AktüelGüncelTürkiye

Murat Ağırel: Dünden daha dirençli daha kararlı olacağız

Paylaş:

Murat Ağırel: Dünden daha dirençli daha kararlı olacağız

Gazeteci – Yazar Murat Ağırel, Manisa’daki MİT Şehidi cenazesinin haberi hakkında açılan soruşturma kapsamında geçtiğimiz Mart ayı başında savcılığın telefonla yaptığı çağrı üzerine Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne gitti. İfadesini verdi. Savcı tutuklanması talebiyle 8. Sulh Ceza Mahkemesi’ne sevk etti. Mahkeme adli kontrol şartıyla serbest bıraktı. Savcı itiraz etti, mahkeme kararından vazgeçmedi. Bunun üzerine savcı üst makam olan 9. Sulh Ceza Mahkemesi’ne itirazda bulundu. Burada talep kabul edildi, o gün nöbetçi olan 5. Sulh Ceza Mahkemesi de tutuklama kararı verdi. Ağırel, kitap imza etkinliği için Ankara’ya dönmüştü. Tutuklama kararını haber alınca tekrar İstanbul’a gitti ve Silivri Cezaevi’ne konuldu. Böylece, tam 6 ay süren çile dönemi başladı. 9 Mart 2020 günü tutuklanan Ağırel, 9 Eylül 2020’de tahliye edilerek özgürlüğüne kavuştu. Çıkar çıkmaz işbaşı yapan Ağırel, bu süreçte yaşadıklarını ve düşüncelerini Gökmen Ulu’ya anlattı.

Aslında niçin tutuklandın? 

Bu soruyu kendime çok sordum. Sorguladım kendimi. “Acaba” dedim, farkında olmadan bir hata mı yaptım? Sonuçta emin oldum, hiçbir suçum yok. Anladım ki, bu bir hukuki dava değil, siyasi bir dava.

Savcının tutumunu nasıl değerlendiriyorsun? 

İddianamede ne varsa çürüttüm ve savcı bunu kabul etti. Buna karşın, verdiği mütalaada iddiasını tekrarladı. Demek ki iyi niyet yok.

Savcılığın görevleri arasında, aleyhte delil toplamanın yanı sıra lehte kanıtları da mahkemeye sunmak vardır. Böyle bir uygulama oldu mu?

Müddei, iddiasını ispatla mükellef olmasına rağmen, suçsuzluğumu kanıtlama görevi bana düştü. Hakkımdaki lehte delilleri de gösterdim ama savcı dikkate almadı.

EVLAT HASRETİ
Gazeteci Ağırel, özgürlüğünün ilk gecesinde evlatları Ada Dila ve Sadıkhan’a saatlerce sarıldı, öptü, kokladı.

MİT şehidini ifşa etme iddiasının yanı sıra casuslukla da suçlandın. Bunun aslı nedir?

Ben Sputnik Haber Ajansı Muhabiri’ne (Ahu Özyurt’a) röportaj verdim ve bu Youtube sayfasında yayınlandı. Röportaj yapmak nasıl casusluk olur?

★★★

Tüm bunlara rağmen tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne konuldun. Seni hangi koşullarda hapsettiler?

Bu davada yargılanan diğer arkadaşlarım gibi beni de tek kişilik odaya koydular. Birbirimizle konuşmayalım diye aralardaki odaları boş bıraktılar.

Altı ay boyunca aynı koşullarda tutulduğumdan iyi biliyorum. Seni de o beton kutunun içine koymuşlar. 

4 adıma 6 adım ebatında bir odada tutuldum. Gündüz, havalandırma için çıkarıldığım avlu da çok küçüktü ve başka bir kimse yoktu.

İnsan o koşullarda yeşile, toprağa ve güneşe nasıl da hasret kalıyor, değil mi?

Hem de çok… Beni en çok üzenlerden biri şuydu: 10 metre yüksekliğindeki avlu duvarlarının üstü tamamen jiletli, dikenli tellerle kapatılmış.

Öyle… Bir avuç gökyüzü bile çok görülmüş.

Gökyüzünü görmemizden ne isterler ki?

Tecrit altında kaldın. 

Evet, yapayalnızdım.

Aslında bu, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası koşulları. 

Kesinlikle. Hatta daha ölümcül bir uygulama.

Sağlığın nasıl?

Orada sağlığını koruyabilmek de çok zor. Mesela gözlerim bozuldu.

Uzun süre dört duvar arasında kalmak gözlerde ufuk daralmasına yol açıyor. Bu arada çok zayıfladığını gördüm. Cezaevinde kaldığın altı ay içinde kaç kilo kaybettin?

17 kilo verdim. Bunun temel sebebi protein eksikliği. Ne yazık ki cezaevinde verilen et değil, başka bir şey. Onları yeseydim başka hastalıklara kapılabilirdim. O nedenle konserve ürünleri, peynir, yoğurt ve bisküviyle beslendim.

Avukat görüşlerin kısıtlanmamış. Bunun önemi nedir?

Kapı mazgalı açıldığında gardiyan “avukat” diye bağırıyor ya, o an çok iyi geliyor. Çünkü o beton mezardan kısa sürede olsa da çıkabiliyordum.

Nefes oluyor… Peki aile görüşü haklarını kullanabildin mi?

Pandemi gerekçesiyle ne yazık ki kısıtlama yapıldı. Altı ayda üç kez görebildim eşimi. Oysa pandemiye karşı koruyucu tedbirler almalı ve bu haklarımızı elimizden almamalıydılar. Ama birçok haktan mahrum bırakılırken, hasta sevklerinde önlem alınmadığını gördüm. Bir gün 10 dakikalık bir diş tedavisi için cezaevi polikliniğine sevk edildim, çok sayıda hasta tutuklu ve hükümlüyle 5 saat boyunca nezarethanede tutuldum.

Ağırel, mahpusluğu sırasında tükettiği kalemleri hatıra olarak biriktirmiş.

Senin kantinden verdiğin ilk sipariş neydi Gökmen ağabey?

Ben kağıt, kalem, gazete ve kitap istedim.

Bütün gazetecilerin cezaevine girdiğinde ilk istediği bu olmuş, biliyor musun?

Bilmiyordum ama şaşırmadım. 

Ben de öyle yaptım. 198 tane kitap okudum. Altı defter dolusu yazdım. Orada tükettiğim kalemleri hatıra olarak yanım aldım.

★★★

Tahliye olduğunda neler yaşadın?

Sevindim elbette. Fakat duruşmayı izleyenler için bir karmaşa oldu. Tahliye edildim ama beraat ettirilmedim. Ceza verdiler. Ben bu cezanın üst mahkemeden döneceğine ve önünde – sonunda yüzde 100 beraat ile sonuçlanacağına inanıyorum.

Tahliye kararından sonra adliyeden cezaevine nasıl götürüldün?

Mezar diye tabir ettiğim cezaevi nakil aracında, ellerime çift kelepçe vurularak götürüldüm.

En heyecanlı anlardan biri de tutulduğun odadaki eşyaları toplamak, değil mi?

Evet öyle. Eşyalarımı topladıktan sonra kendime bir kahve yaptım, oturdum, birkaç dakika boyunca duvarlara baktım. Nice çilelere tanık olan, düşünce feryatlarıyla boyası dökülen duvarlara…

Ada Dila ve Sadıkhan bayram havası yaşıyor.

Dışarı çıkış anı?

Bana, sosyal tesislerin oraya bırakılacağım, oraya kadar araçla götürüleceğim söylendi. Ben, “Koşa koşa bile çıkarım” dedim. Toprağa basmak çok güzel bir duyguydu. O kavuşma ve karşılama anı muhteşemdi. Türk bayrakları, Atatürk posterleri taşıyan, Onuncu Yıl Marşı çalan yurtseverlerin varlığı beni ayrıca duygulandırdı ve gururlandırdı.

Özgürlükteki ilk günün nasıl geçti?

İlk gece uyuyamadım. Saatlerce çocuklarıma sarıldım. Sabah çalışma masama geçtim, yazıya daldım. Kızım Ada Dila geldi. Dila 8 yaşında. “Baba, gazetede yazınca tekrar tutuklanmazsın değil mi” dedi. Yutkundum.

Oğlun?

Sadıkhan 15 yaşında, olgun bir çocuk.

Ataol Behramoğlu, “Yaşadıklarımdan Öğrendim Bir Şey Var” şiirinde, “Acılar da sevinçler gibi olgunlaştırır insanı” diyor. Babaları haksız yere zulme uğrayan ve asıl cezaya çarptırılan çocuklar erken olgunlaşıyor. 

Çok güzel ifade ettin ağabey. Sadıkhan, “Baba, sen Toroslar’ın evladısın, Kuvayı Milliyeci’sin, pes etmezsin” dedi.

Çarşıya çıktığın ilk günkü izlenimlerini paylaşır mısın? Çıktığında nasıl bir Türkiye ile karşılaştın?

Çok zenginleşmişiz. Ürün etiketlerindeki yüksek fiyatları görünce, vatandaşlarımızın alım gücünün yükseldiğini düşündüm. (Gülüyor.) Mesela ben Antep Fıstığı’nı çok severim. Bir de ne göreyim? Fıstığın kilosu 44 lirayken 144 liraya yükseldiğini görünce şoke oldum.

Bundan sonrası için planların neler?

Gazetecilik yapmaya, halkın yanında durmaya, kamu kaynaklarını yağmalayanları belgelerle yazmaya, toplumu din ile kandırıp servetine servet katanları yazmaya, insan haklarını ve Kemalist bir Türk genci olarak Cumhuriyet Devrimleri’ni savunmaya devam edeceğim.

Aydınlık yarınlara dair umudunu koruyor musun?

Kesinlikle koruyorum. Ben Mustafa Kemal’in takipçisiyim. Türkiye Cumhuriyeti çok güçlü bir devlet, ulus çok güçlü bir ulus. Dünden daha dirençli, daha inançlı, daha kararlı olacağız. İnadına inadına karanlığın üstüne gideceğiz.

★★★

NOT: Atatürkçü kimliği ve soruşturmacı haberleriyle tanınan Gazeteci – Yazar Murat Ağırel, FETÖ kumpası olan Sözde Ergenekon Davası’nda da 36 yıl hapis cezası istemiyle yargılanmıştı.

Sözcü

Jurnalci.com

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu