Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat sarsıntılarında Bağlar İlçesi 5 Nisan Mahallesi’nde yıkılan 11 katlı “Yoldaş apartmanı”yla ilgili yürütülen soruşturma tamamlandı. 60 şahsa mezar olan binayla ilgili İzmir 9 Eylül Üniversitesi’nden alınan uzman raporunda kusurlu görülen müteahhit Sadullah Yoldaş hakkında iddianame hazırlanarak Ağır Ceza Mahkemesi’ne dava açıldı.
HAYALET APARTMAN: İSMİ VAR, DOKÜMAN VE KAYIT YOK
İddianamede, binanın doğalgaz projesinin dahi onaysız olduğu, 1/1000 imar uygulama planı olmayan, inşaat basamağında plansız bir süreç izlendiği söz edildi. Zelzele sonrası Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı’na yazı yazılarak binanın inşaat kademesine dair arşiv kayıtlarının istendiği, lakin gelen karşılıkta Yoldaş apartmanı ile ilgili arşivde hiçbir bilgi, doküman ve kayıt olmadığı bildirildi.
Bağlar Belediyesi de savcılığa verdiği karşılıkta, binanın ruhsat ve eklerinin bulunmadığı üzere mimari ve statik projesinin olmadığı, rastgele bir kontrol ve incelemeye tabi olmadığı söz edildi. Bina altındaki dükkânlarda işyeri açma ruhsatı bulunmadığı, dükkânların kurulumunda rastgele kolon ve kiriş kesiti ile tadilat değişikliği yapıldığına dair müracaat kaydı olmadığı kaydedildi. Belediyenin karşılık yazısında DASK sigortası başta olmak üzere binaya dair hiçbir kayıt arşivlerde olmadığı belirtildi.
TÜBİTAK RAPORU: TABANDA KUM, ÇAKIL VE ÇOK ÇATLAK VAR
İddianamede 9 Eylül Üniversitesi’nden aldırılan eksper raporundaki tespitlere de yer verildi. Buna nazaran, bina tabanında yapılan incelemede donatı filizlerinin yerinde olduğu ve kolon kesildiğine dair bir bulguya rastlanılmadığı vurgulandı. Binanın taşıyıcı kolon ve kirişlerinin mevzuata muhalif, standartlar dışında inşa edildiği belirlendi. Apartmanın heyeti olduğu tabanın de TÜBİTAK yer bilimleri araştırma grubunca incelendiği, hazırlanan raporda tabanda çok sıkı kum, çakıl, sert kil katmanları ve birbirinden ayrışmış çok çatlaklı zayıf kayalar tespit edildiğine dikkat çekildi.
BETON STANDARTI 1975 ZELZELE YÖNETMELİĞİNE BİLE UYMUYOR
Enkazdan alınan beton karot numunelerinin test edildiği, 1975 yılındaki sarsıntı yönetmeliğinde tanımlanan en düşük beton sınıfı olan C-14 standardını dahi sağlamadığı, kullanılan betonun incelenmesinde standartların altında kaldığı belirtildi. Betonda ağır kum, çakıl ve çimento hamurundaki yetersiz aderans nedeniyle betonun dayanım direncinin düşük olduğu vurgulandı. Bu yetersizliklerden kaynaklı olarak sarsıntı anında betonun donatı ile birlikte çalışmasının engellendiği, enkazdaki betonlarda bilhassa iri taş ve çakıl tanelerinin yuvalarından çarçabuk söküldüğü bilgisine yer verildi.
“BEN DE O BİNADA OTURUYORDUM ÇOK SAĞLAM YAPTIM”
İddianamede, müteahhitin tabirine de yer verildi. Sadullah Yoldaş, binayı 1993 yılında inşa ettiğini belirterek, “Ben de 7 yıl öncesine kadar bu binada oturuyordum. Binada kendim de yaşayacağım için o günün şartlarına nazaran 145 ton demir, tonlarca çimento kullandım. O devrin kurallarına nazaran binayı pek sağlam yaptığımı düşünüyorum. Vicdanen de çok rahatım. Fakat ölümlerden ötürü çok üzgünüm. Bina idaresi 3500 TL karşılığında eski kapıcı dairesini işyerine kiraya vermişler. Son 5 yıldır Yoldaş apartmanının önünden bile geçmedim. Binanın yıkılmasında bir kusurum yoktur” dedi.
DENETİMSİZ, YETERSİZ VE UYGULAMA YANILGILARIYLA DOLU
İddianamede binaya ilişkin statik-betonarme proje, hesap raporu ve uygulama çizim paftaları bulunmadığı belirtildi. Binanın ruhsatsız, projesiz ve kaçak olarak inşa edildiğine işaret edilen iddianamede, gereç yetersizliği, uygulama ve personellik yanılgıları, binanın kontrolsüz yapıldığı için yıkıldığı sonucuna varıldığı kaydedildi. Rapordan da anlaşıldığı üzere, tüm bu etkenlerden binanın müteahhidi Sadullah Yoldaş’ın sorumlu olduğu bildirildi.
SONUCU ÖNGÖRMESİNE KARŞIN BİNAYI ÇÜRÜK YAPTI
Savcılık iddianamenin sonuç kısmında, yıkım sonrası havadan ve karadan çekilen fotoğraf ve imgeler ile resmi kurumlarla yapılan yazışmalar, alınan uzman raporları ile evrakın bir bütün olarak incelenmesinde müteahhit Sadullah Yoldaş’ın bina yapmaya elverişsiz materyaller kullanarak projesiz, ruhsatsız ve kontrolsüz bina inşa ederek her ne kadar bu sonucun gerçekleşmesini istememiş olsa da, sonucu öngörmüş olmasına karşın çürük bina inşa ederek 60 kişinin mevti, 9 kişinin de yaralanmasına neden olduğu için 15 yıl mahpusla cezalandırılmasını istedi.
