Yıldızlar girince
Son Rize maçına nazaran tam 9 değişiklik yaparak, önemli bir rotasyonla çıktı Spartak Trnava maçına İsmail Kartal. Orta saha ve forvet çizgisi büsbütün değişmişti. Taktik birebir ancak kalite farklı olunca alışık olmadığımız bir Fenerbahçe izledik 60 dakika boyunca.
Fred’den sonra Zajc’ı, Tadic’ten sonra Kent’i, Dzeko’dan sonra Batshuayi’yi izlemek Tesla’dan inip LPG’li Şahin’e binmek üzereydi. Olmuyordu, kadro bir türlü hızlanmıyor, daima gaz kesiyordu. Nasıl kesmesin. Zajc, Crespo ve Mert Hakan el freni üzere. Batshuayi de her topu ezmek için elinden geleni yapıyor. Belçikalı futbolcunun bu haliyle Dzeko’ya alternatif olması, ondan formayı alması mümkün değil. Dzeko’nun formasını lakin maçtan sonra hatıra olarak alabilir bu türlü oynarsa. Daima gol atıp kendini gösterme uğraşı ona daha çok kusur yaptırıyor. Umut Nayir kısa müddette Batshuayi’den daha yararlı işler yapacağını gösterdi.
İsmail Kartal baktı olmuyor, yedek kulübesindeki yıldızları attı alana ve her şey değişti. Aslında kapasitesi belirli Trnava, daha fazla direnemedi. Formanın hakkını veren adam King, mükemmel bir gol atıp kilidi açtı, sonra da Fred’in dayanılmaz pasında kadrosu rahatlattı. Fred ve Szymanski’nin varlığı bile yetiyor. Futbol yıldızlarla hoş. Oosterwolde’nin bir anlık yanılgısı 405 dakikadır gol yemeyen Fenerbahçe’nin serisini bitirdi yalnızca, o da nazar boncuğu olsun.
Üst üste 15. galibiyetten daha pahalı olan kazanma alışkanlığının grubun ruhuna işlemiş olması.
Yasin Yıldırım
