Gündem

‘Yarın ya kahraman olacağız ya vatan haini’

Paylaş:

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Marmaris’teki ayrıldığı otele operasyon düzenleyen üst rütbeli bazı askerlerin aralarında, “Yarın ya kahraman olacağız ya vatan haini” diye konuştukları ortaya çıktı. Kara Pilot Yarbay Akgül, ” Alay Komutanının ‘Bugün tarihe tanıklık ediyorsunuz’ sözleri, önemli bir operasyona katılacağımızı ortaya koydu. Aramızda terörist ele başlarından birinin ‘paketleneceği’ konuşuldu. Bu sözleri anlamaya çalışırken alandaki subaylardan biri, ‘Yarın ya kahraman olacağız, ya da vatan haini’ dedi.

AA

Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe  girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kaldığı otele operasyona  gitmek için Çiğli 2. Ana Jet Üssü’nde hazırlık yapan bazı subayların aralarındaki  konuşmada, “Yarın ya kahraman olacağız ya da vatan haini” diye konuştukları  ortaya çıktı. Kara Pilot Yarbay Bahattin Akgül, bu sözler üzerine durumdan  şüphelendiğini ve helikopterini bozduğunu, havalanmayınca operasyonun  gecikmesini, ekibin eksik kalmasını sağladığını söyledi. Darbe girişimi gecesi, “terör örgütü elebaşılarından birine yönelik  operasyon” için hazırlık talimatı alan, Marmaris’e gidileceğini anlayınca  helikopterini bozarak havalanmasını engelleyen Kara Pilot Yarbay Bahattin Akgül,  o gece yaşananları  anlattı. Akgül, Gaziemir’deki Kara Havacılık Okulunda sabah başladığı mesaide  günlük uçuşların ardından bağlı bulundukları alayın komutanı Kara Pilot Albay  Murat Dağlı’nın 22.00’de yeni bir görev için hazır olmaları talimatını verdiğini  belirtti. Akgül, görevin gizli olması nedeniyle bir bilgi edinemediklerini ve  tatbikat ya da göreve yeni başlayan alay komutanının testine tabi olacakları  düşüncesiyle birlikte beklediklerini söyledi. Talimatın 21.45’te gelmesinin ardından helikopterin başına geçtiğini  ifade eden Akgül, helikopterde kontrolleri yaparken Albay Murat Dağlı’ya görevin  içeriğini yeniden sorduğunu fakat bir cevap alamadığını, bunun üzerine yazılı  emirle de kendilerine verilen şekilde 3 helikopter lider Albay Dağlı’yı takip  ederek, belli bir frekans üzerinden haberleşme ve kapalı radarla Çiğli 2. Ana Jet  Üssü’ne indiklerini aktardı.

‘YA VATAN HAİNİ YA KAHRAMAN OLACAĞIZ’

Akgül, Çiğli’de Alay Komutanı Dağlı ile eski alay komutanı Albay Zeki  Göçmen’in, İstanbul’dan gelecek bir ekibin kendilerine katılacağını, yapılacak  görev hakkında ayrıntılar aktaracağını bildirerek, bazı bilgiler verdiğini  söyledi. Akgül, şöyle dedi: “İstanbul’dan gelen helikopterin içerisindeki kişilerin durumdan  haberdar olduğunu söyleyen alay komutanının ‘Bugün tarihe tanıklık ediyorsunuz’  sözleri, önemli bir operasyona katılacağımızı ortaya koydu. Aramızda terörist ele  başlarından birinin ‘paketleneceği’ konuşuldu. Bu sözleri anlamaya çalışırken  alandaki subaylardan biri, ‘Yarın ya kahraman olacağız, ya da vatan haini’ dedi.  Bildiğimizden farklı şeylerin döndüğünü fark ettim. Bir süre sonra boğazda  köprüde askerlerin olduğu, Ankara’da F16 ve Skorsky uçtuğunu öğrendik. Bunun bir  kalkışma olabileceğini anladım.”

Akgül, Bu sırada kendilerinden Ege Ordu’ya uçmalarının istendiğini,  baş başa kaldıkları yardımcı pilotu Yüzbaşı Hacı İbrahim Çalışkan’ın da  gelişmeler karşısında şaşkınlık yaşadığını dile getirdi. Akgül, kaynayan bir  kazanın içerisine düştüklerinin farkına vardıklarını belirterek, şöyle devam  etti: “İlk anda kimseden emin olamıyor insan, yani olay öyle bir sinsice  hazırlanmış ki, bir şeyden haberimiz yok. İkinci pilotun sözleri ve yüz  ifadesinden onlardan olmadığını anladım ve ‘Bu görevi yapmayacağız, sağ motoru  yakacağız, limit dışı çalıştırarak bu görevi yapmayacağız’ dedim. ‘Komutanım ne  emredersiniz arkanızdayım’ karşılığı vermesi üzerine cesaret aldım. Helikopterin  motorunu limit dışına çıkardık, maksat helikopteri teknik olarak gidemez imajını  oluşturarak ve göreve gitmemekti. Bunu 2-3 kere yaptık, gaz verdik. Teknisyen,  egzozdan duman ve alev attığını söyledi, sağ motoru stop ettim. Bunun üzerine Ege  Ordu’ya başka bir helikopter gitti, o da boş döndü. Ardından alana silahlı timler  geldi.”

 ‘TİMLERE HELİKOPTERİN UÇAMAYACAĞINI SÖYLEDİM’

Akgül, Marmaris’e uçmak için yanına gelen silahlı time helikopterlerin  bozuk olduğundan uçamayacağını anlattığını, bunun üzerine diğer helikopterlere  binen timlerin de indiğini ve helikopter sayısının azalması nedeniyle yük  planlaması yapamaya başladıklarını, bu sayede uzun süre pistte kaldıklarını,  havalanamadıklarını aktardı.  Bu sırada bir helikopterin daha stop ettiğini söyleyen Akgül,  helikopterin teknisyeninin yanına gelerek, “2. pilotunun uçmak istemediğini için  motoru stop ettirdiğini, alay komutanının o pilotun yerine sizin geçmenizi  emrediyor” dediğini belirterek, bunun üzerine “Ben de uçmuyorum” yanıtını vererek  teknisyeni gönderdiğini söyledi. Kendi helikopterlerini devre dışı bırakmanın yanında başka bir  helikopterin daha havalanmasına engellemeye çalıştığını ifade eden  Akgül,  şunları belirtti: “Yani kapağı açmadan, kimsenin gözüne batmadan bir sigortayı kırabilir  miyim diye denedim, ama 1’inci pilot ve alay komutanı helikoptere çok yakındı bu  yüzden başaramadım. Bir iki sigortayı kırabilseydim belki bir helikopter daha  kullanılmaz duruma getirebilirdik. Tabii onların planların bilmiyoruz ama kötü  bir şeyler planladıklarını anladık. Daha sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın o bölgede  olduğunu öğrendik, biz elimizden geleni yapmaya çalıştık, hareketlerini  kısıtladık ve geciktirdik. Hainler erken gidebilselerdi Allah muhafaza belki çok  daha kötü şeyler olabilirdi, çok şükür öyle bir şey olmadı.Bu gelişmelerin ardından hemen helikoptere bindik ve süratle alayımıza  geri döndük. İner inmez, Başbakanlıktan güvenilir bir temas noktasını telefonla  arayıp havalanan ekibin telsiz frekanslarını, Marmaris ile Dalaman’a  gideceklerini, kaç helikopter ve içerisindekiler hakkında bilgi verdik. Ayrıca,  Bodrum Imsık Meydanı’nda görev yapan devre arkadaşı Yarbay Fethi Şahbaz’ı  arayarak, gelen helikopterlere asla yakıt ikmali yapmamalarını, tankerlerin  tekerleklerini patlatmasını, bataryaların kablolarını sökmesi uyarısında  bulundum. Yine olaylardan haberdar olmayan, emirle hareket eden arkadaşlarımı  arayarak onlardan bir şekilde ayrılmalarını istedim. Skorsky hariç diğerlerine  ulaşabildim, arkadaşlarım aracalığıyla diğer pilotlara uçmaya devam etmeleri  halinde F16’lar tarafından düşürüleceklerini söylettim.”

  ‘BU HAİNLERLE ÇALIŞMIŞ OLMAM ÜZÜCÜ’

Yürütülen soruşturmalar kapsamında ekibiyle gözaltına alındığını, önce  tutuklandığını ardından durumun ortaya çıkmasıyla serbest bırakıldığını  hatırlatan Akgül, “Bu insanlarla ilk başta aynı kefeye konulmak tarifi imkansız  üzücü bir durum, çok şükür olaylar yavaş yavaş açığa çıkıyor. Devletimiz büyük  bir devlettir, bu konuda yapılması gereken şeyleri en iyi şekilde yapacağına  inanıyorum. Ben ve uçuş ekibim olay anlaşıldıktan sonra, diğer uçuş ekibi de  serbest bırakıldı. Hainlerin ceza almasını istiyoruz, onlar bu işin cezasını  çekmeliler devletimize bu konuda güveniyoruz, millete bu devlete silah  doğrultmanın cezasını çekmeliler bu konuda içimizde hiç bir şüphe yok.”  değerlendirmesinde bulundu.Akgül, 1987 yılında askeri liseye girdiğini, o tarihten itibaren  askerlik mesleğini onurla yürüttüğünü, vatan hainleriyle görev yapmış olmaktan  büyük üzüntü duyduğunu vurguladı.  Tutuklu oldukları dönem içerisinde TSK ihraç edilen personel  listesinde kendilerinin de bulunduğunu, olayların aydınlanmasından sonra serbest  kaldıklarını fakat ihraç nedeniyle büyük bir üzüntü yaşadıklarını aktaran Akgül,  devletin bu konuda gerekli çalışmaları yapacağına inandıklarını sözlerine ekledi.

Paylaş:

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu