Cemal Enginyurt’tan AKP’li vekile dikkat çeken reaksiyon

TBMM Genel Konseyi bugün, CHP’nin talebi üzerine Akbelen’deki ağaçların kesilmesi gündemiyle harikulâde toplandı. AKP ve MHP milletvekilleri, daha evvel vergi artışları ve artırımları görüşmek üzere yapılan harikulâde toplantıda olduğu üzere, tekrar TBMM Genel Heyeti Salonu’na, toplantı kâfi sayısına ulaşıldığının belirlenmesinin akabinde girdi.

Demokrat Parti İstanbul Milletvekili Cemal Enginyurt, şu değerlendirmeleri yaptı:

ESKİ BAKANA DİKKAT ÇEKEN TEPKİ

*Bugün burada Akbelen Ormanları’ndaki katliamı gündeme getirmek için toplandık. Lakin ben toplantıda gördüğüm kadarıyla aslında Akbelen’de rastgele bir şey yokmuş. Fatih Dönmez anlatırken o denli duygulandım ki zannettim ki şirket sahibi konuşuyor.

*Kömür işletmelerinin sahibi konuşsaydı lakin bunları anlatırdı. O adamı buraya davet etseydik, kendini anlat deseydik fakat sizin anlattığınızı anlatırdı.

*Orada orman katledilirken doğrudur iktidarın kendisini savunması gerekir. En natürel hakkınız. Burada yanlış varsa söylemekte en alışılmış hakkınız. Lakin milletin anasına küfreden 5’li çeteyi savunmak size yakışmıyor sayın eski bakan.

*Milletin hakkı gasp edilirken bu hakkı savunan insanlara daima hakaret. Alıştınız aslında, seçimden evvel demediğinizi bırakmadınız. PKK’lı olduk, LGBT’li olduk, ‘hayvanlarla evlenmeye müsaade verecekler’ dediniz. ‘Erkek erkeğe evlenecekler’ dediniz.

*Utanmadan her şeyi söylediniz ve sonuç prestijiyle seçimler bitti. Geldiniz, seçildiniz, kazandınız herhalde farkında değilsiniz. Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı, 2 buçuk aydır tekrar birebir şeyleri söylemeye devam ediyorsunuz.

*Aynı hakaretler tıpkı ithamlar tıpkı iftiralar. Bu durumda yapmanız gereken temel işleri niçin yapmıyor da daima muhalefete hakaret ediyorsunuz?

“HER TÜRLÜ HAKARETİ KULLANIYORSUNUZ”

*‘7 bin 500 lira emekli maaşıyla bu ülkede nasıl geçinilecek’ diye soruyoruz, ‘bu emeklinin hakkını, hukukunu koruyun’ diyoruz. Yüzde 80’nin üzerinde akaryakıta artırım yaptınız. ‘Bu artırımlar reva mı’ diyoruz. Daha dün bir devlet bankasında idare heyeti üyelerine yüzde 100 artırım yapıldı, vicdanınız sızlamıyor mu? Birine yüzde 25’i çok görürken birisi yüzde 100 artırım alıyor, Allah’tan reva mı?

*Daha bugün eski bir milletvekiliniz dört tane şirketten idare konseyi üyeliği, bir de eski milletvekili maaşıyla 5 tane ballı maaş alıyor. Vicdanınız sızlamıyor mu? Bu emekli kan ağlıyor diye üzülmüyor musunuz?

*Nedir bu hırs, nedir bu kin? Daima taarruz, daima agresif bir formda gündemi değiştirecek her türlü hakareti kullanıyorsunuz.

*Dün fındık taban fiyatı açıklandı. Fındık maliyetleri açıklanan tabanın çok çok üstünde olmasına karşın bunun hiç kimse gündeme getirmiyor. Hiçbir şey söylemiyorsunuz. Geçen sene fındık 3 dolar 10 centti şu an açıkladığınız sayı da 3 dolar 10 cent.

*Ama geçen sene 7 kilo fındıkla 1 amele parası ödenirken, bugün 10 kilo fındıkla bir amelenin günlük parası ödeniyor. Geçen sene patoz dediğimiz saati bin 500 lira olan fiyat bugün 3 bin liraya çıkmış. Amele yevmiyesi 750 liraya çıkmış.

*Siz bu ülkede kendi maaşlarınıza yüzde 100 artırım yaptırıyorsunuz lakin fındığa yüzde 54 artırım yapıldığında ‘çiftçimizi ezdirmedik’ diyorsunuz. Bunları gündeme getirmek bunları tartışmak gerekiyor.

“MECLİS’İ İKİ HAFTA ÇAĞIRDIK, KIZIYORSUNUZ, SİNİRLENİYORSUNUZ”

*Meclis’i iki hafta çağırdık, kızıyorsunuz, sinirleniyorsunuz. Ne yapalım? Beşerler mağdur. Sokağa çıkıyoruz, biz sokaktayız. Geziyoruz, dolaşıyoruz. Emeklilikte yaşa takılan bize sarılıyor isyan ediyor. ‘5000 prim günü 5950 güne çıktı’ diyor. Bunu düzeltin. ‘8 Eylül 1999’da 4447 sayılı kararnamenin çıktığı gün sigortalı olan 2023’te emekli olurken, 9 Eylül’de sigortalı olan 17 yıl sonra emekli olacak.

*Buna bir adalet getirin’ diyor. Staj ve çıraklık mağduru olan milyonlarca insan diyor ki; ‘ben stajımı yaptım, çıraklığımı yaptım bana devlet sigorta karnesi verdi. Ancak benim sigortamı prim günü olarak saymıyor. Bu bir adaletsizliktir, hukuksuzluktur’ diyor, bunu düzeltin istiyor.

*Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bunları konuşalım, tartışalım diyoruz lakin siz, ‘niye Meclis’i topladınız.’ Meclis çalışmayacak ne yapacak? Biz buraya turuncu koltuklarda oturup maaş alıp yan gelip yatmaya gelmedik.

*Biz bu millete kelam verdik. Hakkınızı, hukukunuzu koruyacak sizin yanınızda olacak, sizin isminize ‘Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne ses olacağız’ dedik. Bunu ses olarak Türkiye’ye duyurmak ismine Akbelen Ormanları vesilesiyle sizleri buraya davet ettik.

*Ama yeniden hakaret işitiyoruz. Yeniden en ağır kelamları işitiyoruz. En ağır iftiralara maruz kalıyoruz. ‘Ağaç kesen, baş keser.’ Siz ağaç kesilmenin neyini savunacaksınız?

“MİLLETİN KAYGISIYLA DERTLENMEK İÇİN O SOKAKTA OLACAKSINIZ”

*Bu şirket olmasaymış karanlıkta kalırmışız. Nasıl karanlıkta kalıyoruz? Sarı saçlı mavi gözlü dev adam Mustafa Kemal Atatürk 1926 yılında Kırıkkale’ye elektrik ve çelik santrali kurarken siz mi vardınız bu memlekette?

*Bu memlekette harika Süleyman 400’ün üzerinde baraj kurarken siz mi vardınız bu memlekette? Bu memleket adeta sizinle başladı 21 yıl evvel otomobil yoktu, buzdolabı yoktu, çamaşır makinası yoktu. Düzgün ki geldiniz. Uygun ki varsınız.

*Sayenizde aydınlandık, sayenizde kurtulduk, sayenizde modernize olduk. Gelin buyurun sokağa çıkalım. Geleceksiniz milletin sıkıntısıyla dertlenmek için o sokakta olacaksınız. O insanları dinleyeceksiniz.

*23 bin tane top mermisi yemiş, kurşun yemiş gazi sayılmayan vatan evladı var. Yüzde 40’ın altında rapor aldı diye gazi saymıyoruz. 15 Temmuz’da kan görüp bayılanı gazi saydık ancak 23 bin vatan evladını kanun teklifi verdik. Milliyetçi Hareket Partisi verdi, Demokrat Parti verdi, GÜZEL Parti verdi, Cumhuriyet Halk Partisi verdi.

*Sadece bu 23 bin vatan evladı Türk bayrağına sarılarak öldüğü gün o bayrağa sarılmanın gururunu yaşamak istiyor ancak bunu bile görmezlikten geliyorsunuz. Daima gündemi diğer işlerle uğraştırıp diğer işlerle milleti meşgul ediyorsunuz.

*Biz ‘millet aç’ diyoruz sizin Diyanet İşleri Lideriniz, ‘günaydın demeyin’ diyor. Bunun neyinden rahatsız oldunuz? Ben Arap mıyım? Ben Türküm, ben ‘günaydın’ derim.

“EMEKLİ PERİŞAN, ÇİFTÇİ PERİŞAN”

*Bu memleket bu beşerler sizi hak etmiyor lakin siz haklısınız. Diyorsunuz ki; ‘ne fındığı Cemal Enginyurt yüzde 65 verdi Ordu, Giresun bize.’ Yanlışsız yüzde 65 aldınız ancak beşere sorarlar yüzde 65’in karşılığı bu muydu diye.

*Çiftçi, buğday üreticisi size yüzde 70 verdi Urfa’da bu muydu karşılığı? TMO 35 gündür para ödemiyor. 9 bin 200 lira dediğiniz buğday 6 bin liraya düştü. Fakat sizde ses yok. Alıştınız, nasıl olsa o denli hoş bir tabanınız var ‘soğan ekmek yeriz, reisi yedirmeyiz’ diyor.

*Siz onunla memnun oluyorsunuz. Fakat şunu unutmayın millet perişan millet aç. Emekli perişan, çiftçi perişan gün olur gelir bunun hesabını kul sormazsa Allah sizden soracak inşallah. (ANKA)