GüncelGündem

Vakanüvis yazdı! Musul’u alacaktık, darbeci Evren mani oldu

Paylaş:
Özel Haber

Musul’u alacaktık, darbeci Evren mani oldu

Vakanüvis

Kerkük Özerk Bölgesi’nde tansiyon yüksek. Son günlerde Türkmen, Arap ve Kürt aşiretleri arasında yaşanan gerilim, sokağa çıkma yasağına yol açtı. Dün de Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin üzerinde “Kerkük Kürdistan’dır” yazılı bir posta pulunu piyasaya sürmesi krizde yeni bir aşama oldu. Musul ve Kerkük coğrafyasındaki her kıpırdanmada olduğu gibi son hareketlenmede de Türkiye’nin geçmişten bugüne bölgeyle olan alakası akıllara geldi…

Kerkük ve Musul’un mazisi…

Kerkük, Kuzey Irak’ta, başkent Bağdat’ın yaklaşık 250 kilometre kuzeyinde, Kürdistan’daki Zagros Dağları’nın eteklerinde yer alıyor. Kent, Hasa Nehri kıyısında, 5000 yılı aşkın arkeolojik kalıntıların bulunduğu bir bölgede kurulu. Şehir, antik çağlardan beri tarihi ve etnik açıdan çok karışık bir merkez. İlk yerleşimcileri Hurriler, Mitanniler ve Aramiler olan Kerkük’te bugün de Müslüman Kürt, Arap ve Türkmenler ile az sayıdaki Süryani topluluğu yaşıyor. Osmanlı döneminde şehir merkezi çoğunluğunu Türkler oluşturuyordu, Kürtler ise taşranın çoğunluğunu meydana getiriyordu.

Musul ise El Cezire bölgesinde, Dicle Nehri kıyısında, eski Ninova şehrinin batısında kurulmuş bir yerleşim yeri. Antik çağdan sonra Hıristiyanlığın önemli bir merkezi haline gelen Musul, Halife Ömer zamanında ise İslam idaresine girmişti. O tarihten sonra Musul, bugüne kadar devlet ve topluluklar değişse de Müslüman çoğunluğun yaşadığı bir belde oldu.

1926 Haziranına kadar Musul ve Kerkük bizimdi

Sözkonusu coğrafya Misak-ı Millî kavramının ortaya çıkışından itibaren Türkiye’nin gündeminde sıklıkla yer almıştı. Bu iki şehir, 1926 yılına kadar – ihtilaflı olmakla birlikte – Misak-ı Millî kapsamındaydı. Türkiye, uluslararası her platformda Musul’un tarihi olarak daima Osmanlı toprağı kaldığını ve Birinci Dünya Savaşı sonunda da bu durumun değişmediğini, vilayetin nüfusunun üçte ikisinin Müslüman Türk ve Kürtlerden oluştuğunu, bu durumda tarihi, askeri ve etnik gerekçelere göre Musul’un Türkiye sınırları içinde olması gerektiğini savunuyordu.

Hâttâ, 29 Ekim 1923’ten sonra hazırlanan haritalarda Musul vilayeti millî sınırlar içerisinde gösterilmişti. Yine, 1924 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yılbaşı hatırası olarak hazırlanan haritada da Musul vilayeti Türkiye hudutları arasında yer alıyordu. Ancak İngilizlerin yoğun temaslarıyla / baskılarıyla Ankara’da bu konu üzerinde yapılan görüşmelerin sonucunda 5 Haziran 1926 tarihinde Ankara Antlaşması imzalandı, 7 Haziran’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen anlaşmayla Musul ve Kerkük vilayetlerinin Irak’a verilmesi karara bağlandı.

Petrol gelirinden pay alıyorduk

Türkiye’nin Musul’u kaybetmesinin zararını azaltmak için bölgede üretilen petrolden pay alma gündeme gelmişti. Bununla ilgili iki belge hazırlanmıştı. Birinci belge, 14 Mart 1925 tarihinde Türk Petrol Şirketi ile Irak hükümeti arasında imzalanan imtiyaz anlaşmasıydı. Diğeri ise İngiltere ve Irak’la imzaladığımız 5 Haziran 1926 tarihli Ankara Anlaşması’ydı. Bu anlaşmalara göre Türkiye 25 yıl süreyle Irak’ın petrol gelirinden yıllık yüzde 10 oranında bir pay alacaktı. Ne var ki Türkiye’ye hem daha kısa süreyle hem de ödenmesi gereken miktarın çok daha altında ödeme yapıldı. Öncelikle ödeme 1926’da değil 1931’de başlamıştı. Yine ödemenin 25 yıl sürmesi hükme bağlanmasına rağmen tediyeler 1950 yılında sona ermişti. İddialara göre Türkiye bu süre içerisinde sadece 3,5 milyon sterlinlik bir ödeme almıştı.

Merhum Özal’ın Musul ve Kerkük planı

Türk yetkililer 1960’lı ve 70’li yıllarda konuyu pek gündeme getirmemişti. Ancak 1980’li yılların ikinci yarısında iktidara ANAP’ın gelmesiyle birlikte Musul ve Kerkük yeniden sıcak gündem maddesi olacaktı. Anavatan Partisi Genel Başkanı ve Başbakan merhum Turgut Özal, bu iki kentin, özellikle de Musul’un Türkiye’nin elinden haksız bir şekilde alındığı, dolayısıyla bu tarihî hatanın düzeltilmesi gerektiği görüşündeydi.

Genelkurmay Başkanı Özal’ı durdurabilmek için istifa etti

Özal, kapalı devre toplantılarda konuyu sık sık gündeme getiriyordu. ANAP’ın eski Sakarya Milletvekili Yalçın Koçak, yıllar önce verdiği bir beyanatta, Özal’ın Körfez Savaşı sırasında Musul’a girmeyi istediğini belirterek, “Özal çıkmamak üzere girmek istedi Musul’a ama Kenan Evren ve NATO’cu askeri grup buna karşı çıkarak engelledi. Hâttâ Genelkurmay Başkanı Necip Torumtay Özal’ın Musul’a girme kararlığını görünce istifa etti.” ifadelerini kullanmıştı. Koçak, 1992 yılında Turgut Özal’ın direktifiyle Ankara’da Kent Otel’de Irak’taki aşiretlerin temsilcileriyle Musul gündemli bir toplantı düzenlemişti. 12 Eylül darbesini yapan Kenan Evren de 1998’te verdiği bir mülakâtta, “Özal, 1991 yılbaşında ziyaretime geldi. O zaman Cumhurbaşkanı değildim. Bana, ‘Musul’a girsek nasıl olur?’ dedi. Ben de ‘Sakın ha!’ dedim, Özal’ı durdurdum” demişti.

Türkeş’ten Musul’u alalım mektubu

Musul’un alınmasını isteyen bir mektup gönderen Alparslan Türkeş dışında dönemin siyasi liderlerinin Özal’ın karşısında olduğu görüşünü savunan Koçak, Süleyman Demirel’in bunların başında geldiğini belirterek şunları anlatmıştı: “Demirel’in sağ kolu olan Necmettin Cevheri Özal’a geldi. Demirel’in ‘Özal Musul’a mehter marşıyla girerse bir daha onu iktidardan indiremeyiz’ dediğini ve bu yüzden destek vermediğini söyledi. Musul millî bir meseledir ama o dönem iç politika malzemesi yapıldı.”

Turgut Özal’ın oğlu Ahmet Özal da babasının Musul ve Kerkük planını doğrulamıştı. Ahmet Özal birkaç yıl önceki bir röportajında, Körfez krizi sırasında yaşananları şöyle anlatmıştı: “Rahmetli babam, 1991 Körfez krizinde Musul ve Kerkük ile ilgili zamanın Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necip Torumtay’a TSK’nın Musul ve Kerkük konusunda bir senaryosu olup olmadığını sordu. Bu soru üzerine Torumtay istifa etti. O dönemde ABD de bu girişime karşı değildi. Ancak TBMM babama destek vermedi. O gece babam bize, ‘Körfez savaşı sonrası masada oturabilmemiz için bir tabur göndermemiz lazım yoksa bizi sonra masaya oturtmazlar. Türkiye yapılan bu hatanın bedelini 20-25 sene sonra çok ağır öder’ demişti. Öyle de oldu.”

Baba Bush: “Kıbrıs’tan çıktınız mı sanki? Musul’da kalırsınız”

Turgut Özal’ın kardeşi merhum Korkut Özal da ağabeyinin ABD ile gizli bir anlaşma yaptığını, bu anlaşma uyarınca Türkiye’nin Musul ve Kerkük’ü alacağını, ancak muhalefetin tutumundan dolayı anlaşmanın hayata geçirilemediğini aktarmıştı. Dönemin Başbakanı merhum Yıldırım Akbulut ise yıllar sonra bazı eski ANAP’lı milletvekilleriyle sohbetinde, Musul’la ilgili olarak Özal ile Bush arasında şu diyaloğun yaşandığını anlatmıştı:

Bush: Sayın Özal, Musul ve Kerkük’e girin.

Özal: Sayın Bush, bugün “gir” diyorsunuz. Yarın da “çık” dersiniz.

Bush: Kim girdiği yerden çıktı ki siz de çıkacaksınız! Kıbrıs’a girdikten sonra çıktınız mı sanki? Musul’da da kalırsınız.

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu