Murat Kurum paylaştı! 11 ilimize ayrı, kendi kültürü, kimliğine özgü çalışma yapıyoruz

Türkiye, bir doğal afetle daha başarıyla mücadele ediyor.

6 Şubat’ta yaşanan ve asrın felaketi olarak kayıtlara geçen depremlerde 11 il adeta enkaza döndü.

İlk andan itibaren sahada çalışmalar yürüten ekipler, yaraları hızlıca sarmaya başladı.

Kimi vatandaşlar farklı illerdeki KYK yurtlarına ve otellere yerleştirilirken, kimileri ise bölgede kurulan çadır ve konteyner kentlerde yaşamaya başladı.

Öte yandan depremzedelere kira ve eşya desteği de kısa sürede yapıldı.

Destekler devam ederken, hayatın normale döndüğü kentlerde yeni afet konutlarının inşasına başlandı.

Mira yapıya uygun konutlar inşa ediliyor

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, deprem süresince bölgelerde çalışmaları yakından takip etti.

Havadan ve karadan yapılan ayrıntılı incelemelerin ardından yeni konutlar için uygun alanlar belirlendi ve temeller atılmaya başlandı.

Yapılacak konutların önceki afetlerde olduğu gibi mimari yapıya uygun ve güvenli yapılacağı yönünde sözler verildi.

Türkiye afetlere hazır hale getiriliyor

Aynı zamanda şehirlerin doğal afetlere daha hazırlıklı hale getirilmesi için Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli de oluşturuldu.

Yetkin bilim insanları, ilgili kurumların teknik ekiplerinin yanı sıra yabancı uzmanların da destek vereceği çalışmada yer alacak kurul üyeleri belirlendi ve çalışmalar yeniden hız kazandı.

KÖK toplantısının ilki gerçekleştirildi

Bu kapsamda Bakan Murat Kurum’un başkanlığında yürütülen Kalkınma Öncelikli Kentleşme (KÖK) Çalışmaları toplantısının ilki Gaziantep Koordinasyon Merkezi’nde gerçekleştirildi.

KÖK Çalışmaları ile Hatay, Adıyaman, Malatya ve Kahramanmaraş’ın depremde zarar gören kent merkezleri yeniden inşa edilecek.

Bu kapsamda yıl boyunca istihdam, lojistik, eğitim, sağlık, tarihsel mimari birikim gibi konularda çalışmalar yapılacak.

Toplantıya başkanlık eden Kurum, “Tarihi ve kültürel birikimimizin devamlılığını, ekonominin, ticaretin ve sosyal yaşamın sürdürülebilirliğini sağlayarak kent merkezlerimizi yeniden inşa edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Her mimara bir proje verilecek

KÖK Çalışmaları kapsamında yapılan ilk toplantıda Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya da yapılacak yeniden inşa, restorasyon ve mekansal planlama çalışmalarının master planları üzerinde çalışıldı.

Bir yıllık süreçte hayata geçirilmesi planlanan projelerin her biri bir mimar tarafından sahiplenilecek ve her ilin kent merkezi bir mimarın imzasını taşıyacak.

“Son 21 yıldaki kalkınma yolculuğumuz kesintiye uğramamalı”

Bakan Kurum, fay hatlarının yakınında bulunan alanları geniş parklara, açık hava spor ve eğlence merkezlerine dönüştüreceklerini belirterek, şu ifadeleri kullandı:

Kent merkezlerimiz, 11 ilimizin de hayatiyeti için çok önemli ve son 21 yılda başarıyla bu noktaya getirdiğimiz kalkınma yolculuğumuzun kesintiye uğramaması için öncelikli olarak ayağa kaldırılması gerekiyor. Mimari açıdan geçmişin izlerini taşıyan ve pek çok tarihi binaya ev sahipliği yapan kent meydanlarını, caddelerini, sokaklarını birer birer uzmanlarımızla mercek altına alıyor, mimari tarzlar konusunda bize ilham verecek tarihi binaları tespit ediyor ve her bir şehrimizin genelinde uygulayacağımız şehir planlama yaklaşımını kararlaştırıyoruz.

“Dünyaya başarı öyküsü olarak gösterebileceğimiz işler yapabilecek durumdayız”

Yapılacak çalışmanın, ülkemizin çok değerli mimarlarının yetkinliklerini ortaya koyma imkanı bulacağı bir proje olarak dünya literatürüne girecek nitelikte tasarlandığına dikkati çeken Bakan Kurum, sözlerine şöyle devam etti:

Bundan 20 yıl önce böyle bir proje için Alman, Fransız, Amerikalı mimarların adı geçerdi ama bugün ülkemizin yetiştirdiği çok kıymetli mimar ve şehir planlamacılarla çalışarak dünyaya başarı öyküsü olarak gösterebileceğimiz işler yapabilecek durumdayız.

İkinci toplantı İstanbul’da

Bakan Kurum, hem kadim Anadolu medeniyetlerinin beşiği hem de, çarşıları, camileri, diğer inanç gruplarının ibadethaneleri, konakları, meydanlarıyla dünya turizminin de cazibe merkezi olan kent merkezlerinde de eş zamanlı olarak eylem planına geçtiklerini ifade etti.

Yıl boyunca KÖK Çalışmaları’na aralıksız olarak devam edeceklerini belirten Bakan Kurum, özel sektör ve kamu kurumlarının temsilcilerinin katılımıyla düzenlenecek ikinci KÖK çalışmasının önümüzdeki hafta İstanbul’da gerçekleştirileceğini söyledi.

Risk Kalkanı Modeli Çalışmaları’nın detayları 7 Nisan’da açıklanacak

Öte yandan Bakanlığın bir diğer önemli projesi olan ve 3 Mart’ta başlayan Risk Kalkanı Modeli Çalışmaları’na ilişkin, 31 Mart – 1 Nisan tarihleri arasında üyelerinin deprem bölgesinde incelemeler yaptığını belirten Bakan Kurum, 7 Nisan Cuma günü Dolmabahçe Sarayı’nda yapılacak bir toplantıyla çalışmaların detaylandırılacağını bildirdi.

“Köklere dönüp hafızayı yenilemek çok önemli”

Bu arada çalışmalarda görev alan Mimar ve Şehir Planlama Uzmanı Cem Yılmaz, kök kelimesinin kelime anlamıyla geçmişi ifade ettiğini belirterek, “Kentlerdeki mekanların da köklerini aramak bizim tarihimize bakmak, bunu bireyde toplumun hafızasıyla özleştirip köklere dönüp hafızayı yenilemek ve yeniden oluşturmak çok önemli o nedenle çok anlamlı buluyorum.“ dedi.

“Türkiye için çok önemli bir çalışma”

Mimar ve Şehir Planlama Uzmanı Sabri Paşayiğit ise KÖK Çalışmaları’nın çok büyük bir takım çalışması olduğunu ifade ederek, “Şimdiden biz 25 kişi üniversitelerle çalışmalarımıza başladık. Bütün yaptığımız çalışmaları, şehirle, şehir paydaşlarıyla paylaşacağız. En doğruyu bulacağımıza inanıyorum. Türkiye için çok önemli bir çalışma. Şehirlerin 50 yıllık geleceğini bu şekilde toplumsal birliktelikte vereceğimize inanıyorum.” diye konuştu.

“Her şehrimize özel ekiplerle çalışıyoruz”

Sosyal medya hesabından konuya ilişkin paylaşım yapan Bakan Murat Kurum, şu ifadelere yer verdi:

Yükselen Anadolu’muz için 11 ilimize ayrı, kendi kültürü, kimliğine özgü çalışma yapıyoruz.

Ulusal Risk Kalkanı Modeli’mizin görüşleri ışığında her şehrimize özel ekiplerle çalışıyoruz.

Kalkınma Öncelikli Kentleşme toplantımızın ilkinde de şehir planlamacı, mimarlarımızla yeni şehirlerimizi konuştuk.

Birlikte, yepyeni hikâyeler yazacağız!