Bilim Şurası üyesi açıkladı: 4 enfeksiyona karşı ‘dörtlü’ savaşçı
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Şurası Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, yaptığı açıklamada, kış aylarında kapalı ve kalabalık ortamlarda daha fazla vakit geçirilmesinin enfeksiyon görülme sıklığını da artırdığını vurguladı.
Acil servis müracaatlarında boğaz ağrısı, burun akıntısı, öksürük, ateş, halsizlik üzere şikayetlerin ön plana çıktığını ve hastaların büyük kısmının ayaktan tedavi, meskende istirahatle bu süreci atlattığını anlatan Kayıpmaz, “Şu an hastalığa en çok sebep olan etkenler RSV, gribe yol açan influenza, rhinovirüs ve Kovid-19’a yol açan SARS-CoV-2 virüsü. Hastaların büyük çoğunluğu bu enfeksiyonları ayakta atlatsa da bulaştırıcı olmaya devam ediyor.” tabirini kullandı.
Kayıpmaz, kelam konusu enfeksiyonların ileri yaşta yahut kronik hastalığı olan şahıslar açısından ağır hastalık riski oluşturduğuna dikkati çekerek, kelamlarını şöyle sürdürdü:
*Hastalık belirtisi gösteren şahısların toplu ortamlarda maske takması hastalıkların bulaşmasının önlenmesi açısından kıymet taşıyor.
*Sağlıklı bireylere de birebir halde kapalı, kalabalık alanlarda bilhassa enfeksiyonların arttığı bu devirlerde maske takmalarını öneriyoruz.
*Hastalıklardan korunmak için kapalı ortamların sık sık havalandırılması, el hijyenine dikkat edilmesi kıymet taşıyor.
*Maske, uzaklık ve hijyen, yalnızca Kovid-19 değil, başka teneffüs yolu enfeksiyonları yahut temasla bulaşan mikroorganizmalara karşı da muhafaza sağlıyor.
Bilim Heyeti Üyesi Kayıpmaz, risk kümesindeki bireylerin Kovid-19’a karşı hatırlatma dozlarını ihmal etmemesi gerektiğinin altını çizerek, yerli aşı TURKOVAC’ın da inançla tercih edilebileceğini söyledi.
Bu yıl maske kullanımının gevşemesiyle birlikte son 2 yılda görülmeyen enfeksiyonların da artış gösterdiğini belirten Kayıpmaz, “Solunum sistemi enfeksiyonlarını aralık ayının sonu ve ocak ayının birinci iki haftasında daha ağır görüyoruz. Şu anda da kış aylarında bir mühlet daha artış yaşanacağını daha sonrasında ise hadiselerin azalacağını öngörüyoruz. Enfeksiyonlar, salgın öncesindeki yıllarla benzeri formda artış gösteriyor.” diye konuştu.
Kayıpmaz, ferdî tedbirlerin yanında, hastalık belirtisi gösteren çocukların bir mühlet okula gönderilmemesinin öteki çocuklara bulaş olmaması açısından değer taşıdığını lisana getirdi.
AİLELERE “RSV” UYARISI
RSV’nin bilhassa bebekler ve çok küçük çocuklar açısından tehlikeli olabileceğine de işaret eden Kayıpmaz, ailelere şu ikazlarda bulundu:
*RSV çoğunlukla ayakta atlatılsa da bilhassa yenidoğanlar, prematüre bebekler yahut doğum sonrası mekanik ventilatör dediğimiz teneffüs aygıtına bir müddet bağlı kalmış bebekler ve birtakım çocuklarda daha ağır seyredebiliyor.
*Küçük hava yollarının iltihabı olarak tanımlayabileceğimiz bronşit yahut akciğer iltihabı olan zatürreye gerçek ilerleyebiliyor hastalık.
*Özellikle düşmeyen inatçı ateş, kaburgaların çekildiği, karnın teneffüse katıldığı halde teneffüs derdi, morarma, nefes alıp verirken ‘ıslık’ sesi duyulması üzere durumlara dikkat edilmesi, hastaneye başvurulması kıymet taşıyor. (AA)
