Kılıçdaroğlu: Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına başlamış bulunuyoruz… Geçmişi unutmayacağız

CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Yenimahalle Belediyesi’nin düzenlediği 100. Yıl Parkı Açılışı’na katıldı.

“TÜRKİYE’NİN YÜZ YILLIK TARİHİNDE, BÜTÜN MAZLUM MİLLETLERE ÖRNEK OLAN BİR KARAKTERİ VARDIR”

Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

* “Çok hoş bir şey yapıyoruz, bugün. Altmış dönümlük bir alana, öbürleri olsaydı, ‘buraya gökdelenler yapalım’ sıkıntısı. Ancak burada yaşayanların tamamının ağaca, tabiata muhtaçlığı var. Parklarda beşerler fikirlerini paylaşırlar, pikniklerini yaparlar, çocukları ile bir arada, dedeler torunları ile birlikte buraya gelirler. Hasebiyle Ankara’yı yeşillendiren, yeşile boğan belediye liderlerimize, öbür Büyükşehir Belediye Liderimiz olmak üzere bütün belediye başkanlarıma teşekkür ediyorum. Onlar size, Ankara’ya hizmet ediyorlar.

* 100 yıl bizim tarihimizde çok kıymetli. Değeri yalnızca 100 yıl olmasından kaynaklanmıyor. Zira Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı verip, Cumhuriyet’i kurduktan sonra; bütün mazlum milletlere örnek olduk. Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı verdikten sonra, işgal altında olan pek çok ülke ulusal kurtuluş savaşını verdiler. Ve bizi örnek aldılar. Biz Cumhuriyet’i kurduk, onlar da Cumhuriyet’i inşa ettiler. Biz, demokrasimizi geliştirmeye çalıştık, onlar da demokrasilerini geliştirmeye çalıştılar. Türkiye’nin yüz yıllık tarihinde, bütün mazlum milletlere örnek olan bir karakteri vardır.

“DEVASA, GÖRKEMLİ, BAĞIMSIZ BİR TÜRKİYE’Yİ İNŞA ETTİLER”

* Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı vermek yetmiyor. Bağımsız bir devlet olarak öteki ülkelere el avuç açmayan bir Türkiye inşa etmek gerekiyor. Ayakkabı dahi üretemeyen, bez bile üretemeyen bir Türkiye’den devasa, görkemli, bağımsız bir Türkiye’yi inşa ettiler. Cumhuriyet’i kurdular lakin çabucak İzmir İktisat Kongresi’ni topladılar. Zira Cumhuriyet’i kuranlar, iktisatçı değildi; savaş meydanlarında gayret etmişlerdi.

* İktisat Kongresi’ni toplayarak; Türkiye’yi nasıl kalkındırabiliriz, devasa borçları nasıl ödeyebiliriz, fabrikaları nasıl kurabiliriz, üniversiteleri nasıl yine ayağa kaldırabiliriz gayretini yaptılar. Türkiye bugün İslam coğrafyasının en görkemli, en hoş; büyük eksiklerine rağmen demokrasi gelişmiş bir ülke olarak karşımızda… Biz Cumhuriyetimizle, Cumhuriyet’i kuran başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün kahramanları hem şükranla anıyor, hem onlarla gurur duyuyoruz.

* Filistin… Çocukların öldürülmesi, yaşlıların öldürülmesi, bayanların öldürülmesi; asla ve asla yanlışsız değil ve bu bir cinayettir. Bu cinayet, üzülerek söz edeyim, bütün dünyanın gözleri önünde yapılıyor. Akan kanların bir an evvel durması lazım. Orta Doğu’da barışın tekrar sağlanması lazım. Orta Doğu halkları daima şunu söylerler, ‘Bizim Gazi Mustafa Kemal üzere bir Atatürk’ümüz olmadı, olmadığı için bir türlü sırtımızı doğrultamıyoruz’ diye.

“SAVAŞ İÇİN VERDİĞİMİZ ÇABAYI BARIŞ İÇİN DE VERDİK”

* Onlar bize öykünüyorlar, bizim üzere olmak istiyorlar. Biz onlarla kardeşçe yaşamak istiyoruz. Bir arada yaşamak istiyoruz. Ortak kültürümüz, tarihimiz, inançlarımız var. İnançlarımızı, kimliklerimizi, hayat biçimlerimizi çağdaş dünyanın ulaştığı seviyeye ve onu aşmak için amaca koymak zorundayız. O amacı gerçekleştirdiğimiz vakit bölgemize de barış ve huzur gelecektir.

* Bu cennet vatanın hudutları kanla yazıldı lakin birebir vakitte büyük bir uğraş ile yedi düvelin önünde ve onların da imzaları ile gerçekleşmiş oldu. Savaş için verdiğimiz çabayı barış için de verdik. Ve barış için verdiğimiz çaba ile bütün dünyanın, artık bağımsız Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni tanımasını da sağladık. Bu da bizim hem savaşta hem barışta başarılı bir ülke olduğumuzu gösterir.

* 100 yılı tamamlıyoruz, yarın. Lakin bir şey daha var, ikinci yüzyıla adım atacağız. Artık Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına başlamış bulunuyoruz. Yani ikinci yüzyılın arifesindeyiz. Geçmişi unutmayacağız. Fakat güçlü bir gelecek inşa etmek için yola çıktığımızı hepimiz bilmek zorundayız.

* Cumhuriyet’in bir özelliği daha var. Cumhuriyet birebir vakitte demokrasi demektir. Pek çok ülkede Cumhuriyet var, fakat demokrasi olmadığı için insan hakları yok, fikir özgürlüğü yok, medya özgürlüğü yok, yargı bağımsızlığı yok. Münasebetiyle Cumhuriyet’i demokrasi ile taçlandırmak, hepimizin ortak vazifesi. Artık amacımız hoş Cumhuriyetimizi, 100 yıllık Cumhuriyetimizi; çağdaş demokrasi ile taçlandırmak.

“MANSUR LİDERİN BAŞKANLIĞINDA YENİDEN YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ”

* Bu parklarda gezerek bu tartışmaları yapacağız. Düşünün, Şanlı Yaradan’ın bize verdiği en pahalı şeş akıldır. Ve münasebetiyle aklımızı kullanarak, yeri geldiğinde dünyaya teknoloji ile bilimle kültürle dünyaya meydan okuyan bir Türkiye’yi inşa etmek için yola çıkacağız. Bunun için en temel yol demokrasi. Cumhuriyet’e geçişin büyük bir ehemmiyeti var, çaba ile geçildi.

* Lakin Cumhuriyet’in kalıcılığı demokrasi ile mümkündür. Demokrasiyi inşa etmek için en kıymetli, en kıymetli adım Cumhuriyet’tir. Cumhuriyet’i birlikte kutluyoruz. Umarım gelişmiş, kalkınmış, huzurlu yaşayabileceğimiz bir demokrasiyi de daima birlikte inşa edeceğiz. Zira, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, demokrasinin Cumhuriyet’in temeli olduğunu da söz etmiştir.

* Unutmayın. Önümüzde lokal seçimler var. Mansur Başkan’ın başkanlığında tekrar yolumuza devam edeceğiz. Yeni belediye liderlerini kazanmak üzere.” (ANKA)