GüncelGündem

Marmara Denizi müsilaj öncesine döndü

Paylaş:

İSTANBUL (AA) – İstanbul Üniversitesi (İÜ) Su Bilimleri Fakültesinde görevli bilim insanları, “Marmara Denizi’nde Görülen Müsilajın Halk Sağlığı Bakımından Etkilerinin Değerlendirilmesi” çalışmasını tamamladı.

Fakültenin Gıda Güvenliği Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nuray Erkan yürütücülüğünde TÜBİTAK destekli yapılan çalışma kapsamında, “Denizlerde ve İçsularda Ticari Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen Tebliğe” göre, İstanbul ve Çanakkale Boğazı, Tekirdağ, Yalova, Bandırma ve İstanbul’dan örnekler alınarak incelendi.

Erkan, AA muhabirine, geçen sene mayıs ayında Marmara Denizi’nde tarihindeki en yoğun ve en büyük müsilaj vakası olarak değerlendirilen müsilajın arka planını, balıkçıların daha önceki aylarda yaşadığı şikayetlerinden bildiklerini söyledi.

Bahar aylarında hava sıcaklıklarının yükselmesiyle müsilaj yoğunluğunun arttığını belirten Erkan, şöyle konuştu:

“Bu dönemde bir de koronavirüs salgını vardı. O dönem sağlıklı beslenmede, bağışıklık sistemini kuvvetlendirmede tartışmasız yeri önemli olan balık ve balık ürünlerini tüketmeleri için halkımıza sürekli tavsiyede bulunduk. Ancak insanların aklına ‘Müsilajla birlikte Marmara Denizi’nden çıkan balık bundan sonra tüketilebilecek mi insan sağlığı için bir olumsuz etkisi olacak mı?’ gibi sorular geldi. Ancak müsilajın ilk görüldüğü dönemde Marmara Denizi’nde balık avcılığı için yasak başlamıştı ve tezgahlarda ağırlıklı olarak kültür balıkları ya da diğer denizlerden gelen balıklar vardı.”

TÜBİTAK’ın bu dönemde müsilajla ilgili özel bir fon açtığını ifade eden Erkan, kendilerinin de Marmara Denizi’nden avlanan su ürünlerinin tüketiminde müsilajın halk sağlığı bakımından olumlu ve olumsuz etkilerinin değerlendirilmesi anlamında projeye başladıklarını anlattı.

Prof. Dr. Erkan, müsilajın balıkçılık verimini nasıl ve ne kadar etkilediğini, avlanan deniz ürünlerinin gıda güvenliği bakımından durumunu bilmediklerine dikkati çekerek, “Bu kapsamda Marmara Denizi’nde balıkçılığa izin verilen 7 farklı bölgeden dil, karides, midye, hamsi ve istavrit almak üzere bu türlerde 8 ay boyunca mikrobiyolojik, ve kimyasal analizler yaptık.” ifadelerini kullandı.

“Müsilaj, Omega-3 içeriğinde de düşüşe neden olmuştu”

Araştırmanın temel amacının müsilaj görülen Marmara Denizi’nden avlanan bu türlerin tüketilmesinin halk sağlığına etkilerini incelemek olduğunun altını çizen Erkan, araştırmanın başında tüm örneklerde insanda gıda zehirlenmesi ve hastalık etkeni olan bakterilerin yükü ile çeşitliliğinin yüksek olduğunu gördüklerini ifade etti.

Erkan, balıkçılık sezonu açıldıktan hemen sonra özellikle su sıcaklığının yüksek olduğu eylül, ekim ve kasımda patojen yükünün ve çeşitliliğinin de yüksekliğine dikkati çekti.

Su sıcaklığında düşüşle beraber patojen yükünün ve çeşitliliğinin azaldığını gözlemlediklerini aktaran Erkan, şöyle devam etti:

“Müsilaj öncesinde yaptığımız analizlere göre o dönem aldığımız tüm örnekler çok daha kontamine bulunmuştur. Dip örneklerinden dil balığı ve karideste, suyu filtre ederek beslenen kabuklu deniz ürünlerinden midyede patojen çeşitliliği ve miktarı hamsi ile istavrit örneklerine göre daha yüksek bulundu. Bu şaşırtıcı bir tablo değildi. Su kolonunda dip dahil yoğun müsilaj, mikrobiyal çeşitliliği ve yükü artırmıştı. Aldığımız örneklerde besin kompozisyona baktığımızda geçmiş senelerden farklı olarak özellikle hamsi ve istavritte müsilajlı dönemde Omega-3 seviyesinin geçmiş yıllara göre düştüğünü tespit ettik. Müsilaj, Marmara Denizi’ndeki balıkların besin zincirindeki besin döngüsünü bozduğu için balıklarda et verimini azaltmış ve Omega-3 içeriğinde de düşüşe neden olmuştu. Ayrıca tüketime sunulan bu türlerin stoklarında da belli bir azalma olduğu gözlenmiştir.”

Erkan, toplanan örneklerde canlıların enzim faaliyetlerini incelediklerinde insan gıdası olarak tüketilen bu canlılarda müsilajın önemli bir stres yarattığını tespit ettiklerini kaydetti.

Canlıların savunma mekanizmaları ile sindirim enzimlerinin olumsuz etkilendiğini, buna bağlı olarak canlıların besin alamadığını ve et veriminin düştüğünün gözlendiğini vurgulayan Erkan, “Marmara Denizi’nde bir dönem ortaya çıkan müsilajla artan mikrobiyolojik yükün, müsilajdan önceki değerlere döndüğünü belirledik. dedi.

“‘Müsilajlı sudan çıkan balığın tüketilmesi zararlı’ gibi durum söz konusu değil”

Marmara Denizi’nin çıkan ekonomik türler ve besleyiciliği bakımından Türkiye’nin en önemli ikinci verimli denizi olduğunu anlatan Erkan, buradan avlanan çok değerli gıda kaynağının kaybedilmemesi gerektiğini söyledi.

Erkan, denizlerin korunması ve bununla ilgili tüm önlemlerin alınması gerektiğini dile getirerek, “Müsilaj eylem planında ne gerçekleştirilecekse bunların yapılması gerekiyor. Bunun yanında gıda güvenliğinin temel ilkelerini halkımıza öğretmemiz gerekiyor. Mutlaka temiz ve hijyenik koşullarda satış yapan bir balıkçınız olsun. Mümkün olduğunca mutfak hijyenine riayet eden ortamlarda, kalite ve gıda güvenlik sertifikalarına sahip satış ve tüketim noktalarında bu ürünleri tüketmeye özen gösterin.” diye konuştu.

Yapılan çalışmalara göre “Müsilajlı sudan çıkan balığın tüketilmesi zararlıdır” gibi bir durumun söz konusu olmadığına dikkati çeken Erkan, gıdanın güvenli unsurlarda tüketilmesi, avdan çatala gelene kadarki süreçte her türlü hijyenin uygulandığı güvenlik sisteminin kurulması gerektiğine değindi.

Gıda güvenliği sisteminin olduğu satış ve tüketim yerlerinde müsilajlı sudan avlanan balıklar ile bu ürünlerin tüketilmesinde sakınca bulunmadığını aktaran Erkan, “Mikrobiyal tehlike dışında müsilajın görülmesinden itibaren yapılan bir yıllık incelemede Marmara Denizi’nden avlanan balıkçılığa izin verilen bölgelerden alınan dil balığı, karides, midye, hamsi ve istavrit örneklerinde tüm sezon boyunca cıva, kurşun, kadmiyum gibi toksik metal değerleri Türk Gıda Kodeksi Bulaşanlar Yönetmeliği limit değerleri içinde bulunmuştur.” diye konuştu.

Muhabir: Hikmet Faruk Başer

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu