CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, 28 Şubat davası kapsamında müebbet mahpus cezasına çarptırılan emekli kumandanlardan Hakkı Kılınç’ı (83) Sincan F Tipi Cezaevi’nde ziyaret etti. Hakkı Kılınç görüşmede Çakırözer’e şu değerlendirmeleri yaptı:
■ Cezaevine girerken de rahatsızlıklarım vardı. Burada hem sayıları, hem de meşakkatleri arttı. Şu anda 15 rahatsızlığım var. Son olarak yılbaşında eşimle görüşme sırasında bayılmışım. Yaşadıklarımıza karşın neden ceza ertelemesi yapılmıyor anlamış değilim. Nasıl ki geciken adalet adalet değilse, ceza ertelemesi yapılmadan burada tutulmamız de bir tedavi değildir. Tam aksine ağır bir cezalandırmadır.
■ Bizimle birebir koğuşta kalan arkadaşımız Vural Avar gözümüzün önünde vefat etti. Daha evvel tuvalette düşüp kaburgalarını kırmıştı. “Cezaevinde kalamaz” denmesine karşın tuttular. Tuvalete onun için tutamak yapıldı. Lakin yeniden tuvalette hayatını kaybetti.
■ Anayasa Mahkemesi’ne gönderdiğimiz müracaatlar bir buçuk yıldır bekliyor. Görüşmeyi uzattıkça bir ceza da onlar veriyor. İsimli Tıp Kurumu’na üç kere gönderildim. Üçünde de İsimli Tıp’tan “Cezaevinde kalabilir” sonucu çıktı.
TSK’YI YIPRATMA HAREKATI
■ Arkadaşlarım ortasında ‘Dik Hakkı’ diye bilinirim. Buradan sıhhat nedenleriyle tahliye olursam üzüleceğim. Zira ben beraat ederek çıkmak istiyorum. Bizi neyle suçluyorlar: TC hükümetini yıkmak ile. Ancak devrin Cumhurbaşkanı Demirel ‘Ortada darbe yok. Siz darbenin ne olduğunu bana sorun’ diyor. Bizi yargılayanların yüzde 80’i FETÖ’cü. Savcıların yargıçların bir kısmı ile burada tıpkı cezaevinde yatıyoruz. Bu dava da birebir Balyoz, Ergenekon üzere TSK’yı yıpratma, güçsüz hale getirme gayesiyle yargının sopa olarak kullanıldığı kumpas davalarından farksız. Bu da bir kumpas.
Uktu Çakırözer
Bu vicdansızlık değil de nedir?
Uktu Çakırözer, cezaevindeki görüşmenin akabinde şu değerlendirmeyi yaptı: “83 yaşındaki Hakkı Paşa görüşmeye bastonla geldi. Bir kulağı büsbütün duymuyor. Oburu çok az işitiyor. 15 önemli rahatsızlığı var. Her gün 12 ilaç içiyor. Uyku apnesi olduğu için geceleri teneffüs aygıtı ile yatıyor. Cezaevinde 5 kere bayılmış. 83 yaşındaki bu insanı hala cezaevinde tutma ısrarı vicdansızlık değil de nedir? Her an cezaevinde ölebilirler. Vebali bu büyük ayıba ses çıkarmayanlara aittir. Derhal bu zulüm bitmeli, emekli kumandanlar infaz ertelemesi ile meskenlerine çıkarılmalı, Anayasa Mahkemesi de bir an evvel müracaatlarını ele almalı.”
