AktüelGüncel

”ABD Kavala’yı bıraksın FETÖ elebaşını ne zaman iade edecek, onu söylesin”

Paylaş:

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, konuyla ilgili olarak dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Bahçeli, gözaltılarda ABD’nin tavrını eleştirirken, “ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Gezi kalkışması çerçevesinde gözaltına alınanlara destek vermiş, keyfilikten bahsetmiş, ‘endişeliyiz’ diyecek kadar karanlık niyetini belli etmiştir” dedi.

Bahçeli, “Gezi’nin aktör ve finansörleri olduğu iddia edilen kişi ya da kişilerle hukuk dairesinde mücadelenin neresi keyfi, neresi kaygı vericidir. ABD içişlerimize karışma mezuniyetini süren ve sürdürülen soruşturma ve kovuşturma sefahatleri ile ilgili hüküm verme hakkını kendisinde nasıl görebilmektedir. Onu bıraksın, FETÖ elebaşını ne zaman iade edecek, onu söylesin” diye de ifade etti.

Bahçeli’nin konuşmasından satırbaşları şu şekilde:

“İslam toplumları dinimizin ana rotasından ne zaman sapmışsa anında krize sürüklenmiş, derin bir uçuruma yuvarlanmıştır.

Bir yanda karıncayı bile incitmekten korkan yüce bir gönül dururken diğer yanda Müslümanım adı altında en korkunç cinayetleri bile işletebilen cüce bir azınlık vardır. İslam alemi bu musibetlere felaketlere nereye kadar katlanacaktır. İnanıyoruz ki Allah kerimdir, rauftur, hakimdir, azizdir.

Herkesin hesabı varsa Allah’ın da bir hesabı vardır. Bugün İslam coğrafyasına baktığımızda kan görüyoruz. Ölen hep Müslümandır öldüren Müslüman geçinendir. Ağlayan Müslüman ağlatan yine Müslüman geçinenlerdir. Medeniyet beşiği Ortadoğu harap ve bitaptır. Allah dostları suskundur durgundur alimler sukut içinde arifler sessizdir.

Ortak akıl paslanmış ortak vicdan kurumuştur bu çarpıklık en az İslamiyet’i içine alan kaos kadar düşündürücüdür. İslam toplumlarına pençesine alan kargaşa nereye kadar sürecektir.

Bir başka tehlike ise İslamiyet’in terörle anılmasıdır. Müslümanım diyen herkes bu kara kampanyaya karşı durmalıdır. İslam coğrafyası terörle teslim alınmak isteniyor. Bölgenin mihenk taşı olan Türkiye bu senaryolardan dün de bugün ziyadesiyle etkileniyor. İstenen zayıf ve kukla devletlerdir. İstenen batının nüfuz alanlarının genişletilmesidir. Terör örgütleri peş peşe ihmal edilmekte oluk oluk kan dökülmektedir.

İslam ülkeleri ise adeta felç geçirmiş vurgun yemiş gibidir. Sözde kral ve emirler öncelik halkların huzuru İslamiyet’in itibarı değil saltanat çıkarlarıdır. Mangalda kül bırakmayan her ülke sahibi terörü kınamaktadır ama kazın ayağı hiç de iddia edildiği gibi değildir. Şayet herkes teröre tepkiliyse bu katiller ihanet mesailerini hangi kanallardan sürdürebiliyorlar.

Son veriler ışığında diyebilirim ki Orta Doğu’dan alınan silah alımları küresel silah alımının yüzde 32’sini oluşturuyor. Bunlar meselenin belgeli kısımlarıdır. Asıl çarpıcı olanı ise terör örgütlerine gayri resmi silah satımının yükselmiş olmasıdır. Üstekilk bu silahların büyük bedeli bedelsizdir. Bu ne yaman bir çelişkidir? Önce sorun yaratıp peşinden silah pazarı kurmak önce ara bozup sonra müdahale etmek bir sömürge biçimidir. Yoksulluk İslam ülkelerine sinmiştir. Yozlaşma İslam ülkelerine nüfuz etmiştir. Tarihin akışına baktığımızda nice haram yiyenin ibretlik acıklı sonlarına görmek mümkündür. Kimse karamsarlığı kapılmasın bunu yine göreceğiz. İnanıyorum ki kandillerin aydınlığı bir ve beraber olacağız.

Günlerdir Cemal Kaşıkçı cinayeti konuşuluyor. Cinayetin nasıl işlendiği tüyler ürperten yöntemleri konuşuluyor. Kaşıkçı olayı uluslararası bir soruna dönüşmüştür. Kaşıkçı cinayeti ezberleri bozmuş pandoranın kutusunu açılmıştır. Konunun hazin tarafı ise İslamiyetin yargılanma ayıbı Mekke ve Medine elinde tutan ülkenin adalet açığıdır.

Kaşıkçı cinayeti bir çok soru işaretini beraberinde getirmiştir. Türk emniyet ve istihbaratın kuyumcu titizliğiyle yaptığı çalışma sonucunda Suudi Arabistan cinayeti itiraf etmek zorunda kalmıştır. Veliaht prensin yakın çevresinden ve danışmanlarından bazı kişilerin görevden alınmıştır. Suudi Arabistan yönetimi cinayetin asıl sorumlularını ortaya çıkarmamıştır ya da çıkarmak işine gelmemiştir. Riyad yönetimi toplam 15 kişiyle ilgili yargılama yapmamıştır. Bu kişilerin kimlikleri kamuoyu ile paylaşmamıştır.

Yerli işbirlikçinin işbirliği ise hala aydınlanmış değildir. Maktul bellidir, cinayet mahalli o da bellidir. Azmettiren, Kaşıkçı’yı boğan asitle eriten cani bellidir. Saklanacak ne kalmıştır? Eğer merhum Kaşıkçı’nın bir suçu varsa mahkemeye çıkarılması gerekmez miydi? Riyad yönetimi sorarım sizlere Ladin yöntemlerinden ne farkı kalmıştır? Cinayet üssü olarak Türkiye ne hakla kullanılmıştır? Suudi katiller planlı bir vahşetin alanen tarafı olmuştur. Veliaht Prens için çember daralmıştır.

Her şey bu kadar ucuz mudur günahı görmek yanlışı reddetmek için illaki ebabil kuşlarının taş yağdırılmasını mı bekleyelim. Bundan sonra hac vazifesinin güvenlik bir şekilde yapılacağına nasıl inanalım. Biz şeytana pabucunu ters giydirecek inanmış bir milletin insanlarız yanlışa yanlış doğruya doğru deriz.

Vahşi bir katliamla İslam’ı karalamaya çalışanlara koz verilmiştir. Kaşıkçı’nın öldürülmesi emrinin veliaht prensin verdiği söylense de bu durum Trump tarafından görülmek istenmemiştir. ABD bölgemizde kaos istemektedir. İslam ülkelerinde çatışma arzulamaktadır yani karşımızda terör devleti kurmak istemektedir. Artık Suudi Arabistan yönetimi şapkasının önüne koyup düşünmek zorundadır. Ülkemizi dibi görünmeyen bir çukura düşmek isteyenler er ya da geç kendi kazdıkları çukura düşecektir.

Brexit anlaşmasını tamamlamak ve resmiyet kazanmasını sağlamak için AB liderleri 25 Kasım’da görüşecektir. Yer yüzü cenneti olarak gösterilen AB’nin geleceği meçhuldür. Ticaret savaşları ekonomik sorunlar egemenlik mücadeleleri AB’yi karar aşamasına doğru savurmaktadır. Avrupa ordusu kurma fikri 58 yıllık bir arayışın sonucudur.

Kimin ordu kurup kimin kuramayacağı bizim meselemiz değildir. Burada bizim için önemli olan Türkiye’nin pozisyondur. Türkiye Nato üyeliğinden sürekli zarar görmüştür. Türk ordusu dünyanın en büyük 3. ordusudur. Bu gerçek hiç bir şart içinde değişmeyecektir. ABD’nin Suriye’nin kuzeyinde terör örgütleriyle aynı kareye girmesi skandalın ötesinde Nato müktesebatına terstir. Bizimle hem ittifak kurup hem de sakalımızı yolmak için uğraşan ülkeler ne sonuca varmak istiyorlar. Güney sınırlarımız boyunda arkamızdan iş çeviriyorlar. Türkiye bu bahaneleri yemez caniyle taktik kurulamaz. Türkiye terörle mücadelesini haysiyetle sürdürdükçe sözde müttefiklere bir haller olmakta, rahatsızlık sökün etmektedir.

ABD iç işlerimize karışmayı, asayiş ve milli güvenliğimiz için yapılan emniyet tedbirlerini sorgulama ve yargılamayı zannedersiniz ki ilk iş ve meslek edinmiştir. Bildiğiniz gibi Anadolu Kültür A.Ş’nin yönetim kurulu başkanı olan ve şaibeli kişiliğiyle bilinen bir şahıs hakkında yürütülen soruşturma kapsamında aralarında bazı akademisyenlerin de bulunduğu 20 kişi hakkında geçen hafta gözaltı kararı alınmıştı. Bunlardan 13’ü hakkında gözaltı işlemi uygulanmıştı. Bu şahısların Gezi Parkı eylemlerini geliştirmek ve Anadolu’ya yaymak amacıyla toplantılar yaptıkları iddia edilmişti. ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Gezi kalkışması çerçevesinde gözaltına alınanlara destek vermiş, keyfilikten bahsetmiş, ‘endişeliyiz’ diyecek kadar karanlık niyetini belli etmiştir. PKK, YPG’ye silah vermek, FETÖ’ye yardım ve yataklık yapmak onursuz bir keyfilik, endişe verici bir gafillik değil de nedir? Türkiye’ye ekonomik savaş açmak, Mehmetçik katillerinin sırtını sıvazlamak korkunç bir haksızlık ve ihanet olmayacak mıdır?

Gezi’nin aktör ve finansörleri olduğu iddia edilen kişi ya da kişilerle hukuk dairesinde mücadelenin neresi keyfi, neresi kaygı vericidir. ABD içişlerimize karışma mezuniyetini süren ve sürdürülen soruşturma ve kovuşturma sefahatleri ile ilgili hüküm verme hakkını kendisinde nasıl görebilmektedir. Onu bıraksın, FETÖ elebaşını ne zaman iade edecek, onu söylesin?

Ülkemizde son zamanlar garip ve üzerinde durulması gereken şeyler yaşanıyor. PKK dronları kullanmaya başlamıştır. C4 yüklü dronlar Şırnak’ta düşürülmüştür. Allah’tan can ve mal kaybı yaşanmamıştır.  Türkiye üzerine yeni bir hain deneme yeni bir şer oyun düzenleniyor. Buna izin vermeyeceğiz. Bir yanda Atatürk ilah değildir diyenle Atatürk benim ilahımdır diyen provokatörler sabırları zorluyorlar. Türk milleti her felaketi yerle yeksan etmeye hainlerin emdikleri sütü burunlarından getirmeye hazırdır. Son kanımıza kadar fani medeniyetimiz mukadderatımız için feda olsun. Türkiye’yi teslim alamazsanız Türk milletini yenemezsiniz Türk vatanını bölemezsiniz hepimiz Mehmet oluruz hepimiz şahadet gönüllüsü olarak Türkiye’nin bekasına kara çaldırmayız.”

Jurnalci.com

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu