GüncelGündem

Susuzluğun ayak izleri: Karataş Gölü kurudu

Paylaş:

Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İskender Gülle, Burdur’daki Karataş Gölü’nün kurumasına ilişkin, “Kuruyan, sadece bir göl, bu sulak alan değil. Göllerin kuruması bir ikaz, bir alarm. Burada gördüğünüz koskoca 10 kilometre genişliğinde, 3 metre derinliğindeki bir sulak alan kurumuşsa bu, bölgede yaşanan büyük susuzluğun ayak izleri ve yaşanacak olan büyük susuzluğun ayak izleri. Bu ikazları iyi değerlendirmemiz gerekiyor” dedi.

Burdur’un Karamanlı ilçesinde bulunan ve bölgenin önemli sulak alanlarından biri olan Karataş Gölü, geçen yıl tamamen kurudu. 100’den fazla türden yaklaşık 100 bin göçmen kuş için önemli bir besin ve yumurtlama alanı olan, tatlı su balıkçılığı ve sulamayla bölgeye ekonomik gelir sağlayan göl, son yıllarda yeterli yağış olmaması, yer altı sularının azalması, tarım için aşırı su kullanımı nedeniyle yok oldu. Kuruyan gölde çobanlar koyun otlatmaya başlarken göl suyunun çekilmesiyle karaya oturan tekneler, kuraklığın boyutunu gözler önüne serdi.

‘Bir damla su tutulmadı’

Karataş Gölü’nde açıklamalarda bulunan Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İskender Gülle, şunları söyledi:

“Burası Karataş Gölü, başka bir adıyla Karataş depolaması. Burası, aslında oluşum itibariyle orijinal bir göl değildi. 1970’li yıllarda, ‘Bahçeözü’ diye bilinen küçük bir su kaynağı vardı. Zaman içerisinde havzadan gelen diğer suları da biriktirmek amacıyla 1970’li yıllarda Devlet Su İşleri tarafından oluşturulmuş bir büyük su havuzu olarak görebiliriz. Onun için de bazen adı ‘Karataş depolaması’ olarak bilinir. Her ne kadar Karataş depolaması olarak bilinse de sonuçta uzun yıllar, 40-50 yıl boyunca bölgeye hizmet etmiş, neredeyse bir göl halini almış bir sulak alandı. Bu sulak alan, geçen yıla kadar su seviyesinde zaman içerisinde dalgalanmalar gösterse de ekolojik işlevini devam ettirebiliyordu. Fakat özellikle geçen yıl bölgede yaşanan önemli derecedeki kuraklığın ve çevredeki kullanıcılar tarafından artan yoğun su ihtiyacının kendisini göstermesiyle birlikte ne yazık ki geçen yıl kurudu. Bu sene bölgede yağışlar normale yakın olmasına rağmen, görüldüğü gibi bir damla su tutulmadı. Çünkü bu göller veya sulak alanların bir defa kuruduktan sonra, ondan sonraki dönemlerde tekrar su tutmaları son derece zordur. Çünkü taban toprağı suyunu kaybediyor, nemini kaybediyor, su seviyesi göl seviyesinin de altına düşüyor ve tekrar bu rezervuarların dolması, toprağın su doygunluk seviyesine ulaşması, bunun üzerine 1-2 metre su birikmesi son derece zor bir durum. Normalin çok üzerinde bir su girdisinin olması lazım.

‘Burada tahribattan söz etmiyoruz, yok oluştan söz ediyoruz’

Burada özellikle kış aylarında çok yoğun bir su kuşu popülasyonu görebiliyorduk. Sayısı 100’ün üzerinde kuş türü kaydedilmişliği var. Toplamda, yıl boyunca 100 binin üzerinde su kuşu burada geçimini sağlıyordu. Şu anda çevrede bir tane bile kuş gözükmüyor. Su kuşları açısından ekolojik işlevini yitirdiği gibi daha da önemli olan, balıklar açısından durum çok daha kötü. Çünkü kuşlar hadi burayı terk ettiler, başka bir su buldular diyelim ama bu gölde sekiz tane balık türü vardı. Bu balık türlerinin iki tanesi endemik türdü. Bunların tamamı yok oldu. Ayrıca önemli miktarda sazan, sudak ve kerevit avcılığı yapılmaktaydı. Bu da çevredeki vatandaşlar açısından önemli bir gelir kaynağıydı. Ondan da olduk. Burası tekrar su ile dolmuş olsa bile sucul organizmaların burada yeniden ikame olmaları, balıkların artık herhangi bir yerden gelemeyecekleri için omurgasızların, su bitkilerinin tekrardan burada bir ekosistem oluşturmaları için uzun yıllar gerekecektir. En az 10 yıl boyunca su seviyesinin tekrar kendisini koruması, belki yeniden bir balıklandırma çalışmasının yapılması gerekecek. Sonuçta sulak alanlar bir defa tahrip olduktan sonra geri dönüşü çok zor oluyor. Burada artık tahribattan söz etmiyoruz, tamamen bir yok oluştan söz ediyoruz. Artık bu sulak alanında geri dönüşü son derece zor olacak veya hiçbir şekilde eski halini göremeyeceğiz diye düşünüyorum. Tavşanlar, keçiler, kertenkelelerden oluşan karasal ekosisteme dönüşmüş. Bundan sonraki süreçte buranın kaderini artık iklimsel koşullar ve insanların yapmış olduğu etkinlikler, yönetimsel faaliyetler ve kullanım amaçlarımız belirleyecek.

‘Yaşanacak büyük susuzluğun ayak izleri’

Aslında buranın kuruması bize bir şeyi gösteriyor. Kuruyan, sadece bir göl, bu sulak alan değil. Bu bir ikaz, bir alarm. Artık alarm durumunda olmamız lazım. Burada gördüğünüz koskoca 10 kilometrekare genişliğinde, 3 metre derinliğindeki bir sulak alan kurumuşsa bu, bölgede yaşanan büyük susuzluğun ayak izleri veya yaşanacak olan büyük susuzluğun ayak izleri. Bu ikazları iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Bu uyarıları dikkate almamız gerekiyor. Zira tarım yapmak için aşırı su kullanımıyla burayı kuruttuk. Ama bu sefer suyu aşırı kullandığımız için bir sonraki yıl kullanacak su da bulamadık. Oysa geçen yıl ya da önceki yıllarda su seviyesi korunmaya çalışılsaydı, daha makul düzeyde bir tarımsal faaliyet uygulansaydı, daha makul düzeyde su çekimi yapılmış olsaydı bu yıl aynı makul düzeyde suya sahip olacaktık. Yani şuna benziyor; altın yumurtlayan tavuğu kesmeye benziyor. O nedenle gerçekten sulak alanlarda istikrar sadece biyolojik yaşam için değil çevredeki halkın sosyoekonomik düzeyinin ve refah faaliyetlerinin devam edebilmesi için de çok önemli.”

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu