Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, 20 Ocak 2022’de Ankara merkezli 5 vilayette düzenlenen operasyonla 43 kişi gözaltına alındı. Emniyet’teki süreçlerinin akabinde adliyeye sevk edilen şüphelilerden örgüt yöneticisi olmakla suçlanan Salice Fedakar, eski üsteğmen Ali Ekşi ve emekli savcı Hidayet Kaya tutuklanırken, Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi eski Lideri Bahtiyar Çolak’ın da ortalarında bulunduğu 40 kişi isimli denetim kaidesiyle hür bırakıldı.
Soruşturma sonrası 4 örgüt yöneticisi için ‘suç işlemek emeliyle örgüt kurma’ ve ‘dolandırıcılık’, 39 örgüt üyesi hakkında da ‘suç işlemek maksadıyla kurulan örgüte üye olma’ ve ‘kişinin kendisini kamu vazifelisi yahut banka, sigorta, kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması yahut bu kurumlarla alakalı olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık’ kabahatlerinden dava açıldı.
YARGILAMA BAŞLADI
3ü tutuklu 43 sanığın yargılanmasına Ankara 5’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Duruşmaya tutuklu sanıklar emekli savcı Hidayet Kaya, eski üsteğmen Ali Ekşi, Salice Fedakar, tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı. Eski Ankara 22’nci Ağır Ceza Lideri Bahtiyar Çolak ise mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı. Sanık Salice Fedakar, sanık Ali Ekşi ile 2015 yılında toplumsal medya üzerinden tanıştıklarını ve ‘imam nikahı’ yaptıklarını söyledi.
Fedakar, “Bütün toplantılara Hidayet Kaya, Bahtiyar Çolak, Ali Ekşi ile birlikte katılıyorduk. Üyelerden benim hesabıma gelen paraları Hidayet Kayanın hesabına gönderiyordum. Bahtiyar Çolaka genelde parayı elden veriyordum. Paranın bir ölçüsünü kendim de kullandım. Herkes beni elçi yani başkan olarak biliyordu. Fakat önder Bahtiyar Çolaktı” dedi.
“GÖZALTINA ALINDIĞIMIZDA EVLİ OLDUĞUNU ÖĞRENDİM”
Sanık Ali Ekşi, sanık Salice Fedakar ile toplumsal medyada tanıştıktan sonra ‘imam nikahı’ ile evlendiklerini belirterek, şunları söyledi:
* “İsmini Pınar Taşçı ve mesleğinin beyin cerrahı olduğunu sanıyordum. Bana MİT’e çalıştığını, o nedenle resmi nikah istemediğini söyledi. Devlet büyükleri ile çekilmiş fotoğraflarını gösteriyor ve daima misyona gittiğini söylüyordu. Bana, FETÖ soruşturmaları nedeniyle devletin ticari istihbarat ağında azalmalar olduğunu, bunun yerini doldurmak için sağlam insanlara muhtaçlık duyulduğunu söyledi.
* Bu biçimde gittiği toplantılara birlikte gidiyordum. Hekim olmadığını, asıl isminin Salice Fedakar olduğunu ve oburuyla resmi nikahlı olduğunu gözaltına alındığımızda öğrendim. Bana ‘yeğenim’ diye tanıştırdığı kişinin de oğlu olduğunu öğrendim. Burada en fazla mağdur edilen kişi benim. Buradaki herkes koyun, kasap da Salice Fedakar.”
“HEPİMİZİ DOLANDIRDI”
Sanık emekli savcı Hidayet Kaya ise sanık Salice Fedakar ile Elazığ Cezaevi’nde çalıştığı devirde tanıştıklarını belirterek şu tabirleri kullandı:
* “Belli bir vakit sonra kendisini istihbaratçı olarak tanıttı. Bana o denli bilgiler verdi ki hepsine inandım. Ailemle ilgili ayrıntıları bildiğini görünce istihbaratçı olduğunda kuşku duymadım. Devlet büyükleri ile irtibat halinde olduğu algısını yarattı. Bana istihbarat ağında değerli vazifeler için sağlam bireylere muhtaçlık olduğunu söyledi. Bunun için yapılan toplantılardan bahsetti. Bu yapının saklı olduğunu ve devlet için çalıştıklarını anlattı.
* Yapıya üye olanlara farklı kimlikler ve 5-6 farlı ülke pasaportu çıkartılacağını, devletin bu hizmetler karşılığında kendilerine çok büyük avantajlar sunacağını söyledi. Masraflar için muhakkak ölçüde paralar ödememiz gerektiğini aktardı. ‘Devlet için kıymetli görevler’ dediği için hiç kuşku duymadım. O an akıl tutulması yaşadım. Hepimiz üniversite mezunu, o ilkokul. Maalesef aklımızdaki ‘derin devlet’ algısını kullanarak, hepimizi ipe dizdi. Maalesef ilkokul mezunu bu bayan hepimizi dolandırdı. Diğerlerini dolandırması için de hepimiz yardımcı olduk.”
Mahkeme heyeti savunmaların akabinde tutuklu sanıklar emekli savcı Hidayet Kaya, eski üsteğmen Ali Ekşi ve Salice Fedakar’ın tahliyesine karar verdi. Duruşma ise 13 Mart’a ertelendi. DHA
