Yazarlar

Doğan Özdemir -Corona Günlükleri-26

Paylaş:

Corona Günlükleri-26

Demokrasi, Corona ve Sorumsuzluk

Sorumsuzluk, uygulayan kişi hariç çevresindekilere de zarar verebilen bir kavramdır. Bu nedenle eğer yapacağımız bir eylem bizden başkalarına da zarar verecek gibiyse “kimseyi ilgilendirmez” diyemeyiz. Bunun yasal sorumluluğu da vardır.

Yaşamakta olduğumuz Corona salgını tüm dünyada bir türlü istenilen düzeye çekilemedi. Bunda ülkeleri yönetenlerin, alınan kararlara uymayanların, bilime yeterince ağırlık vermeyen ülkelerin ilkelliğinin büyük payı vardır. Yönetenler, yönetimin birer paydaşı olması gereken “Bilim Kurulları”nı, özgür iradelerine ve bilimsel verilere göre davranabilmeleri yönünde yeterince özgür bırakmamışlardır. Örneklerini halen yaşamakta olduğumuz bazı ülkelerde siyasi nedenlerle ya da iktidarda olanların süreci doğru yürütememeleri nedeniyle salgın gittikçe daha da korkutucu hale gelmektedir. Bence bunun çok önemli iki nedeni, yukarıda da söylediğim gibi yönetenler ve alınan kararlara uymayanlardır.

Bilimin ışığından uzaklaşarak çareyi köksüz inançlarda arayanların, bu salgını, muskalarla, okunmuş maddelerle, virüsü kovalayarak ya da her şeyin Yaratan’dan geldiği için buna karşı önlem almanın günah olduğu safsatasına sığınmalarından dolayı kontrol edememektedirler. Önce kafaların değişmesi; bilime inancın tam olması gerekir.

Alınan kurallara uymayanları dehşetle TV’lerden izliyoruz! Bunlarla şiddetle mücadele edilerek haklarında caydırıcı yasal önlemler alınması kaçınılmaz bir zorunluluktur. Yani kişilerin sorumsuz davranışları çevresindekilere çok ciddi zararlar vermektedir; bu mutlaka önlenmelidir. Kimse “ben özgür bir kişiyim, bana zorla maske taktıramazsınız, horon tepmeme engel olmazsınız” diyememeli! Bu davranışlar yüzünden ve siyaseten ekonomik krizin halka para akıtılacak hali kalmamasından dolayı sönümlemeye yüz tutan salgın yeniden parlamak üzeredir. Umarım halkı inandırabilir, alınan önlemlere uymasını sağlayabiliriz. Yoksa daha kötü günler önümüzde beklemektedir.

Bu kadar önemli, yaşamsal bir olay içinde bile yönetenlerin halen öncelikle kendi çıkarlarını korum çabası ise anlaşılamazdır! Neden oldukları yönetemezlik içinde zaten ekonomik ve özgürlükler yönünden boğulmakta olan halkın bir an önce sağlıklı bir nefes almaya gereksinmesi varken, bu kadar çok zam yapılması, dünyada dip yapan akaryakıtın bazen günde iki kez zam görmesi, enflasyonun hayali rakamlarla gösterildiğinin çok daha üstünde olması halkı bunaltmaktadır. Bunun yanında bir de siyasal yönden yapılan ataklarla muhalefete akla hayale gelmez baskıların giderek artan dozda uygulanması, onların nefes alabileceği kanalların tek tek tıkanması, üstüne üstlük sosyal medyanın kapatılmaya kalkışılması anlaşılır gibi değildir! Siyaset, elbette kendi partisinin, kendinin ve yandaşlarının haklarını “ötekilere” göre daha fazla korumaktır; bu ülkemizin ve az gelişmiş demokrasilerin kaderidir. Ama bu hassas çizgiden öte tarafı faşizme giden yoldur! Bu sınır zorlanmamalıdır.

Şu anda üst üste gelmesi de son derece “manidar” olan olaylar yaşamaktayız. Gazeteciler, bir liderin söylediğini yazmaktan hapistedir! Mecliste bu güne kadar uygulanmayan, görev yapmakta olan vekillerin dokunulmazlığının kaldırılması ilk kez ve baskın şeklinde uygulanıvermiştir! Medyanın neredeyse %80-85’i elinde olduğu halde kalan 2-3 muhalif kanala yasaları aşırı zorlayan çok ağır cezalar verilebilmektedir. Gazetelerde daha önce yapılan kapatmaya zorlama hukuki yoldan olmayınca “idari” yönden “ilan kesme cezası” ile hukuk katledilerek sürdürülmektedir. Amaç, muhalefetin “doğruları öğrenme hakkı” ve istediği kanalı/gazeteyi izleme hakkını ortadan kaldırmak gibidir!

Bu da yetmezmiş gibi sosyal medyanın tümüyle kapatılması düşünülmektedir. Sosyal medyayı en kötü kullananların bir partinin para ile tuttuğu, adına “Trol” denen, işleri hedef gösterilen kişilere sövmek, karalamak, taciz etmek olan kişiler bilinmekteydi. Bunlar görevlerini korkusuzca yaparlar, hiçbiri yakalanamaz, ceza da almazdı! Ama eğer muhalifsen 7-8 yıl önce attığı bir Tweet yüzünden mahkûm edilebilirdin! Ya da falancaya hakaretten hemen bulunup mahkemeye ve oradan hapse girebilirdin! Yani istenen sosyal medya anında cezalandırılabiliyordu.

Şunu söyleyeyim; açık ya da gizli hesaplardan birilerine hakaret, küfür etmek, onun özel yaşantısını açığa çıkarmak asla onaylanacak bir şey değildir. Ama bu durum “insanlar ayrılarak” izlenmemeli, “benim saldırganım iyidir” haline girilmemelidir! Devletin eli uzundur, istediğini anında bulur. Bu nedenle böyle bir yasak dünya ülkeleri tarafından ülkemizi birkaç basamak daha demokrasi özürlüleri sıralamasında aşağı iteklemekten başka işe yaramayacaktır.

Son olarak; Baroların bölünme çabasının daha önce birkaç kez mahkemelerden döndüğü halde şimdi durduk yerde yeniden gündeme getirilmesinin hukuksa olamayacağı gibi mantıksal bir açıklaması da yoktur. TV’lerde hukukun bir kanadını temsil eden Baro Başkanı ve üyelerine yapılanlar “Laik, Demokratik bir Hukuk Devletine” yakışmıyor diyeceğim de; hakikaten biz artık “Tek Adam Hükümet Sistemi”ne geçmiştik değil mi?

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu