GüncelGündem

Barajlarda azalan seviyelere karşı su tüketimi uyarısı

Paylaş:

İSTANBUL (AA) – GÜLSELİ KENARLI – İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Deniz ve İçsu Kaynakları Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meriç Albay, barajlarda düşen doluluk oranlarıyla ilgili, “Barajlarda, ben bütün ülkede böyle düşük bir seviyede yaza girdiğimizi hatırlamıyorum. Tüketimle ilgili bütün bildiklerimizi unutacağız, yeni bir yaklaşımla suyu kullanmamız lazım” dedi.

Mevsim normallerinin altında kalan yağışlar nedeniyle birçok büyük kentin barajlarındaki doluluk oranları önümüzdeki aylar için alarm veriyor. Belediyelerin verilerine göre baraj doluluk oranları İstanbul'da yüzde 36,7, Ankara'da yüzde 30,2, İzmir'de yüzde 29,3, Bursa'da yüzde 25,5, Konya'da ise yüzde 29,5 seviyelerinde.

AA muhabirine bu yıl yaşanan sorunun diğer yıllara göre büyük farklılık gösterdiğini söyleyen Albay, “Daha önceden bölgesel sorunlar yaşardık, bir bölgede şiddetli kuraklık hissederken diğer bölge bunu daha az hissederdi. Şu anda küçük bir bölüm hariç Türkiye'nin büyük kısmında sıkıntı var. Ankara'da, İzmir'de, Ege'de, Marmara Bölgesi'nde sıkıntı var. Böylesine düşük bir su bütçesi ile yaz aylarına girmemiştik.” diye konuştu.

Yaşanan durumu ekstrem olarak nitelendiren ve yaz aylarının zor geçebileceği uyarısında bulunan Albay, şöyle devam etti:

“Yaz aylarına yüzde 65-70 doluluk oranıyla girsek bizim için biraz daha rahatlatıcı olacak, büyükşehirlerde içme suları tüketiliyor ama unutmayalım ki Türkiye'de yüzde 70'in üzerinde tarımsal amaçlı su kullanımı var. Bu gerçekten büyük bir rakam. Diğer konu ise havzadaki su bütçesi ile insan popülasyonu arasında çok büyük sıkıntı olması. Avrupa'da birçok ülkenin nüfusu, şehirler arasında iyi dağıtılmış ama biz öyle değiliz. Su Yönetimi Genel Müdürlüğü'ne göre Türkiye'de 112 milyar metreküp su bulunuyor. Bunun sadece yüzde 4'ü Marmara Bölgesi'nde ve bununla nüfusun yüzde 28'lik bölümüne su sağlanmaya çalışılıyor.”

– Dip suyundaki kirlilik tehlikesi

Barajlardaki su seviyesinin yüzde 10-15'e düşmesi durumunda bunun “dip suyu” seviyesi olarak kabul edildiğini vurgulayan Albay, bu suyun dipteki azot, fosfor ve diğer kirleticilerle daha fazla karışacağını ve daha fazla kirleneceğini kaydetti.

Prof. Dr. Meriç Albay, şunları söyledi:

“Suyun seviyesi düştüyse daha erken kirlenir, daha fazla toksik alg artışları olur, halk sağlığını bozacak etkenler daha fazla ortaya çıkmaya başlar. İyi kontrol edilmesi lazım. Güneş ışığıyla beraber dipten sağlanan, halkımızın yosun dediği, bizim besin tuzları dediğimiz azot, fosfor grubu artmaya başlar. Yaz ve sonbahar aylarında toksik alg artışları da görüleceği için halk sağlığını tehdit eden bir faktör olabilir. Bunu önlemek için sık analizler yapılıp, arıtım teknikleriyle giderimi yapılabilir. Düşük su seviyesi her zaman tehlike arz eder ama takip ederseniz sıkıntıyı bertaraf edebilirsiniz.”

Türkiye coğrafyası üzerinde büyük bir kuraklık etkisi olacağına ve bunun özellikle temmuz, ağustos aylarından sonra yoğun yaşanacağına değinen Albay, “Bu seneki yaz geçmiş yıllara benzemeyecekmiş gibi görünüyor, hemen hemen her bölgede barajlar çok düşük bir su seviyesiyle ilkbahar aylarına girdi, umarım bahar yağmurları sıkıntıyı biraz bertaraf eder. Ama kar suları kadar verimli, yer altı ve yüzey sularını besleyecek şekilde olmayacak. İstanbul'da yağmur yağıyor, insanlar seviniyor ama bu, barajlara sadece yüzde 0,1, 0,2 veya 0,3 oranında etki ediyor.” ifadelerini kullandı.

Geçen yıl Avrupa'da yaşanan kuraklığı hatırlatan Albay, benzer bir durumu Türkiye'nin bu yıl yaşayabileceği tahminini paylaştı.

– Öneriler

Yeni yapılan sitelerde tuvalet kullanımı haricindeki evsel atık suların dönüştürülerek kullanılması, arıtma tesislerinin modernize edilip suyun denizlere, göllere verilmek yerine tekrar kullanıma döndürülmesi gerektiğini anlatan Albay, dünyada bunu yapan ülkeler olduğunun ve Türkiye'nin de bunu hayata geçirebileceğinin altını çizdi.

Önümüzdeki yıllarda deniz suyundan tatlı su elde etme çalışmalarına mecbur kalınabileceğini ancak bunun maliyetinin yüksek olacağını belirten Albay, asıl çözümün tasarrufu öncelemek olduğunu dile getirdi.

Albay, “Kişi başına düşen su miktarımız 1300 metreküp civarında ama bunun da kalitesi tartışılır. Bu artmayacağına göre, İstanbul ve çevresinde tarımda kullanılan su miktarını minimize etmemiz gerekiyor. Aksi takdirde gerçekten büyük bir sıkıntı yaşanabilir, bunu çok fazla konuşmuyoruz ama suyla ilgili geleceğimizi planlamamız lazım.” değerlendirmesini yaptı.

Prof. Dr. Albay sözlerini şöyle tamamladı:

“Barajlarda ben bütün ülkede böyle düşük bir seviyede yaza girdiğimizi hatırlamıyorum. Artık bunun halk tarafından benimsenmesi, anlaşılması, suya sahip çıkılması gerekiyor. Tüketimle ilgili bütün bildiklerimizi unutacağız, yeni bir yaklaşımla suyu kullanmamız lazım. Türkiye'de şu anda aşırı bir su kullanımı var. İspanya, Avrupa'nın tarım depoların birisidir, birçok Avrupa ülkesine meyve, sebze ihraç eder. Artık bunu yapmak istemiyorlar, öncelikle insanlara içme suyu sağlamak istiyorlar. Biz hala tarımda salma sistemde sulama yapıyoruz, bundan kurtulup bir an önce tarımdaki su kullanımını yüzde 40-50 seviyelerine düşürmemiz lazım.”

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu