Gündem

Mesut Hakkı Caşın, ‘PKK yenileceğini anladığı için…’

Paylaş:

PKK’lı teröristlerin örgütten kaçarak güvenlik güçlerine teslim olmaları ve örgütün içinde bulunduğu durumu AA muhabirine değerlendiren Caşın, terör örgütünün çatışmayı kırsaldan yerleşim merkezlerine taşımakla hata ettiğini, halkın PKK’ya destek vermediğini söyledi.

Teslim olanların özellikle söz konusu bölgelerdeki gençlerden oluştuğunu ve gençlerin, ailelerinden tehdit yoluyla alındığını ifade eden eden Mesut Hakkı Caşın, PKK’nın Suriye ve Irak’ta önemli kayıplar verdiğini, eleman sıkıntısı içinde olduğunu ifade etti.

ÖRGÜT KAÇABİLEN KAÇSIN TALİMATI VERDİ

Türk Hava Kuvvetlerinin başarılı operasyonlarla PKK’nın lojistik imkanlarına darbe vurduğunu belirten Caşın, “Geriye sadece Suriye sınırı kalıyor. Burada PYD’den ve büyük devletlerden almış olduğu destek var. Özellikle Nusaybinbölgesi düz bir arazi olduğundan PKK’nın burada tutunması mümkün değil.Bu nedenle örgüt yenileceğini anladığı için elemanlarına ‘Kaçabilen kaçsın’ talimatı verdi” diye konuştu.

KANDİL, ÖCALAN VE ÖRGÜT ARASINDA CİDDİ ÇATIŞMALAR VAR

Kandil, Öcalan ve örgüt arasında ciddi çatışmalar olduğunu, PKK’nın  meseleyi uluslararası hale getirmek için çaba harcadığını aktaran Caşın, şöyle  devam etti:

“Kara propagandayla Türklerin Kürtleri öldürdüğü düşüncesini dünya  kamuoyuna İngiltere’den Avustralya’ya yaymak istiyorlar. Bu konuya dikkat etmemiz  lazım. Halbuki sahada olanlara bakınca PKK’nın yenildiğini ve ses getirecek  eylemler yapmak için özellikle karakollara bombalı intihar saldırıları yaptığını  görüyoruz. Bu özellikle sahada kaybettiğini gösterir. Diyarbakır’da sanıkların  taşınması sırasında polis aracına ve kendisine direnen köylüleri 15 ton bombayla  öldürmesi asıl PKK’nın Kürtleri katlettiğini göstermektedir.”

Türkiye’nin kara propagandayı engellemek için söz konusu alanların  hızla imar edilmesi gerektiğini dile getiren Caşın, zararların tazmini ve  gençlerin kazanılmasının çok önemli olduğunu vurguladı.

“ORDU VE SİYASET EŞ GÜDÜM İÇERİSİNDE”

Caşın, Türk Silahlı Kuvvetleri ve siyasetin eş güdüm içerisinde  hareket ettiğini belirterek “Bu kararlılık siyasi ve askeri olarak da alana  operatif şekilde yansıdığı için Türkiye çok güçlü durmaktadır. İnsan kaybımız var  ama PKK da Türkiye’de kazanamayacağını anlamıştır ve bunun çaresizliği  içerisindedir.” dedi.

Çözüm sürecindeki zenginlik ve refahın elinden gittiğini gören halkın  bunun sorumlusu sorumlusu olarak PKK’yı gördüğünü kaydeden Caşın, PKK’nın  Marksist-Leninist bir örgüt olduğunun çok iyi anlatılması gerektiğine dikkati  çekti.

Çaşın, şöyle konuştu: “Ramazan bunun anlatılması için önemli bir fırsat. Türk ve Kürt  gençlerini dinsizleştirmeye çalıştığının anlatılması gerekir. Durum silahlı  çatışmadan çok uluslararası medya ve propaganda savaşıdır. Medya da gerçekleri  tam olarak yansıtmıyor. Bunu başarırsak teröre destek veren büyük güçleri de  yenmiş olacağız. Türk milleti tarihi ve büyük bir sınavdan geçmektedir.  Kayıplarımız var ama bu kayıplarımız yarının garantisidir. Türkiye sıradan bir  devlet olsaydı şimdiye kadar toz duman olurdu. Allah Türk milletini koruyor.  Merhametli bir devletiz. İnşallah bu acılı günleri atlatacağız.”

YIKIMIN FATURASI PKK’YA ÇIKACAK

Merkez Strateji Enstitüsü Başkanı Emekli Tuğgeneral Oktay Bingöl ise  PKK’lıların  2 aydır sürdürülen operasyonlarla teslim olmaya başladıklarını  belirterek, bunun tam anlamıyla bir çözülmenin belirtileri olamayacağını söyledi.

Suriye’deki otorite yokluğunun PKK’ya daha fazla hareket alanı  sağladığını, PKK’nın dağ kadrosundan ziyade bölge gençlerini terörize etmeyi  amaçladığını anlatan Bingöl, PKK’nın yöre halkından eleman devşirmeye  çalışmasının halkın tepkisini çektiğini belirtti.

Bingöl, “PKK’nın kaybettiğini düşünüyorum. PKK Suriye’de kazanıyor ama  Türkiye’de kaybettiğini düşünüyorum. Yıkım çok büyük, yöre halkı yıkımın  faturasını PKK’ya kesiyor ve kesecektir.” dedi.

Devletin kısa sürede bölgeyi imar etmesi durumunda daha iyi sonuçlar  alınacağını dile getiren Oktay Bingöl, sözlerini, “Oradaki toplum kesimleriyle  çok iç içe çalışmak gerekiyor. Tarihsel bir hassasiyet olmalıdır. Yöre halkıyla  konuşmak gerekir. Orayı yeniden tesis etmek devletin imajına katkı  sağlayacaktır.” diye tamamladı.

Paylaş:

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu