Muharrem İnce’ye Antalya’da büyük ilgi..Halk TV’deki proğrama 20 Bin kişi katıldı

CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Halk TV canlı yayınında usta gazeteci Uğur Dündar’ın sunduğu Halk Arenası programında konuşuyor. İnce’ye programın yapılacağı Antalya’da yurttaşlar yoğun ilgi gösterdi. Açık havada yapılan televizyon programına yaklaşık 20 bin kişi katıldı. Kalabalık fotoğraflara da yansıdı.

Muharrem İnce ise programda kamuoyunun ilk kez duyduğu bazı vaatlerini de açıkladı. Bu vaatlerinden biri öğretmenlere yönelik oldu. Aynı zamanda fizik öğretmeni olan İnce, seçildikten sonra, sözleşmeli öğretmenliğin kaldırılacağını, mülakatla öğretmen alınmasını sona ereceğini, öğretmenlere performans değerlendirmesi kaldırılacağını vaat etti.

Muharrem İnce’nin konuşmasından bazı bölümler şöyle:

“Beni en çok etkileyen mitinglerde Hakkari oldu. Şehir turu yaparken el sallamalarına baktım. Yalova’da miting yaptık 10 kişi el sallamadı. Hakkari’de herkes bana el salladı. Bir de bana şunu dediler: Bugün Rize’de yaşayanların söylediği şey şu 1977’de Ecevit havayı hissediyoruz.

Cumhurbaşkanı adayı olarak, pislik, tezek gibi şeylerin konuşulmasını istemiyorum.

Gelsinler projelerimizi konuşalım. Eğitim sistemimizi acilen değiştirmemiz lazım. Bunu yapamazsak en az 100 yıl geride kalacağız. Adama şunu söylerler: Testinin içinde ne varsa ağzından o çıkar.

“TAMAM” VE “SIKILDIK” 

Valla sıkıldık, ne diyeyim şimdi. Yine bir başörtüsü yalanı uyduruyor. Bizim başörtüsü diye derdimiz yok. Nerede istiyorsan orada tak. Ama kendini kullandırtma. Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanlığı sözüdür: Her yıl 10 bin gencimizi yurt dışına göndereceğiz.

16 yıl sonra manifesto yayımlanıyorlar. Bir gelecek bildirgesidir. Senin ki iflas belgesi… Manifestoyu yeni seçilmemiş aday yayınlayabilir, Erdoğan yayınlayamaz ki. 81 milyonun temsilcisiyim.

Ben AK Partililerin, MHP’lilerin, HDP’lilerin de cumhurbaşkanı olacağım. Tek olan şeyler değerlidir. Tek olan herkes içindir. Atatürk 81 milyonun kurtarıcısıdır. Bayrak sadece MHP’lilerin değildir, hepimizindir. Cumhurbaşkanı da tektir, cumhurbaşkanı 81 milyonundur. O yüzden partili olamaz.

Misafire iyi davranmak lazım. Şimdi ilk seçildiğinde çıraklık döneminde, ikinci dönemi kalfalık dönemi, üçüncü dönem ustalık dönemi, dördüncü dönemi artık emeklilik dönemi… Benim çılgın projem, huzur.

“Rize’de tepki alırsın” dediler Hakkari’den gittiğim için. 81 vilayet benim memleketim. Siyasi parti liderlerinden randevu istedim hepsine gittim. Başarılar diledim, sonunda da dedim ki “İnşallah ben kazanırım.

Bir kere emekliler üniversite öğrencilerinden fazla. Gençlere 2 burs vereceğim 500 TL burs vereceğiz. Öğretmen cumhurbaşkanı bunun kaynağını bulur.

TUS, ALES gibi sınavlar için para dileniyorsa o devlete yazıklar olsun. Hiçbir öğrenciden sınav ücreti alınmayacak.

Örtülü ödenek kaldırılamaz. Devletin gizli harcamaları vardır. Kullanmaya mecburdur. Her devlette de vardır. Ben de bu ülkenin pek çok gizli olaylarına tanık olduk. Bizimle mezara gidecek. Ama siz örtülü ödeneği Türkiye Cumhuriyeti için kullanırsanız başımın üstünde yeri vardır.

BİR VAATTE ATANAMAYAN ÖĞRETMENLERE

350 bin tane atanamayan öğretmen var. Hala daha birleştirilmiş sınıflar var Türkiye’de. Sabahçı-öğlenci öğrenciler var. Öğretmenlerimiz işsiz, öğrencilerimiz öğretmenimiz. 1910 yılında Japonya matematik sorununu çözmüş. Türkiye eğitimini halletmeden hiçbir şeyi halledemez. Terörü bitiremez, fakirleşir. Türkiye cep telefonlarını yapabilen geliştirmelidir. Bunu yapamadığı sürece iki yakamız bir araya gelmez. Sorunumuz yönetenler kötü yönetiyor ve çalıyorlar.

Erdoğan’ın mal varlığını açıklamasını bekliyorum.

Ekonomide 6 basamaklı bir formül uygulayacağız.

1- Hukuk devleti olacağız. Türkiye’de herkes mahkeme kararlarına güvenecek. Cumhurbaşkanının önünde düğme iliklemeyen bir yargı. Yurt dışındaki yatırımcılar bunu görecek.

2- Öngörülebilir ve güvenilir yatırım ortamı.

3- Ekonomiye yön veren kurumların yönetimden bağımsız hale getireceğiz.

4- İdeolojik saplantılarımızdan kurtulacağız.

5- Sadakat değil liyakat olacak.

6- Üretim ekonomisi kuracağız. İsraf ve talan olmayacak.

Şatafattan kurtulacağız.

Öğretmen cumhurbaşkanı olarak;

1- Sözleşmeli öğretmenlik kaldırılacak,

2- Mülakatla öğretmen alınması sona erecek,

3- Öğretmenlere performans değerlendirmesi kaldırılacak.

Öğretmenlerden tek isteğim var 24 Haziran’da şu hükümete performans değerlendirmesi yapın. Antalya’da turizm üniversitesi kuracağız.

Bunların verdiği rakamlar karışmış herhalde. Üretim artmamış, borçlar artıyor, büyük holdingler iflas erteleme istiyor. Nasıl oluyor da iyi diyebiliyorlar. 2017’de ne oldu da birdenbire 7,4 oldu? Doping yaptılar ekonomiye. Ekonomist değil ama bir siyasetçinin ne yapması gerektiğini biliyorum. Önce namuslu yöneteceğiz ve iyi insanlarla çalışacağız.

Mal varlılığımı neden açıkladım? Aç değiliz açıkta değiliz.Bu fakir millete borcumu ödemek istiyorum. Millet zenginleşmeden ben zenginleşmeyeceğim. Beş yılın sonunda yeniden mal varlığımı ortaya çıkaracağım. Kapıkule’den öteye pasaportumuzun bir değeri yoktur. Güçlü devlet değilsin çünkü.

15 yaşında toprağa girmiş bir çocuğun annesini yuhalatmayacaksın. 12 yaşındaki çocuklara kaçakçı dediniz. Onlara “Vur” emri verdiğini bulamayacağımı mı sanıyorsun?

Atatürk, İsmet Paşa, Fevzi Çakmak, Kazım Karabekir’i nasıl sevmezler anlamıyorum. Fevzi Çakmak, Kazım Karabekir, CHP’den ayrıldı diye kahramanlıkları düşmez. Onlara hakaret edenlerin başına taş düşer. 3600’ü halledeceğiz, polisler için.”

CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal canlı yayında İnce’ye mesaj gönderdi. Mesajda, “Antalya her zamanki gibi muhteşem görünüyor. Muharrem Bey’e ve bütün Antalya’ya selam gönderiyorum” dedi.

Milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı olarak telefonumun dinlenildiğini biliyorum. Önceden FETÖ ile dinliyorlardı artık dinliyor. Muharrem İnce cumhurbaşkanı olduğunda Erdoğan’ın da telefonu dinlenmeyecek.Siyasetçi millete haksızlık yapıyor, millet de siyasetçiye haksızlık yapıyor. Yüzde yüzü hırsız değil ki?

Kim ikinci tura kalırsa onların yardımcılığına talibim. Ama ben ikinci tura kalırsam aynı desteği veririm.

Geçenlerde 8 -10  bin alması gereken bir öğrenci geldi yanıma. Şimdi asgari ücretle çalışabileceği bir işe razı olduğunu söyledi. Bu sabah 05.30’da kalktım. Kapıdaki koruma polisimle birlikte kahvaltı yaptık. Polis, fizik mezunu olduğunu söyledi. Bir gün garson bir çocuk, “Fotoğraf çektirebilir miyiz” dedi, sosyal bilgiler öğretmeniymiş, iş bulamadığı için bunu yapıyor.

Bir insanı anası, babası, öğretmeni kıskanmaz. İşsiz gördüğünde onların içi sızlar. Benm ülkemin çocukları Norveçlilerden daha mı az zeki? Bunlara iş bulacağız. Bunu başarabiliriz. Bu milleti yoktan var eden bir yapı var. Geçmişimizde bu var.(Odatv)

Jurnalci.com