GüncelGündem

Anne ve babasını zelzelede kaybeden kepçe operatörü enkaz kaldırma çalışmalarında

Paylaş:

Elbistan merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen 7.6 büyüklüğündeki zelzelede Nurhak ilçesi Kullar Mahallesi’nde yaşayan 6 çocuk babası Ali Karakuş ile eşi Fatma Karakuş’un yaşadığı müstakil mesken yıkıldı.

Olayı İstanbul’da öğrenen kepçe operatörü oğulları Mehmet Karakuş, yola çıktı. Mahalleye gelen Karakuş, zelzelede hayatını kaybeden anne ve babasını enkaz altından çıkardı. Ailesini toprağa verdikten sonra mahalleden ayrılmayan Karakuş, iş makinesiyle enkaz kaldırma çalışmalarında yer alıyor.

Yaşadıklarını anlatan Mehmet Karakuş, “Depremin olduğu gün İstanbul’da sömestre tatilindeydim. Balıkesir’de özel bir şirkette çalışıyorum. Sarsıntıda beni arayıp bilgi verdiler. İkinci zelzele olmadan 1 saat evvel İstanbul’dan Balıkesir’e geçtim. Annemi arayıp uyardım. ‘Sakın içeri girmeyin. Ben geliyorum’ dedim. Birinci sarsıntıda Kahramanmaraş’ta öğretmen yeğenim ve eşi ölmüştü. Onlar için geliyordum. Annem, ‘Oğlum hakkını helal et, Allah’a emanet ol’ dedi. Saat 13.24’te Elbistan merkezli zelzelesi televizyonda gördüm. Köydekileri ve annemi aradım ancak ulaşamadım” diye konuştu.

“ENKAZDAN KENDİ ELLERİMLE ÇIKARDIM”

Kahramanmaraş’ta çok sayıda binanın hasarlı olduğunu belirten Karakuş, şöyle devam etti:

– Yollar kalabalık olduğu için geç geldim. Herkese teşekkür ediyorum. Birinci zelzelede bütün yardımlar yola çıkmıştı. Buna şahsen yolda şahit oldum. Elbistan’a geldiğimde her yer virane ve içler acısıydı. Yollar kapalı olduğu için köye 1 gün sonra gidebildim. Geldiğimde büyük bir hüzünle karşılaştım.

– Anne ve babamı enkazdan kendi ellerimle çıkardım. Onları okulun bahçesine koydum. Kaymakamın yanına gittim. Operatör olduğumu söyledim. ‘Boşta iş makinesi varsa yardım edeceğim’ dedim. Bana bir makine verdiler. Bir çocuğun kurtarılmasına katkıda bulundum. Enkazlara baktık. Ölüleri çıkarttık. 67 tane ölümüz vardı. Sonrasında meyyit ve canlı hayvanlara ulaşmaya çalıştık. Köylü de göç etti. Bana da, ‘gidecek misin?’ diye sordular. ‘Ben nereye gideyim? Köy benim. Ben kaldıracağım bu enkazı’ dedim.

– Burada bir geçmişimiz var. Buradaki insanlara yardımcı olmaya çalışıyorum. Bu köyü daima bir arada kaldıracağız. Acı tek kişiliktir. Bir diğeriyle paylaşamazsın. Acı benimdir. Acımı içime gömüp başka insanların memnunluğu ve refahı için uğraşmam gerekir. Babam şu an olsa, ‘Ne bekliyorsun? Git çalış’ kederi. Herkesin başı sağ olsun. Anne ve babamı bir daha göremeyeceğim ancak onlar daima benimle yaşayacak. (DHA)

Paylaş:

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu