Turizm cenneti kiracılar için cehenneme döndü

2019 yılının sonlarında ortaya çıkan pandemi ve sonrasında başlayan iç göç, Rusya- Ukrayna ortasındaki savaş nedeniyle yaşanan dış göç, Antalya’da konut kiralarını büyük ölçüde etkiledi.

Savaş sonrası yaşanan göçle birlikte, konuta talebin artmasıyla kira fiyatlarını de astronomik noktalara ulaştırdı.

Bu duruma tedbir olarak kentteki birtakım mahalleler, yabancıların ikametine kapatılsa da kiralardaki artışlar da devam etti.

Yüksek kira nedeniyle konut sahipleriyle kiracılar ortasında sıkıntılar baş göstermeye başladı.

Kira artışı yapmak isteyen, fakat belirlenen yüzde 25 oranının kâfi bulmayan birtakım mesken sahipleri, kiracıları meskenden çıkarmak için farklı yollara başvurmaya başladı.

Ev tutulurken imzalatılan tahliye taahhütnameleri, mesken satışları, tehditler, tahliye davaları üzere süreçler hala sürüyor.

Turizm cenneti Antalya’yı cehenneme çeviren kira sıkıntısıyla ilgili SÖZCÜ’ye konuşan vatandaşların yakınmaları şöyle:

“EV SAHİBİ 10 BİN LİRA VER YOKSA ÇIK DEDİ”

5 yıldır tıpkı meskende oturduğunu söyleyen Pakize Yıldırım: “Daha evvel hiç bu türlü bir şey başıma gelmedi. Mesken sahibim bana kirayı artır dedi. Lakin devletin verdiği yüzde 25’i kabul etmedi. Bunun üzerine bana taahhütname gönderdi.  Taahhütnamede istinafa gitmem yazıyordu. İstinafa gittim. İstinaftan kağıt gelince tekrardan anlaşalım dedim. Bana, kira fiyatını 10 bin lira dedi. Bin 600 liralık meskeni. ‘Eğer bu kirayı verirsen oturursun. Yoksa oturamazsın’ dedi. Ben de istinafa gittim. 8 aydır istinaftayım. Şu an yüzde 25 artındım. Lakin yarın ne olur bilemiyorum”

“GELİRİMİZ YÜKSELMEDİ FAKAT KİRALARIMIZ 3-4 KAT YÜKSELDİ”

Kiraların bu kadar yüksek noktaya ulaşmasına bir türlü mana veremediğini belirten Savaş Taslamacıoğlu: “Yabancılara mazeret buluyoruz lakin devletimizin bizi yabancılara karşı muhafazası gerektiğine inanıyorum. Gelirimiz yükselmedi ancak kiralarımız 3-4 kat yükseldi. Bu işin sonu nereye varacak bilemiyorum”

Savaş Taslamacıoğlu

“HAKARETLER KAPIMA GELMELER RUHSAL OLARAK BASKI UYGULADILAR”

Burcu Özer: Tuttuğum fiyat çok olağan bir fiyattı. Bir yıl oturdum. Bir yılın sonunda bana kontratla birlikte, tarihsiz olarak imzalatılan tahliye taahhüddü ile mesken sahibi, ‘oğlumu evlendireceğim’ diye çık dedi. Bende konut aradım. 1 yıl sonunda istedikleri tarihi atarak beni imzalatılan tahliye taahhüddü ile konuttan çıkardılar. Bu süreçte beni icraya vermişler benim haberim yok. Kapıma gelen ihbar kağıdını da söküp almışlar. İtiraz mühletini kaçırmam için. Ben o süreçte fahiş fiyatlardan ötürü konut bulamamıştım. Meskene girerken de kendileriyle, ‘çocuğumun okulu ve işimin orada olduğundan ötürü en az 5 yıl orada oturacağımı, şayet beni bir yılda çıkartacaksanız hiç bana meskeni kiraya vermeyin’ demiştim. Lakin 1 yılın sonunda bana bu türlü bir süreç yaşattılar. İstenmeyen kelamlar işittim. Hakaretler, kapıma gelmeler. Ruhsal olarak baskı uyguladılar. İki kere karakola şikayette bulundum.  Uzaklaştırma için. Başarılı olamadım, üst katımda oturuyorlardı. Daha sonra memurlar kapıma geldi. Dışarı atıldım. Eşyalarımı bir depoya yerleştirdim”

“EV KİRALARI NEDENİYLE KONUT TUTAMIYORUZ”

Eylülde ayında kızının düğünü olacağını ama konut kiraları nedeniyle mesken tutamadıklarından yakınan Şerife Yavuz: “Kent merkezinde yıllık, ya da 6 aylık peşin istiyorlar. En düşük kira şu anda 10 bin lira Antalya’da. Ne damadımda para var ne kızımda. İkisi de taban fiyatla çalışıyorlar. Birinin maaşı bile kiraya yetmiyor. Artık buna bir tahlil getirilmesini istiyoruz”

“ENGELLİ OĞLUM VE DEPREMZEDE ANNE VE BABAMLA YAŞADIĞIM KONUTTAN ATILMAK İSTENİYORUM”

Özge Kök: 2016 yılında oğlum lösemi tedavisi gördü. Engelli bir oğlum var.Bir de kızım var.14 yıldır birebir muhitte oturuyorum. Mesken sahibim 2 bin lira olan kiramı 5 bin lira yaptı. Ben de 4 bin lira yatırdım. Lakin konut sahibi,  ‘bunu 5 bin liraya tamamlamazsan yarın seni çocuklarınla sokağa atacağım’ diye aradı. Benim yanıma İskenderun’da ki sarsıntıdan gelen annem ve babam da var. Annem burada ameliyat oldu orada hastane olmadığı için. Bu olaya karşın eşimden de ayrıldım. Buna karşın beni yarın sabah meskenden atmakla tehdit etti.

“NE YAPACAĞIMI BİLMİYORUM”

Ev sahibinin meskenden çıkarmak için kendisini taciz ettiğini söyleyen Turizm çalışanı Fırat İnanç: “Kira ve aidatlarımı ödememe karşın mesken sahibi ödenmemiş üzere göstermiş. Bu nedenle bana dava açıldı. Ama ödeme evraklarım duruyor. Benim konutuma gelen tebligat muhtara gidiyor. Benim de haberim olmadığı için beni evimden çıkartılar.  Ev kiralara o kadar yükselmiş ki, hem ödemek hem de bulmak çok sıkıntı. Meskenler 10 bin ila 15 bin lira ortasında. Şu anda 150 liraya pansiyonda kalıyorum. Ailemi memlekete göndermek zorunda kaldım. Bütün konut eşyalarım şu an bir depoda. Ne yapacağımı bilmiyorum.

Fırat Güven

“ÇOCUKLARIM İÇİN O MESKENİ BOŞALTMAK ZORUNDA KALDIM”

Seda Kul:”Ev sahibim yaşadığı mağduriyetten ötürü konutu satmak zorunda kaldı. Konutu alan kişi yabancı uyrukluydu. Bizi hiçbir evrak, mahkemeden ihtarname göndermeden konuta sekiz tane Suriyeli gönderdi. Konuttan çıkmamızı istedi. Ruhsal baskı uyguladı. O gönderdiği erkeklerden benim çocuklarım konutta kimse olmadığı için korktular. O endişeyle hasta oldular. Ben çocuklarım için o meskeni boşaltmak zorunda kaldım. Bu yaşadığım olaydan ötürü çocuklarımda hala bir travma var. O nedenle şu anda oturduğumuz meskenin zilini söktük.”

“OTURABİLECEK KONUTLAR İSE 12-15 YAHUT 25 BİN CİVARINDA”

Ev sahibinin muhakkak devirlerde kendisini meskenden çıkartmak için telefonlarla beni tehdit ettiğini şikayet eden Coşkun Duru: “Kiramın artışına 6 bir vakit olmasına karşın kira ne olacak diye sormaya başladı. Çocuğumun ameliyatı için hastaneden randevu almaya çalışırken beni aradı. Akabinde 1 ay sonra çocuğum ameliyat olacağı gün güya bilhassa yapmış üzere tekrar aradı. Kendisine, çocuğumun ameliyat olduğunu söylediğim halde, ‘ o vakit meskenden çıkacaksın. Annem babam oturacak’ dedi. Ben kendisine ihtar çekmesini söyledim.  Ama o bana, ‘ihtar çekmeyeceğim ben. Senin başına her türlü iş açarım’ diye tehdit etti. Antalya’da çok yüksek kira artışları var. Hiç oturulmayacak konutlar 7-8 bin. Oturabilecek konutlar ise 12-15 yahut 25 bin civarında. Minimum fiyatla yaşayan birisi bu kiraları nasıl ödeyecek?”