreş görevlileri, beni aramak yerine, basit bir durummuş gibi mesaj yazarak durumu haber verdiler. Ben, çocuğumu almaya gittiğimde, kafasının arkasının yarılmış olduğunu ve kanadığını gördüm. Çocuğumu hastaneye götürdüğümde kanama riskinin olabileceğini, beyin zedelenmesi olduğunu ve hastane de bir hafta boyunca yatmak zorunda olduğunu söylediler. Çocuğum iki gün boyunca kan sulandırıcı kullanamadı ve bu, onun hastalığını çok büyük bir riske atmıştı. Kreş görevlilerinin kendi savunmalarına bakacak olduğumuzda ise çocuğumun hiperaktif olduğunu, normal çocuklardan daha hareketli olduğunu ve bunu normal bir şekilde anlattılar bana. Benim çocuğum hiperaktif olamaz. Bu çocuk, bir metre koşsa hemen yorulur, dinlenir. Çocuğumun hiperaktif olması mümkün değil. Kamera görüntülerinde de gördüğümüz gibi, orada 4 tane öğretmen varken benim çocuğum masanın üzerinde yavaş yavaş geri gelerek nasıl riskli bir şekilde düşüyor. Orada 4 öğretmen ne işe yarıyordu acaba? Bu durumu bu şekilde normalleştiremezsiniz.”
“Bunun peşini bırakmayacağım”
Kreşteki diğer çocukların ailelerine de seslenen Bolat, şunları söyledi:
“Oraya giden çocukların ailelerine sesleniyorum. Çocuğunuzu nasıl bir yer gönderdiğinizi görün. Orada sınıfta ne kadar öğretmen olursa olsun çocuklarınız risk altında, çünkü yeteri kadar ilgilenmiyorlar. Benim çocuğuma ambulans çağırmak yerine, aramak yerine, WhatsApp üzerinden normal bir şekilde mesaj atamazlar. Aile ve Sosyal Hizmetler’e bu durumu şikayet ettiğimde, sadece uyarı yapabileceklerini, bu durumun herkesin başına gelebileceğini, uyarıdan başka ceza veremeyeceklerini söylediler. Bu durum normalleştirilemez. Sosyal Hizmetler’i de aynı zamanda şikayette bulundum. Verdikleri cezayı asla kabul etmiyorum. Bunun peşini asla bırakmayacağım.”
Kreş sahibi S.Ö. ise iddialara ilişkin açıklama yapmak istemediğini söyledi.
