‘Rüya’dan ceza alan generalin kararını Yargıtay bozdu

FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe teşebbüsünde Sıkıyönetim Kumandan Yardımcısı olarak ismi listede geçtiği teziyle 7 yıl 6 ay mahpusla cezalandırılan Diyarbakır 16. Zırhlı Tugay Kumandanı Tuğgeneral Savaş Beyribey ile ilgili mahkûmiyet kararını Yargıtay 3. Ceza Dairesi temelden bozdu. Yargıtay sanığın beraat etmesi gerekirken mahkûmiyetine tek kanıt gösterilen bir hayalin örgüt üyeliği üzere ağır bir ceza için kâfi ve inandırıcı kanıt olmadığından kararın yol ve yasaya muhalif olduğuna dikkat çekti.

FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsünde Yurtta Sulh Kurulu tarafından Sıkıyönetim Kumandan Yardımcısı olarak listede ismi geçtiği argümanıyla yargılandığı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından silahlı terör örgütü üyesi olmak hatasından 7.5 yıl mahpusla cezalandırılan 16. Zırhlı Tugay Kumandanı Tuğgeneral Savaş Beyribey ile ilgili mahkûmiyet kararını Yargıtay 3. Ceza Dairesi inceledi. Yargıtay sanığa anayasal nizamı bozmak cürmünden verilen beraat kararının yöntem ve yasaya uygun olup kararda isabetsizlik görülmediğinin altını çizdi. Yargıtay örgüt üyesi olmak hatasından verilen mahkûmiyet karanının ise yöntem ve yasaya alışılmamış olduğuna dikkat çekti.

İZİNLİYKEN ASKERLERE PÜRÜZ OLMAYA ÇALIŞTI

Yargıtay kanıtların incelenmesinde, sanık Savaş Beyribey’in Tuğgeneral rütbesiyle vazife yaptığı 16. Zırhlı Mekanize Piyade Tugay Kumandanı iken 15 Temmuz gecesi Antalya’da yıllık izinde olduğunu, her ne kadar Yurtta Sulh Kurulu tarafından Diyarbakır Sıkıyönetim Kumandan Yardımcısı olarak atama listesinde ismi geçmiş olsa da olay günü birliğindeki askerlere Whatsapp üzerinden “Arkadaşlar kimse buyruk ve komuta dışında harekete muhakkak katılmasın. Benim emrim dışında hareket etmesin Tugay nizamiyesinden hiçbir hareket olmayacak” formunda bildiriler attığına dikkat çekti.

‘DUYUMA DAYALI HAYAL İLE CEZA OLMAZ’

Yargıtay, münhasıran kelamda sıkıyönetim atama listesinde yer almanın tek başına terör örgütü üyeliği için kâfi kanıt oluşturmayacağını, şahidin sanık aleyhine hayal görüldüğü sözlerinin duyuma dayalı olduğunu belirtti. Duyumun kaynağı olarak gösterilen iki generalin de alınan sözlerinde bu duyumları doğrulamadıkları söz edildi.

Yargıtay, Savaş Beyribey’in terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu gösterir biçimde çeşitlilik, süreklilik ve yoğunluk içeren aksiyonlarının tespit edilemediğini, her türlü kuşkudan uzak kesin ve inandırıcı kanıt elde edilemediğinden sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken mahkumiyet kararının tarz ve yasaya alışılmamış olduğu belirtildi.

OY BİRLİĞİYLE BOZMA KARARI

Yargıtay, Anayasal sistemi bozmak cürmünden verilen beraat kararına karşı temyiz müracaatında bulunan Cumhurbaşkanlığı’nın temyiz itirazlarının asıldan reddine, örgüt üyeliğinden verilen mahkûmiyetin ise temelden bozularak mahallî mahkemeye iadesine oy birliğiyle karar verildi.

NE OLMUŞTU?

Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 7 yıl 6 ay mahpusla cezalandırılan Beyribey’le ilgili mahkeme, sanığın Harekât Yıldırım Amiral–1 evrak numaralı ileti formunda Diyarbakır Sıkıyönetim Kumandan Yardımcısı olarak görevlendirildiğine dikkat çekti. Mahkeme sanığın darbe teşebbüsü sırasında faal yahut pasif bir hareketi bulunmadığını, lakin 8. Ana Jet Üssünde Pilot Yüzbaşı olarak vazife yapan şahit Ali Osman Uzun’un Savaş Beyribey’le ilgili itirafları bulunduğunun altını çizdi. Pilot Yüzbaşı, Beyribey’in hastanede tedavi olmak için beklediği sırada vazifeli bir hemşirenin gördüğü düşünü kendisine anlattığını kaydetti.

‘DARBECİLERİN TUTUKLANMASI PEYGAMBERE EZİYET’

Hemşirenin, “Peygamber efendimizin hayalinde darbeye teşebbüs teşebbüsünde bulunulması nedeniyle tutuklananların vekilinin kendisi olduğunu, bu bireylere yapılan eziyetin peygambere yapılmış kabul edileceğini ve bu bireylerin çok yakında bu eziyetten kurtulacakları” formunda düşünü Savaş Beyribey’e anlattığını tabir etti.

Pilot Yüzbaşı, Beyribey’in de bu rüyayı tıpkı koğuşta tutuklu bulunan 2. Taktik Hava Kuvvetleri Komutanlığı Hava Harekât Merkez Amiri Kurmay Albay Bülent Gürdoğan ile Hava Kuvvetleri Komutanlığı Genel Sekreter Yardımcısı Ali Durmuş’a anlattığını, Ali Durmuş’un bu rüyayı koğuşta, Gürdoğan’ın ise başka tutuklu FETÖ’cülerin duyacağı biçimde koğuşun havalandırmasında yüksek sesle anlattığına şahit olduğunu kaydetti.

‘RÜYA İLE ÖRGÜTÜN DAĞILMASINI ÖNLEDİ’ SUÇLAMASI

Gerekçeli kararda, Pilot Yüzbaşı Ali Osman Uzun’un, Savaş Beyribey’in hastanedeki hemşirenin anlattığı rüyayı cezaevinde koğuştaki öteki tutukluların içinde anlatmasıyla ilgili Beyribey’e iftira atması için rastgele bir neden bulunmadığı savunuldu. Her ne kadar sıkıyönetim listesinde yer almak tek başına örgüt üyeliği için kâfi kanıt oluşturmamış olsa da, sanığın tutukluluk sürecinde FETÖ yapılanmasının çözülmesinin önlenmesine yönelik hayal üzere birtakım anlatımlarla öteki FETÖ’cülerin itirafçı olmalarına pürüz olmaya çalışmakla silahlı terör örgütü üyeliği kabahatini işlediğine vurgu yapmıştı.