AktüelGüncelTürkiye

Orhan Pamuk ve Nilüfer Göle’ye soruldu: ‘Yetmez ama evet’ dediğiniz için pişman mısınız?

Paylaş:

Orhan Pamuk ve Nilüfer Göle'ye soruldu: 'Yetmez ama evet' dediğiniz için pişman mısınız?

Fransa’nın başkenti Paris’te College de France’da “Batı karşısında Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye” konulu panele katılan Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk, sosyolog Nilüfer Göle, tarihçi Edhem Eldem, ekonomist Seyfettin Gürsel ve siyaset bilimci Ahmet İnsel’e “2010 yılında Anayasa referandumuna ‘Yetmez ama evet!’ deyip oy vererek, Türkiye’nin bu günlere gelmesine katkı yaptınız. Pişman mısınız?” sorusu geldi.

Gündemi AB-Türkiye ilişkileri olan panelde Orhan Pamuk, “Bu soruya yanıt vermeyeceğim” derken, Nilüfer Göle uzun yanıtında, “Tam bir coşku içindeydik, naif bir şekilde Türkiye’nin batılılaşacağına inandık” dedi. Edhem Eldem, “Bizi “kullanışlı aptallar” olmakla itham ettiler ve batı gözünde bu rejimi meşru kılmakla suçladılar. Ancak biz gerçekten bir şeyleri değiştireceğimize inandık” dedi. Ekonomist Seyfettin Gürsel de “AB’ye girerek, acı çekmeden, hızlı bir şekilde demokratikleşeceğimize inandık. Ama yanıldık” diye konuştu.

VOA’dan Arzu Çakır’ın haberine göre panele New York Columbia Üniversitesi’nden video konferans yöntemiyle katılan Orhan Pamuk, “Ben bu soruyu yanıtlamaktan kaçınıyorum. Çünkü milliyetçi laik çevre ve kurumlar tarafından çok fazla cezalandırıldım ve işkence gördüm. Belki Paris’teki şu vaktin tadını çıkarmalıyım. Diğer soru lütfen” diyerek soruyu yanıtlamadı.

Ancak bir süre sonra aynı soruya yeniden gelen Sosyolog Nilüfer Göle, panele katılan diğer isimleri de göstererek, “Sorularda Anayasa oylamasından söz edildi. Bizim de içinde olduğumuz bu nesil, o dönemde, Türkiye’nin AB üyeliğine inanıyorduk. Büyük bir coşku, mutluluk (öfori) içindeydik. Bazı şeyleri değiştirebileceğimizi düşünüyorduk. Mesela Ermeni soykırımının tanınması, Kürt sorununun çözülmesi tartışılıyordu. İdam cezası kaldırılmıştı. Bu ‘öfori’ döneminde büyük bir dinamik vardı, birbirinden farklı katmanlar, Türk-Kürt işadamları, entelektüeller, dernekler, çok sayıda farklı kesimden gelen insan biraraya gelmişti. İdam cezasının kaldırılması Avrupa’ya yaklaşma yolunda önemli bir adımdı.Bir takım birbiri ardına gelen seri gelişmeler bizi umutlu kılmıştı” dedi.

Göle, uzun süre toplumun bir kesimi tarafından sert eleştirilen ve Lenin’in bir tanımlamasından yola çıkarak, “İslamcı hükümetin yerleşmesine olanak ve meşruiyet sağlayan faydalı aptallar” olarak suçlandıkları o dönemi şöyle anlattı:

“Cesaret ve naiflik içinde, samimiyetle, İslam’ı parlamenter sistem içine alabileceğimize inandık. Türkiye’de laikliğe inanabilirdik, entegre olmuş yaşanan bir ilkeydi laiklik. Kürt sorunu, Ermeni soykırımı gibi ele alması zor konuları konuşmaya başladığımıza inanıyorduk. Peki ne oldu da biz, neden artık Türkiye ve Avrupa arasında aracı durumda değiliz? Neden iki ülke arasında halı serilen o yol yok artık? Bu arabuluculuk bugün kayboldu. Bu bizim isteğimizle olmadı. Kovulduk, sürgün edildik, suçlandık, Neden böyle oldu, neden her şey tersine döndü? Bunu yeterince konuşmadık. Buna hala yanıtım yok.”

Türkiye’de darbe girişiminden sonra “Biz ve onlar ayrımı” yapıldığını ve kendilerinin “onlar” olarak nitelendirildiğini belirten Göle, “Bizim gibi laik çevreden gelen aydınlar, kendi adıma konuşuyorum, Müslümanlar’a yaklaşarak, bu kısır döngüden çıkabileceğimizi; Hrant Dink ile sadece soykırımın tanınması değil, Ermeniler’in hatıralarını anlatabileceğimizi düşündük. Angaje olan bir öfori, coşku içindeydik. Gerçekten inanıyorduk” dedi.

Nilüfer Göle, bu suçlamalar nedeniyle çok zor dönemler yaşadıklarını da sözlerine ekleyerek, “Bugün dağınık durumdayız. Ahmet (İnsel) Türkiye’ye gidemiyor. Kavala’nın cezaevinde olacağını düşünemezdim. Hrant Dink’in öldürüleceğini tahmin dahi edemezdik. Bu nesil o dönem, AB ile birlikte, Türkiye’nin demokratikleşebileceğine inandık. Bir şantaj değil, biz Avrupa’ya gitmenin doğal, normal olduğunu düşünüyorduk, böyle bir soru sormuyorduk. Fakat, bu süreçte, bu üyelik artık kadük. Orhan Pamuk’un da dediği gibi, Avrupalılar’ın sevgisizliğini de fark ettik. İdam cezasının kaldırıldığı dönem örneğin. Yasanın geçmesi önemliydi diye altını çizdiğimde, bu yasanın batıyı memnun etmek içim kozmetik, taklit, sahte bir reform olduğu, Avrupalılar’ı kandırmak için çıkarıldığı söylendi. Bu benim için bir hayal kırıklığıydı. Türkiye’deki her ilerlemeyi, laiklik de dahil, taklit ya da kozmetik olarak değerlendirdiklerini gördüğümde düşünmeye başladım. O noktadan sonra Türkiye ve Avrupa’nın mesafesi açıldı. Şimdi artık bizden bir ideali taşıyan kişiler olarak hiç söz edilmiyor. Artık entelektüellere ne yer ne de ses veriliyor. Tüm entelektüeller tehdit altında” diye konuştu.

Göle’nin ardından söz alan, panelin düzenleyicisi tarih profesörü Edhem Eldem de “Genelde Berlin duvarının yıkılmasıyla beraber, dünyada bir coşku ortamı vardı. AB üyeliği de bizim için coşkulu bir gelişmeydi. Bana göre, Nilüfer’in de söz ettiği problem, bizi ‘kullanışlı aptallar’ diye tanımladıkları söylem. Yani Erdoğan’a Avrupa nezdinde meşruiyet ve görünürlük kazandırmakla suçlandık. Bu söyleme göre, Erdoğan, kuzu postuna bürünmüş kurt idi. Ve onun nihai hedefi toplumun İslamlaştırılmasıydı. Bugün elbette bu yönde birtakım dokunuşlar var ama asıl problem İslam değil, demokratikleşme sorunu, otoriterlik sorunu. Ve bunun kökleri Osmanlı’nın son 10 yılına kadar uzanan bir otoriterlik geleneğine kadar uzanıyor. İslam, Erdoğan’ın kendisini Kemalizm’den uzaklaştırmak için kullandığı bir araçtır” dedi.

Orhan Pamuk da ”Edhem’le aynı fikirdeyim. Sorun İslam değil ama Erdoğan bunu çok başarılı bir biçimde kullandı. Çok başarılı bir politikacı. Güç elde etmek için İslam’ı kullandı. Sorunlarımızın özü İslam değil, otoriterlik. Türkiye’nin komşusu Rusya’da demokrasi çok daha az. Onların İslam gibi bir sorunu var mı? İslam’la hiçbir ilgisi yok demem, ama Erdoğan İslam’ı kullandı, tıpkı Avrupa’daki Hıristiyan Demokratlar ya da muhafazalar partiler gibi. Hatta Erdoğan en başında Avrupa hakkında çok olumluydu çünkü Avrupa müdahalesi olmasaydı Türkiye’de hapse atacaklardı. Ne zaman gücü tamamen ele geçirdi, ve kendisine çeşitli yollardan direniş başladı, Avrupa’dan direniş ya da askeri darbe gibi, Erdoğan demokrasiyi sıkmaya başladı, hatta tamamen bitirdi. Sandık başına gidip oy atmak dışında burada başka demokrasi kalmadı. Neden? Bunu unutmayın. Ben Türkiye’den yeni geldim. Popülaritesi düşüyor. Taksi sürücüleri, herkes konuşuyor kim başa gelecek diye. Yönetici elit, İslami elit kesim sandığa saygı gösterecek mi, izin verecek mi? Eğer seçime saygı gösterirlerse, iktidardan gidiyorlar, ben bundan eminim” diye konuştu.

Bahçeşehir Üniversitesi ekonomistlerinden Prof. Seyfettin Gürsel de “Hepimiz demokrasi mücadelesi için AB’ye girişi destekledik. Elbette kolay yada garanti olmadığını biliyordum. AB’ye girerek, sadece demokrasi, hukuk devleti, bireysel özgürlükler değil, ekonomik açıdan da pek çok sorun çözülecekti. Ermeni soykırımı sorunu, Kürt sorunu, demokrasi sorunu üzerine düşünmeyecektik. Hepsi birden çözülecekti. Halbuki Avrupa’ya demokrasi gökten inmedi, yüzyıllarca demokrasi mücadelesi verdi ama biz bedel ödemeden demokratik bir yönetime kavuşacaktık. Hem de ekonomik açıdan da önemli bir ilerleme olacaktı. Özetle, AB’nin norm, kural ve yasalarını her alanda uygulayarak, Türkiye’yi bedel ödemeden çok ileri bir noktaya taşıyacaktık. Daha realist olmak gerekirdi. Özellikle Euro tek para gibi konularda, daha dikkatli olmak lazımdı. Şimdi bizim hayal kırıklığımız, evet yanıldık, çok basit bir dille, yanıldık, bunu söylemek lazım” diye konuştu.

Pars Alüminyum Tozu

Kullanım alanları

Metalik Pigment olarak; kaplama, boya, mürekkep ve tekstil sektöründe dekoratif amaçlı parlak gümüş rengi için kullanılır

Kimyasal olarak; Alüminyum Tozu kontrollü reaksiyon değerleri için poliofelin, sentetik alkol ve alüminyum-bazlı kimyasalların kimyasal üretiminde tercih edilmektedir, ve plastik ve kozmetik sektöründe kullanılır

Roket Yakıtı olarak. kullanılır

Fotovoltaik kalın film pastası olarak; güneş pillerinin üretiminde elektrik iletkeni olarak kullanılır

Metallurji sektöründe redüktör (indirgen madde), ısı kaynağı ve alaşımlama katkısı olarak kullanılmaktadır. Alüminyum Tozunun ekzotermik özelliğinden dolayı alüminatermik uygulamalarda ve ekzotermik kaynaklarda sıklıkla kullanılır

Refrakter olarak çelik endüstrisinde kullanılır

Yapışkan, Dolgu Macunu ve Kaplama olarak uzay ve askeri uygulamalarda kullanılır.

Patlayıcı olarak maden, havai-fişek ve askeri savunma sektöründe kullanılır

Toz Metallurjisinde çeşitli parçaların üretiminde kullanılır

DMRSÜREN Kimya Ltd Şti                                                        

0216 4421200-0552 3307100

www.kimyadeposu.com

Kurşun oksit,mürdesenk,çinko tozu,alüminyum pastası,spekularit,demir tozu,mangan dioksit,mikronize manganez,mangan tozu,kurşun monoksit,magnezyum oksit,magnezyum sülfat,netyerim.net,claypacks.com,nem alıcılar,aktif kil paketleri,silika jel,kaolin,potasyum silikat,sıvı kükürt,sıvı kaolin,diyatomit,hayvan altlığı,sepiyolit,pars lime sülfür,hadjin yılan kovucu

                                              

Jurnalci.com

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu