Ekonomi

TÜSİAD’dan Asgari Ücret Mesajı: Ortalama Ücret İle Asgari Ücret Arasındaki Makas Giderek Kapanıyor

Paylaş:

Sheraton Oteli’nde gerçekleştirilen toplantının açılış konuşmalarını TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan ve TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan yaptı.

Konuşmaların ardından Türkiye’nin farklı illerinde gerçekleştirilen çalıştaylar kapsamında “Cumhuriyet ve Demokrasi’, “Küresel Dönüşüm ve Ulusal Strateji’, “Refah ve Bölüşüm” ile “Çevre ve Kalkınma” konularının yer aldığı “Cumhuriyetin İkinci Yüzyılına Girerken” ana temalı panel düzenlendi.

Çalıştay dizisi projesinin eş koordinatörlüğünü Bekir Ağırdır ve Prof. Dr. Ali Yaycıoğlu, proje kapsamında “Cumhuriyet ve Demokrasi” çalıştaylarının eş moderatörlüğünü Prof. Dr. Ali Yaycıoğlu ve Prof. Dr. Murat Somer, “Küresel Dönüşüm ve Ulusal Strateji” çalıştaylarının eş moderatörlüğünü Prof. Dr. Evren Balta ve Barçın Yinanç, “Refah ve Bölüşüm” çalıştaylarının eş moderatörlüğünü Prof. Dr. Ceyhun Elgin ve Prof. Dr. Burça Kızılırmak, “Çevre ve Kalkınma” çalıştaylarının eş moderatörlüğünü Prof. Dr. Erinç Yeldan ve Dr. Ümit Şahin gerçekleştirdi.

‘EKSİKLERİMİZİ TESPİT ETMEYE İHTİYACIMIZ VAR’

Toplantıda konuşan TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan, “Zor bir yılı daha geride bırakıyoruz. Bu seneye hepimizi derin bir acıya gark eden depremlerle başlamıştık. Seneyi bitirirken bu kez de İsrail’in Filistin halkına dönük insanlık dışı saldırıları hepimizin içini yaktı. Oysa bu sene Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı. Yaşadığımız üzüntüler coşku ve neşeyle kutlamayı umduğumuz yüzüncü yılda hepimizi ister istemez buruklaştırdı. 2’nci yüzyılımıza girerken, ilk 100 yılının kazanımlarını değerlendirmeye, eksikliklerimizi tespit etmeye, toplumumuzda kabul gören ve görmeyen ekonomik, sosyal ve siyasi yapıların bilançosunu çıkartmaya ihtiyacımız var. 2’nci yüzyılımızın politikalarına bu değerlendirmeler ışık tutmalı. Eksik bırakılan, tam gerçekleştirilemeyen, başka türlü olsa daha iyi olacak uygulamaları da açık yüreklilikle ortaya koymalıyız. Çünkü cumhuriyetimiz rüştünü ispatladı. Son yüz yıla baktığımızda, özellikle yakın coğrafyamızda, devletler yıkılırken, biçim değiştirirken, yerine yenileri kurulurken bizim cumhuriyetimiz dimdik ayakta durdu. Bu da cumhuriyetimizin kuruluşunun ne kadar sağlam temeller üzerine oturduğunu gösteriyor. Gurur duymalıyız. Şimdi vazifemiz, korkmadan, sağlam zeminler üzerine kurulmuş olan bu yapıyı tahkim etmek” dedi.

‘HEDEFİMİZ İNSANLARIMIZIN REFAH İÇİNDE YAŞAMASI OLMALI’

Özilhan, ekonominin temel önceliğinin ne pahasına olursa olsun yüksek büyüme sağlamak olmaması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:

“Hedefimiz insanlarımızın mutluluğu, özgürlüğü, refah içinde, özgüveni yüksek biçimde yaşaması olmalı. Bu ise kısa vadeli ekonomik kazanımlara değil uzun vadeli olarak bilimde, teknolojide, kültürde, sanatta ve sporda ilerlemeye, sürdürülebilirliğe, kapsayıcılığa, iyi yaşam koşulları sağlayacak istihdam olanaklarını geliştirmeye bağlı. Bu yolda nasıl ilerleyeceğimizi konuşurken günümüzün gelişmiş ve demokratik toplumlarının tecrübelerinden yararlanmakta fayda var. Güçlü bir piyasa ekonomisinin temel özelliği güçlü bir kurumsal yapı ve sağlam bir hukuk sistemidir. Modern bir hukuk devletinde herkesin can ve mal güvenliği garanti altındadır. Sözleşmeler hukuk sistemi içinde uygulanır. Yargılama adildir; herkes adalet önünde eşittir. Yasalar açık ve nettir; herkese eşit uygulanır. Mahkeme kararlarında çelişki olmaz ve herkes için bağlayıcıdır. Uluslararası normlara ve sözleşmelere riayet edilir. Mevzuat değişikliğinde en iyi uygulamalara bakılır; ilgili tarafların görüşü alınır, etki analizi yapılır. Güçlü piyasa ekonomilerinde yönetim sisteminde ve kararlarda öngörülebilirlik esastır. Şeffaflık ve hesap verebilirlik güvence altındadır. Güçler ayrılığı ve denge ve denetleme mekanizmaları etkin çalışır. Çoğunlukçulara değil çoğulculuğa önem verilir. Düzenleyici kurumlar özerktir. Atamalarda sadece liyakat etkili olur. Böyle bir ortamda girişimler ekonomik kararlarını alırken geleceğe güven içinde bakarlar. Güçlü piyasa ekonomilerinde ekonomik kararlarda kliantalizme yer olmaz, sadece ekonomik değişkenlere göre karar alınır. Bu koşulların sağlanamadığı durumda ülkenin risk primi yükselir; yatırımların maliyeti artar, yolsuzluklar ve haksız uygulamalar yaygınlaşır. Modern bir hukuk devletinin tüm kurum ve kurallarıyla etkin işlemediği bir ülkeye yabancı yatırımcılar ilgi duymaz. Yabancı yatırımlar doğrudan sermaye yatırımları yerine sıcak para biçimini alır.”

‘BİR DENGELENME SÜRECİNİN BAŞLADIĞI DİKKATİ ÇEKİYOR’

Özilhan, bugün hedeflere ulaşmak konusunda 6 ay önceye oranla daha umutlu bir noktada olduklarını kaydederek, “Yeni ekonomi yönetimiyle birlikte piyasaların ekonomi politikalarına güveninin yükseldiği bir döneme girdik. Ekonomi politikalarında son 10 yılda öngörülebilirliğin azaldığı ve oynaklığın yüksek olduğu bir dönemin ardından mayıs ayından bu yana, geleneksel politikalara dönüldü. Teoride ve uygulamada performansını iyi değerlendirebildiğimiz bu politikalar yatırımcılar için yatırım ufkunun uzamasını sağlıyor. Seçimlerin öncesinde 900 baz puana dayanmış olan Ülke Risk Priminin 350 baz puana kadar gerilemesi uzun vadeli yatırımların finansman imkanlarını genişletiyor. Ekonomimizdeki bu gelişmeler geçen hafta açıklanmış olan büyüme verileri ışığında daha da dikkat çekiyor. Yüksek enflasyon geçmiş dönemde büyümenin yapısını bozmuştu. Ekonomimiz, ihracat ve yatırıma değil yüksek tüketime dayalı bir patikaya oturmuştu. Şimdi bir dengelenme sürecinin başladığı dikkati çekiyor. Aşırı tüketime dayanan bir büyüme modelinin sürdürülebilir olmadığını hepimiz biliyoruz. Bu nedenle geçmiş dönemin ekonomik sorunlarının arkasındaki neden olan enflasyonla mücadelede mutlaka başarılı olmamız gerekiyor. Merkez Bankamızın para politikasında sıkılaşma yönünde doğru adımlar atmaya başlaması enflasyon sorununun çözüleceğine duyduğumuz umudu pekiştiriyor. Kademeli şekilde ilerleyen bu süreçle birlikte önümüzdeki yıl fiyat istikrarının sağlanmasında önemli bir aşamaya geleceğimizi umuyoruz” dedi.

‘ÇÖZÜLEMEMİŞ SORUNLARIMIZIN ÜSTÜNE GİDECEĞİZ’

İçinden geçilen dönemin “çoklu krizler çağı” olduğunu söyleyen Özilhan, ivmesi hızlanan teknolojik dönüşüme, küresel ısınmaya, ekolojik krize, dünyada yaşanan güç mücadelelerine ve toplumsal gerilimler gibi sorunlara dikkati çekti. Özilhan, şöyle devam etti:

“Teknolojinin gelişmesiyle birlikte ortaya çıkan yeni becerilere sahip eleman ihtiyacı, zaten halihazırda sıkıntı yaşanan nitelikli eleman sorununu daha da ağırlaştıracak. Uzunca bir süredir binbir emekle okutup yetiştirdiğimiz nitelikli insan gücümüzü daha cazip ekonomik fırsatlar, sosyal haklar ve yüksek yaşam standartları sunan gelişmiş ülkelere kaybetmeye başlamıştık. Nitelikli insan gücünde görülen sıkıntı son zamanlarda insan kaynaklarının tümüne yayıldı. Geniş işsizlik oranı diyebileceğimiz atıl işgücü oranı yüzde 22’ler bandında dolaşıyor. Ortalama ücret ile asgari ücret arasındaki makas giderek kapanıyor. Üniversite eğitiminde nitelik düşüşü ile birlikte üniversite ile lise mezunları arasındaki ücret makası daralıyor. Yani üniversite eğitiminin getirisi düşüyor. Bir tarafta çalışkan ve başarılı gençlerimizin emeği var, diğer tarafta yasa dışı yollara sapanların gözler önüne serilen yaşantıları. Hep tekrar ettiğim gibi üretmeden olmuyor. Her işin başı üretim ve adil rekabet. Ekonomi kayıtlı ve kural bazlı olmalı. Rekabet ortamı düzgün çalışmalı. Yolsuzluk ve kara parayla etkin biçimde mücadele edilmeli.”

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu