GüncelGündem

Minik Irmağın Katil zanlısına,küçükken tecavüz etmişler..

Paylaş:

Manisa’nın Alaşehir İlçesi’nde 4 yaşındaki Irmak Kupal’ı, tecavüz edip boğarak öldürüldükten sonra cesedini gömmekle suçlanan ve hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu ile 40.5 yıl hapis cezaları istenen, Himmet Aktürk ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada SEGBİS sistemiyle dinlenen Aktürk, ağlayarak “Babam beni hep dövüp sokağa atardı. Sokakta bana küçükken tecavüz ettiler. Ben hastayım. Yine ceza verin ama beni tedavi ettirin” diye konuştu.

Soruşturmayı yürüten Alaşehir Cumhuriyet Başsavcılığı, Himmet Aktürk hakkında 11 sayfalık iddianame hazırlayıp Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesi’ne sundu. İddianamede, tutuklu sanık Himmet Aktürk hakkında, ‘çocuğu veya beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömürboyu, ‘çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ndan 23 yıla kadar, ‘kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma’dan 17.5 yıl hapis cezaları istendi.

Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasına sanık ve Irmak Kupal’ın ailesi katılmadı. Duruşmaya, minik Irmak’ın annesinin babası Bekir Ilgaz, ailenin avukatı Bilgehan Noyan, baro tarafından görevlendirilen sanık avukatı Tayfun Erdaş, Manisa, İzmir, İstanbul, Aydın, Kütahya, Diyarbakır, Antalya ve Mersin barolarının temsilcileri, Manisa Baro Başkanı Ali Arslan, CHP Manisa Milletvekili Mazlum Nurlu, İzmir Kadın ve Demokrasi Derneği üyeleri ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri katıldı. Adliye hizmet binası önünde yaklaşık 150 Alaşehirli toplandı.

 

Video konferans sistemi SEGBİS ile ifadesine başvurulan Himmet Aktürk, hasta olduğunu ileri sürdü. Anne ve babasının adını söyledikten sonra ev adresini hatırlayamadığını dile getiren ve Mahkeme Başkanı’na ‘Abla’ diye hitap eden sanık ağlayarak şunları anlattı:

“Evliydim boşandım. 1 çocuğum vardı. Hurda toplayarak geçimimi sağlıyorum. Ama beni dövüyorlardı. 15- 20 lira kazanabiliyordum. Ben hastayım, tedavi olmak istiyorum. Burada bağırıp çağırıyorum. Sağa sola küfür ediyorum. Ne olur yardım edin bana. Tamam cezamı verin ama beni tedavi ettirin. Uyuyamıyorum. Babam beni küçükken dövüp sokağa attı. Sokakta tecavüze uğradım. Hasta olduğumu söylüyorum ama bana inanmıyorsunuz. Bazen bilincimi kaybediyorum. Rahatsızım diyorum inanmıyor musunuz bana?”

Ailenin avukatı Bilgehan Noyan, sanığın aklı dengesinin yerinde olduğunu, suçunu itiraf ettiğini rapor alınmasına gerek olmadığını belirtip en üst sınırdan cezalandırılmasını istedi. İddia makamı ise sanığın tutukluluk halinin devamı ve akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi için rapor alınması yönünde karar verilmesini istedi.

Mahkeme Başkanı Güldür, sanığın tutukluluk halinin devamına, akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi amacıyla İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınmasına karar verip duruşmayı 15 Şubat saat 14.00’e erteledi.

Paylaş:

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu