AktüelGüncelGündemTürkiye

Yeni Akit Yazarı Dilipak: Bu Din, Benim Dinim Değil

Paylaş:

Gazeteci Abdurrahman Dilipak, bugünkü yazısında günümüzdeki dine bakışı kaleme aldı.

Türkiye’de dini inancı olmayanların ölünce İslam usulüne göre defnedildiğini aktaran Dilipak, “O kadar çok İslam icad ettik ki; Folk İslam, Laik İslam, Euro İslam, Türk İslam, Arap İslam, Fars İslam, Demokrat İslam, Liberal İslam. Bir “Allahsız İslam” kaldı. Zaten o da var artık, dinsiz yaşıyor ama ölünce İslam usulüne göre defnediyor, bir de onun hakkında yalancı şahidlik yapıyoruz” dedi.

Dilipak, dinin gençler için bir kültür haline geldiği görüşünü, “Din “kültür” oldu gençler için artık. Din, mezhep, tarikat kültürel bir aidiyet olarak algılanıyor. Gerçek hayatta, ekonomi, siyaset, toplum hayatında bir karşıtlığı yok. Haşa, Allah’ı o işlere karıştırmıyoruz. Siyaset ve para ilişkileri bizi ciddi anlamda sekülerleştirdi. Din, biraz ritüel, biraz seremoni ve biraz bütçeye göre ikona. Gerisi gönlünden ne koparsa(!)” sözleri ile savundu.

Dilipak’ın kaleme aldığı yazısı şu şekilde:

“Bir “Din kültürü” hocası ile konuştum. İlk okul dörtte din kültürü varmış. O da “kültür” olarak! Semavi dinler, İbrahimi dinler. Onlar da kendi içinde grublaşmış, hepsinin özü bir, onların da temelinde ahlak var. Yani aslında pek birbirinden farkı yok. Yani AVM’den elbise, ayakkabı alır gibi din seçiyorsunuz. Dinler arası fark bilgisayar markası, otomobil markası gibi bir şey. Herkes yerli, yaygın ve milli olanı seçiyor. Din, mezheb ve tarikatlar coğrafi markalar. Genelde İranlılar Şii, Türkler Sünni’dir. Suudiler Vehhabi. Zaten eğitim, media, siyaset, hukuk düzeni, toplumsal ilişkiler buna göre düzenlenmiş. “Semavi Dinler”, Musevilik, İsevilik ve İslam. Felsefi dinler, daha çok Asyetik, Budizm, Hinduizm, Şintoizm, Brahmanizm filan. Bir riayete göre Türkler Gök tanrıya inanırmış falan. Bunlar da iyilik, güzellik öğütlermiş. Sonunda yine bir şey değişmiyor. Doğuda oturanlar, Batıda oturanlar ona göre sınıflandırılıyor.

Aslında bu iş böyle değil tabii. İlkokuldan başlayarak insanlar önce agnostik hale getiriliyor. Sonra din kültüre indirgeniyor. Sonra dinlerin dayandığı ortak değer “Tanrı” olunca, insanlar “Deist” oluyor.

Okullarda, Mezhep, Tarikat konularına girilmiyor. Artık Kur’an bir dua kitabı gibi anlatılıyor. Hadisler de, onun tamamlayıcı, açıklaması gibi. Ahiret, Cennet-Cehennem gibi konular, çizgi filmler ya da uzay filmleri kadar bile ilgi çekmiyor. Mehdi ve Mesih konusu birçok insan için uzaylılar, uçan daireler kadar ilgi çekici değil. Cin ve Şeytan da artık ezoterik konular. Adını bile anmaya gerek yok, “3 harfli” dersiniz, ya da parmağınızı büküp tahtaya vurursunuz, uğursuzluktan korunmak için. Nazar değmesin diye kapıya kuru kafa asar ya da kolunuza mavi boncuklu bileklik takarsınız. Cennet ve cehenneme gelince, zaten Tanrı (!) “yolun sonu”nda herkesi affedecek ve sonrası bilmiyoruz. “Yakıp ne yapacak ki, kötülük yapmayalım diye bizi korkutuyor. Sonunda affedecek(!).  

Kimi tenasühe inanıyor, kimi yeniden başka bir dünyada yeni bir hayata başlamayı ümid ediyor.

Çevrenize bakın, politikacı, bürokrat, akademisyen, birçok kişi, gerçekten Allah’a ve ahiret gününe, gaybe, kadere, rızga, ecele, Meleklerin, Cinlerin, Şeytanların varlığına inanıyor mu?

“DİNDEN SOĞUMANIN EN BÜYÜK SEBEPLERİNDEN BİRİ AİLE…”

Bana kalırsa dinden soğumanın en büyük sebePlerinden biri aile, birİ eğitim, biri Müslüman etiketli kişi ve kuruluşlar. Güzel örnek olamadık. Dahası, insanlar bize (!) bakıp dinden soğudular. “Biz” deyince ağır kaçtı değil mi? Biliyorsunuz Peygamberler masumdur. Ama Yunus peygamber “İnni küntü minezzalimin / Biz zalimlerden“ olduk demedi mi! Ne çok övünüyor ve ne çok dövünüyoruz. Hani “Ne varlığa sevinirim / Ne yokluğa yerinirim” diyecektik. Atalarımızla övünmeyecektik. İki günü birbirine eş olan aldanmışsa, geçmişle övünmek niye. Geçmişin güzelliklerini geleceğe ve zirveye taşıyanlar için geçmiş bir ibret dersidir ve Atalarımızın manevi mirasını geleceğe taşımak onlar için en güzel şükran olacaktır.

Bakın başarı ya da başarısızlık ayrı bir konu. Kaybedilmiş savaşların kahramanları, kazanılmış savaşların hainleri vardır. Şeyhülislam işini doğru yapmamışsa cehenneme gider, onun kapıcısı, şoförü işin doğru yapmışsa cennete gidecektir.

“VATAN, MİLLET, SAKARYA GİDİYORUZ”

Biz alemlere rahmet olarak gönderilen bir peygamberin ümmeti olarak yaşadığımız zamana ve mekana adil şahidler olacaktık. “Müslümancı” olmayacaktık ama, “Müslümancılık” bile yapamadık. “El Emin” olmayı beceremedik. Dünyanın en muhteşem coğrafyasında yaşıyoruz, şükretmeyi bıraktık sürekli şikayet ediyoruz. Ne tarihini biliyoruz bu toprakların, ne toprağın altında ne var, üstünde var onu da bilmiyoruz. Birbirimizle uğraşıp duruyoruz. Vatan, millet, Sakarya gidiyoruz. Birbirimizle uğraşıyoruz, ama yabancı siyaset, sermaye, sivil toplum, akademisyenlerin peşinden koşuyoruz.

Herkes böyle değil elbette. Her zaman iyi, doğru, güzel insanlar var ama iki felaket sözkonusu; bilgili, dürüst ve cesur insanların devlet ve toplum nezdinde itibar görmemesi ve engellenmesi, ikincisi de kötülerin itibar, güç ve servet sahibi olmaları. İkisi de aynı yanlıştan besleniyor aslında. İşte o zaman “Kahtı rical” dönemi başlıyor. İşte o zaman “bana ne”cilik, “neme lazımcılık” başlıyor, meddahlar, yalaka tipler, münafıklara gün doğuyor. Haksız güç ve servet sahibi olanların kibirleri helaka giden yolu döşüyor. Ademoğulları olarak bizler zor günlerden geçiyoruz. İnşallah aklımızı başımıza alırız. Yoksa gelecek günler geçen günleri aratabilir. İnşallah uyanırız da korkularımızdan emin oluruz. Bugün hepimizin havf ile reca arasında bir yerde durup çokça tevbe etmemiz gerek.

Hani hayatı dönüştürmek için güç ve servet istiyorduk, ama güç ve servetin önce kendine sahip olanları dönüştürdüğünü çok geç anladık. Anladığımızda ise çok geç olmuştu.

Sanırım şimdi yeniden imandan başlayarak, Hılful fudul temelli bir mücadeleye başlamamız gerek. Amentüye imanımızı gözden geçirmemiz gerek. Aileyi, nefsi ve nesli ıslah ile fıtratı korumamız gerek. Aklen ve ahlaken, ilmen tekamül etmemiz gerek. Aklımızla vicdanımızı barıştırmamız gerek ki insan insanla barışsın. Bu iki barış gerçekleşsin ki, insanlar tabiatla barışsınlar, tabiatla savaştan vazgeçsinler. Zira bu 3 barış bizi Allah’la barışa götürecektir. Değilse insan Allah’la savaştadır. Allah’la savaşanlara gelince onlar zalimlerin tâ kendileridir. Selâm ve dua ile..”

Sodyum Ligno Sülfonat Nedir?

Sodyum Lignosulfonat suda çözünebilen anyonik yüzey aktif maddedir, iyi sörf aktivitesine ve dağılma kapasitesine sahip, yapı kimyasallarında yoğun olarak kullanılan bir hammaddedir.

Sodyum Lignosülfonat aşağıdaki durum ve uygulamalarda kullanılır.
 Sodyum Lignosülfonatın en büyük kullanım alanı, beton kimyasallarında betonun su ihtiyacını düşürerek akışkanlığını arttırmaya yönelik kimyasal katkı üretimlerindedir. Böylece dayanımı yüksek daha güçlü beton üretilmesine olanak sağlanır.
• Sodyum Lignosülfonat, Çimento üretimi sırasında, çimento değirmeninde öğütme kolaylaştırıcı ve hammadde hazırlamada ham bulamaç çamurunun viskozitesini azaltarak öğütme yardımcısı olarak işlev görür.• Sodyum Lignosülfonat, betonun su ihtiyacının azalması ile daha akışkan beton üretmeye olanak sağlar ve hidrasyon hızını düşürür. Gözenekliliği azaltarak, beton yoğunluğunu arttırır, böylece betonun mukavemetini ve geçirimsizliğini büyük ölçüde iyileştirir.

DMRSÜREN Kimya Ltd Şti

0216 4421200-05523307100

Grafit tozu,Çinko Tozu,Kurşun Tozu,Mürdesenk,Sülyen,Kurşun Oksit,Bakır Sülfat,Çinko Sülfat,Çinko Oksit,Kaolin,altın mühür,sepiyolit,zeolit,potasyum silikat,sıvı kükürt,kalsiyum polisülfür,pars lime sülfür,hadjin yılan kovucu,sunmag yem katkısı,sunsep yem katkısı,aripad hayvan altlığı,sunshield sıvı kaolin,kalsiyum oksit,potasyum hidroksit,kalsiyum ligno sülfonat

Jurnalci.com

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu