Numan Kurtulmuş’tan iktisat açıklaması: ‘Cumhurbaşkanımız altı değerli önlemi paylaşacak’

AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, ülke iktisadı konusunda açıklamalar yaptı. Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu hafta kabine toplantısının akabinde açıklamalar yapacağını söyledi. Kurtulmuş, “Sayın Cumhurbaşkanımız, vatandaşımıza dönük altı değerli önlemi çok büyük bir ihtimalle paylaşacak. Böylelikle bu süreçte vatandaşımızın yükünü hafifletecek adımlar, ek önlemler gündeme getirilecek” dedi.

Bir dizi aktifliğe katılmak için Van’a gelen AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, partisinin vilayet başkanlığında basın toplantısı düzenledi.

“İLAVE ÖNLEMLER GÜNDEME GETİRİLECEK”

Yılbaşında taban fiyatın uygunlaştırılması için atılan adımları hatırlatan Kurtulmuş, KDV indirimleri, devletin kimi vergilerden vazgeçmesi ve malların ucuzlatılması üzere önlemlerin alındığını hatırlatarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu hafta kabine toplantısının akabinde açıklamalar yapacağını söyledi. Kurtulmuş, “Sayın Cumhurbaşkanımız, vatandaşımıza dönük altı değerli önlemi çok büyük bir ihtimalle paylaşacak. Böylelikle bu süreçte vatandaşımızın yükünü hafifletecek adımlar, ek önlemler gündeme getirilecek. Yeniden benzeri formda vatandaşımızın en büyük zahmetlerinden birisi olan bilhassa konut ve iş yerindeki kiraların çok yüksekliğini önlemek, dar gelirli vatandaşın konut sahibi olmasını temin etmek için yeniden önümüzdeki hafta içinde 250 bin konutun ve 100 bin yerin vatandaşlarımıza verilmesiyle ilgili Ankara’da bir lansman gerçekleştirilecek” diye konuştu.

Kurtulmuş, kelamlarına şöyle devam etti:

* “Ekonomide, iç siyasette güçlü, demokrasisi sağlam, hak ve hukuk anlayışında dünyanın en ileri ülkelerinden birisi olan, içeride toplumsal bütünlüğünü bütünüyle sağlamış, terör ve silahlı baskı ögelerinden kurtulmuş, vatandaşlar ortasında etnik, mezhebi ve öteki farklılıklar yüzünden hiçbir ayrımın kalmadığı, tam manasıyla demokratik bir Türkiye’nin inşa edilmesidir. Türk’ün, Kürt’ün, Arap’ın, Arnavut’un, Boşnak’ın bu ülkede yaşayan hiçbir yurttaşımızın bir başkasına yan gözle bakmadığı, silahın gölgelerinin bu ülkenin üstünde asla kalmadığı bir Türkiye’yi inşa etmek boynumuzun borcudur.

* İşte Doğu ve Güneydoğu Anadolu vilayetlerimizde her geldiğimizde geçmişle olan kıyası yapıyor ve Allah’a şükrediyoruz. Türkiye on yıllar boyunca terör örgütleri vasıtasıyla meşgul edilmiş 1,5 trilyon dolar ekonomik kayba uğramış, 40 binin üstünde insanını da maalesef teröre kaybetmiştir. Niye? Elin oğlu, elin gavuru bu türlü istiyor. Bu ülkenin içinde Türk-Kürt, Sünni-Alevi arbedesi çıksın ve Türkiye bununla vakit kaybetsin diye. Bu oyunu Allah’a çok şükür bozacağız. Bu bölge halklarının birbirinden diğer bir bahtı yoktur. Türk’ün Kürt’ten, Kürt’ün Arap’tan, Arap’ın Acem’den öbür bir geleceği olamaz.

* Irak’ın, Suriye’nin, İran’ın, Türkiye’nin kısacası bütün bu bölge halklarının geleceği birliktedir, kardeşliktedir, ortaklaşmadadır. Bunu sağlamak için güçlü bir Türkiye olarak ayakta durmayı ve koşmayı kendimiz için değerli görüyoruz. Bu manada o geçmiş günlerle baktığımızda artık Allah’a çok şükür Çaldıran’ın en uzak köyünde gece yarısı gidebiliyorsunuz. Allah’a çok şükür bugün Türkiye’de terör, bir formda halkın gündeminden kalkmıştır. Kürt kardeşlerimiz yıllardır kendi ensesinde boza pişiren terör örgütüyle ortasına büyük bir aralık koymuş ve terör örgütünü dağa hapsetmiştir.”

“20 GÜNDE YIPRANACAK ADAYI DA KOYMAYIN”

Seçimin yaklaştığına değinen Kurtulmuş, “Karşı tarafa adayınız kim diye sorduğumuzda ‘Biz adayı söylersek yıpratırsınız’ diyorlar. Cumhurbaşkanı’mız Erdoğan, yıllardır siyasetin içinde yıpranmıyor. 20 yıldır bu ülkenin başında yıpranmıyor da sizin adayınız 20 günde mi yıpranacak, ondan mı çekiniyorsunuz? 20 günde yıpranacak adayı da koymayın. Temel sorun, adayın kim olacağı sorunu değil, temel sorun Türkiye’yi nasıl yönetmeyi düşündüklerine dair bir fikir birliği içinde olmamalarıdır” diye konuştu.

Kurtulmuş, “HDP’nin oyu olmadan yarışa katılmanız bile mümkün değil. HDP’yi gösterirseniz, bu sefer diğerleri rahatsız oluyor. Zorlukları burada. O vakit, “Öyle bir formül bulalım ki HDP görünmesin lakin oylarını bize versin. HDP de haklı olarak diyor ki; kardeşim ben sizi oraya getiriyorum seçiyorum yani hem oy ver hem görünme. Artık ortada bir cümbüş var gidiyor” dedi.

Kurtulmuş, gazetecilerin, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünde, Osmanlı Devleti ile ilgili açıklamalara ait sorulan soruya da şöyle cevap verdi:

* “Söyledikleri kelamların zerre kadar değeri yoktur. Bizim üzere büyük milletlerin hayatı kıssa okunur üzere okunmaz. Bir roman üzeredir. Her kısmında diğer bir şey anlatılır ancak hepsi birbirinin devamıdır. Osmanlı, Selçuklu’nun devamıdır. Selçuklu evvelkilerin devamıdır. Bu milletin devamını, tarihini bu türlü kıssa okur üzere okursanız hiç anlamamış olursunuz.

* Osmanlı’yı Cumhuriyet’ten ayıracak hiçbir şey yoktur. Osmanlı da Cumhuriyet de bizimdir. Anadolu topraklarında yaşayan bütün medeniyetler bizimdir. 24 medeniyete mesken sahipliği yapmış bir ülkeden kelam ediyoruz. Bunların hepsi, ülke tarihimizin kültürümüzün bir kesimidir. Artık Osmanlı’yı düşman üzere görürseniz adama sormazlar mı Mustafa Kemal Atatürk, Osmanlı subayı değil miydi? Yani daima birlikte bu millet, Birinci Dünya Savaşı’na girmiş, kurtuluş uğraşını vermiş, topu, tüfeği değil, kazması, küreği olmayan bir millet, ‘Ya Allah’ demiş, ayağa kalmış.

* Çanakkale’de düşmanların hiçbirini içeri sokmamış, gavura eyvallah etmemiş, daima bir arada ayağa kalkmış ve en sonunda o yıkılmış, dağılmış. Koskoca imparatorluk da taze genç bir Cumhuriyet’i kurmuş. Benim dedem de subaydı. Dedem de bütün savaşlara katılmış gazi bir subaydır. Osmanlı subayıdır. Osmanlı subayı olanların da içinde olduğu, milletin içinde olduğu bir kurtuluş gayreti verilmiş ve sonunda genç Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte inşallah kıyamete kadar devam edecek olan son devletini kurmuştur.

* ‘Bu devlet bizim öteleri başkasının’ demek ‘Bu toprakların bir kesimi benim, öteki kesimi diğerlerine ait’ demek üzeredir. Bu tarihin her sayfası bizim. Her sayfası erdem doludur. Eksikleri, noksanları, yanlışlıkları vardır. Bugün de vardır, yarın da olacaktır fakat bizim üzere esaslı bir milletin tarihini modüllere bölerek ayırmak çok büyük bir talihsizliktir. Bu, milletin tarihinden hiçbir şey anlamamak demektir. Kurtuluş uğraşının içerisinde yer alanları hürmetle, rahmetle anıyoruz. Bu manada genç Türkiye, kıyamete kadar inşallah ebediyen yaşayacaktır. Orta sıra bu türlü arıza fikirler çıkabilir, buna karşın Türkiye, daha ileriye gidecek, daha güçlü olacaktır.” DHA