Kütahya Belediyesinden Kadınlara ”İtaat” rehberi..

Kütahya Belediyesi yeni evlenen çiftlere eğitim amacıyla, bir dönem Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde din görevlisi olarak çalışmış Hasan Çalışkan’ın kaleme aldığı “Evlilik ve Aile Hayatı” isimli kitabını dağıtıyor. Kitabı bütçe görüşmelerinde gündeme getiren ve hakkında soruşturma talep eden CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, “Kadını ikinci sınıf gören, aşağılayan, hatta ‘Bu usullere uyulmazsa doğacak çocuk ahmak olur’,  ‘Sevişirken konuşursan çocuğun kekeme olur’, ‘Kadın ev işinde ve kocasının hizmetini görmede maharetli olmalıdır’ gibi her şeyiyle erkeğin cinsel hayatı üzerine kurgulanmış, hurafelerle dolu bu kitabın tamamını size okusam domates gibi kızarırsınız” dedi.

Yeni evli çiftlere nikâhın hemen ardından hediye edilen klavuz kitapta iddialara göre, “Çalışma hayatında kadın iş yerinde kocasından daha yakışıklı erkeği görürse gönlü ona kayabilir, kırsın dizini otursun”, “Çalışma hayatı kadının kocasına karşı olan cinsel görevini olumsuz etkiler”, “Kocası için süslenmeyen, erkeğin reisliğine itaat etmeyen kadın dövülebilir, kadına evin hakimini hatırlatır, ilaç gibidir”, “Çok eşlilik yararlıdır, hatta huysuz karısı olan erkek kadını boşayıp başka bir erkeğe bela etmek yerine, ikinci eşi alıp ilk eşin rekabet duygularını harekete geçirip onu dize getirse daha iyi olmaz mı”, “Evin erkeği öfkelendiğinde evin hanımı hemen susmalı, özür ve af dilemeli, kocasını kızdırmamalı” gibi ifadeler yer alıyor.

Kitapta kadınların çalışmasını kötüleyen  ifadelerden bazıları şöyle:

– Çalışma hayatında kadın iş yerinde kocasından daha yakışıklı erkeği görürse gönlü ona kayabilir, kırsın dizini otursun.
– Kadının çalışması faydasızdır.
– Kadının çalışması ailede krize neden olur.
– Çalışan her iki kadından biri tacize uğrar, çalışma hayatı kadının kocasına karşı olan cinsel görevini olumsuz etkiler.
– Kadın ev işinde ve kocasının hizmetini görmede maharetli olmalıdır.

Kitapta “Evlendirilmediği takdirde yoldan çıkacağı sezilen gençlerin izdivacında acele etmek gerekir” diye başlayan bölümde çocuk yaşta evlilik de özendiriliyor. “Vücudunda sağlık ve afiyeti yerinde olduktan sonra erkeklerin 22-24, kadınların 16-18 yaşlarına doğru evlenmeleri uygun olabilir. Gençlerin hem ruhen hem de bedenen gelişmeleri iyi ise bu sınır daha aşağı çekilebilir” denilen kitapta çok eşlilik de özendiriliyor. “Çok eşlilik yararlıdır, hatta huysuz karısı olan erkek kadını boşayıp başka bir erkeğe bela etmek yerine, ikinci eşi alıp ilk eşin rekabet duygularını harekete geçirip onu dize getirse daha iyi olmaz mı?” denilen kitapta erkeklerin eşlerine şiddet uygulaması da bir “terbiye yöntemi” olarak gösteriliyor. “Kocası için süslenmeyen, erkeğin reisliğine itaat etmeyen kadın dövülebilir, bazen 1-2 dayak işe yarar, kadına evin hakimini hatırlatır, ilaç gibidir” deniyor.

Mecliste kitapta yer alan ifadeleri anlatan Hürriyet, “Belediyenin dağıttığı bu kitap baştan sona bir sürü cinsel fantezilerle dolu. Kadını ikinci sınıf gören, aşağılayan, hatta ‘Bu usullere uyulmazsa doğacak çocuk ahmak olur’, ‘doğurgan ve sevimli kadınlarla evlenin ama bakire olsun. Kadın ev işinde ve kocasının hizmetini görmede maharetli olmalıdır’ gibi her şeyiyle erkeğin cinsel hayatı üzerine kurgulanmış, hurafelerle dolu bu kitabın tamamını size okusam domates gibi kızarırsınız” dedi.

Kitabı incelediğimizde bilimle alakası olamayan pek çok hurafenin nasıl “öğüt” olarak sunulduğu görüşüyor. Kadının cinsel ilişki sırasında uygulaması gereken öğütler “Cinsel yasaklar” bölümünde şöyle anlatılıyor; “Kadın ölü gibi soğuk ve katı olmamalı, sıcak ve hareketli olmalı, çekici davranışlarıyla erkeğine güç ve kıvanç vermelidir. Cinsel ilişkide kadın da arzulu olmalıdır. Çünkü kadınlar arzulanmadan cinsi ilişki kurulursa çocuk ahmak olur… Cinsel ilişki esnasında çok konuşmak da iyi bir şey değildir. Peygamberimiz şöyle buyururlar: ‘Kadınlarınızda cinsi münasebette bulunduğunuzda çok konuşmayın. Zira çok konuşmadan ötürü (sizlerde veya doğacak çocuklarınızda) dilsizlik-kekemelik oluşabilir.”

Kitapta, akraba evliliklerine ilişkin de yine hurafelerle dolu anlatımlar yer alıyor. “Bu konuda günümüz tıbbına pek güvenmemek gerekir… Yakın eşlerden doğan her çocuğun mutlaka sakat doğacağı elbette söylenemez. Fakat istatistiklere göre bunlardaki sakat oranı uzak evliliklere nazaran daha fazladır. Belki de bu durumun sebebi akraba olan ve birbirleriyle içli dışlı yaşayanlar arasında sevgi bağlarının gevşek olmasıdır. Birbirlerine karşı fazla cinsi meyil de duymazlar… bugün eğer  sakat doğumlar yakın evliliklerde daha sık görünüyorsa bunun önemli sebebi budur.”

Kitabın yazarı Hasan Çalışkan, bir dönem Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde din görevlisi olarak çalışmış. İttifak gazetesi, Vahdet, İmza, Milli Gazete gibi gazetelerde yazılar yazan Hasan Çalışkan’ın “Evlilik ve  Aile Hayatı” kitabının yanı sıra aile içi ilişkileri ele alan başka pek çok kitabı da var. “Ailede Çocuk Terbiyesi, Örtünme ve Çıplaklık, Müslüman Hanımlara Cep Namaz Hocası, İslam’da Evlilik ve Aile Hayatı / Başarılı ve Sağlıklı Çocuk Yetiştirmek” isimli diğer kitaplarda da benzer hurafelerle kadınlar aşağılanıyor.

Hasan Çalışkan tarafından yazılan kitap, arka kapağında şöyle tanıtılıyor: “Bu eserde, Kur’an ve Sünnet’ten yola çıkarak iyi bir ailenin tesisi ve sağlam temellere oturması için evlilik öncesi ve sonrası nelerin yapılması gerektiğine genişçe yer verilmiştir. Mesela eğitim, terbiye, evlilik, cinsel mutluluk, aile için hak ve sorumluluklar ele alınırken, aile içindeki geçimsizliğe sebebiyet verecek hususlara ve çözüm yollarına da değinilmiştir.”