İmamoğlu, Erzurum’da yaralanan vatandaşlarla Rize’de buluştu

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Lideri ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, Erzurum’da provokatörlerin taşlı atağında yaralanan Erzurumlu vatandaşlardan kimileriyle Rize’de buluştu. Kahvaltılı buluşmaya, akında yaralanan Tülay Gıcırkan, Burak Paha ve Talip Bingöl aile fertleriyle birlikte katıldı.

Burak Paha ve ailesi Ekrem İmamoğlu ve Dilek İmamoğlu ile görüştü.

YARALILARA GEÇMİŞ OLSUN DİLEKLERİNİ İLETTİ

Eşi Dilek İmamoğlu ile birlikte konuklarını ağırlayan Ekrem İmamoğlu, yaralılarla olay günü manzaralı olarak da konuştuklarını belirterek, aile fertleriyle tek tek tanıştı. Yaralılara bir defa daha geçmiş olsun dileklerini ileten İmamoğlu, “Geçmiş olsun. Hiç yakışmayan bir işti” dedi.

Bu sırada ortaya giren yaralı Bingöl, hislerini, “Otobüsün üzerinde o taşlar size geldi ya, o denli benim zoruma gitti. İçimden kan gitti Başkanım” kelamlarıyla lisana getirdi.

İmamoğlu’nun Bingöl’e cevap, “Güzel kalbinle var ol. Bu olan işin ne Erzurum’la bir ilgisi var ne bizim insanımızla. Bu türlü kışkırtılan, tabiri caizse azmettirilen bir insan kümesinin yaptığı bir ayıptır. Acı bir şey, ancak yapacak bir şey yok. Allah beterinden korudu o gün” oldu.

Saldırıda yaralanan Tülay Gıcıkan yaşadıklarını anlattı

“BİR DE UTANMADAN, ‘EKREM YAPTIRDI’YA GETİRDİLER İŞİ”

Yaralılardan Gıcırkan da Erzurumlu Alvarlı Efe’nin, “Allah’a emanet olsun Erzurum” kelamından alıntı yaparak, yaşananlardan duyduğu üzüntüyü lisana getirdi. Yaralı genç Burak’ın annesi Gülsüm Çelik de İmamoğlu’nun, mitinge katılan vatandaşlara saldırganlara cevap vermemeleri istikametindeki davetinin bedelli olduğunu belirtti.

İmamoğlu, “Çünkü benim oğlum delikanlı, karşılık verse, Allah koruma yani” diyen Çelik’e, “Tabii olağan heyecan yapar, uçar sarfiyat. Yazık ya. Bizim insanımız. Tıpkı milletiz. Bu memleketin insanı yani. En doğusundan en batısına kurban olurum. Ayıptır, yazıktır” cevabını verdi.

İmamoğlu, Burak’ın babası Fikret Çelik’in, “Biraz evvel onu söylüyorduk. Diyoruz ki; tıpkı mescide gidiyoruz, birebir aile tabibine gidiyoruz tahminen. Birebir kaptan yemek yiyoruz. Biri birini taşlıyor. Bu türlü saçma sapan bir şey olur mu? Bu ayıptır” kelamlarına, “Bir de utanmadan, ‘Ekrem yaptırdı’ya getirdiler işi” katkısını verdi.

Yaralı Gıcırkan’ın yeğeni Serap Gıcırkan da kelam alarak, “Maalesef Liderim, en üzüldüğümüz oydu. İnsan sahiden evvel bir özür bekliyor” formunda konuştu.

İmamoğlu da yeğen Gıcırkan’a, “İnsan der ki, ‘Bir eksiğimiz mi var, gediğimiz mi var. Onu nasıl kapatırız. Bunu demiyor. ‘Onlar kendi kendilerini taşladılar’ diyor. Yani ben ağabeyime taş attım üstten yani. Olacak iş değil ya” eklemesinde bulundu.

Talip Bingöl aile fertleriyle Rize’ye gelerek İmamoğlu ile buluştu.

“DÜRÜST OLAN YERE BAYRAĞIMI ALIP GİTTİM”

Zamanında iktidar kanadında siyaset yaptığını belirten yaralı Gıcırkan da “Çünkü o memleket bizim. Ben memleketimin ismine her yerde, beni temsilen, dürüst olan yere bayrağımı alıp gittim. Artık ne yapıyorlar? Biz Erzurum’uz. Biz kimiz? Kardeşiz. Çok üzüldüm. Beni üzen şey, başıma gelen taş değil de benim bayrağıma atılan taş ve bana hastaneye giderken ikinci sınıf muamelesi yapılmasıydı. Güya ben PKK’lıymışım üzere muameleyi yapmaları beni çok üzdü, çok yaktı. Ben bu türlü bir şeyi hak ettiğimi zannetmiyorum. Biz, Nene Hatunların torunlarıyız. Bu türlü bir şey olur mu? Bu ülkeyi canla, başla, edeple kazanmış insanlarız” sözlerini kullandı.

“Bir ortada yaşıyoruz” diyen İmamoğlu, “Bak işte geldik burada, Rize’deyiz, Yarın. İstanbul’dayız. Allah’a şükür. Neyse. Allah korudu. Allah, beterinden korusun diyeceğim” halinde konuştu. İmamoğlu, “Erzurum’a yolunuz düşerse, bekleriz” diyen yaralılar ve yakınlarına, “Geleceğim. 15 Mayıs’tan sonra, birinci ziyaretlerimden birini Erzurum’a yapacağım” cevabını verdi.

“SİZDEN ÖZÜR DİLENDİ Mİ LİDERİM?”

Erzurum Büyükşehir Belediye Lideri Mehmet Sekmen ile tanıştıklarını belirten İmamoğlu, “Usulen de bir selamımız var birbirimize. Ben Erzurum’a geldiğimde, aradım kendisini. ‘Seni ziyaret etmek istiyorum’ dedim. Not bıraktım. Bize dönemedi bile. Bunlar bir kaygıyla yapıyorlar siyaseti. Üstten müsaade alacak ki, Ekrem’le görüşebilsinler. O denli bir durumdalar yani, açık ve net” dedi.

İmamoğlu, yeğen Gıcırkan’ın, “Sizden özür dilendi mi Başkanım” kelamlarına, “Yok. O denli bir şey beklemiyorum bile yani” cevabını verdi. Bunun üzerine yeğen Gıcırkan, “Ben, onlar ismine özür diliyorum. Biz Erzurumluyuz ve o hareket yanlıştı” tabirlerini kullandı.

İmamoğlu da “Tekrar söylüyorum: Erzurum bizim hısımımız, akrabamız. Buradan oraya göç etmiş benim akrabalarım, yıllardır orada ticaret yaparlar. Yani Erzurumluya zerre değmemiştir. Siyaset hırslarıyla o hissin içine gömülmüş insanların kabahatidir. Kabahat diyorum, kusur demiyorum. Yaptıkları, oy için her şeyi yapmak. Kötülük” biçiminde konuştu.