AktüelGüncel

“Türkiye’nin yeniden bir çözüm sürecine gireceğine inanıyorum”

Paylaş:

Oyuncu Kadir İnanır, Hürriyet’e konuştu.

“Türkiye bir çözüm süreci yaşadı. Siz de akil insanlardan biriydiniz. Dağ tepe ülkeyi dolaştınız, 50 yıldır da bu ülkede sinema yapıyorsunuz. Sizin gözünüzden Türk toplumunun en büyük sıkıntısı ne?” sorusuna İnanır, şu yanıtı verdi:

“Eğitimsizlik demeyeceğim, eğitimsiz bırakılmışlık diyeceğim. Fakirlik demeyeceğim, fakir bırakılmışlık diyeceğim. Bakın, aydınlık dünyayı görmesin diye karanlıkta bırakılmış bir toplum çok kolay kullanılır. Sistem dediğimiz mekanizma da kendi varlığını sürdürürken bundan beslenir. Ben o yüzden bu halka ‘Neden böyle düşünüyor’ diye laf etmem, elimden geldiği kadar da laf ettirmem. İleri bir ülkede toplumun beğenmediği bir şeyi uygulamaya kalkarsanız tepki görürsünüz.

Tevekkül, yani her şeyi Tanrı’ya havale etmiş toplumlara ‘Düşün’ ve ‘Gör’ diyemezsiniz ki. Onun karnını doyurmak gibi temel başka sorunları vardır zaten. Ben asla halka kızmam… Biz ülkemizi sevmeyi öğrenmeliyiz, bu topraklarda yaşayan bütün kimliklerin, kültürlerin kıymetini bilmeliyiz, herkes için eşit fırsat yaratabilmeliyiz. Bu ülkenin nehirlerini, ovalarını hiçbir yerde bulamazsınız. Bir Konya ovasına iki tane İsrail sığar. Daha eğitimli, daha refah bir toplum için sürekli mücadele içinde olmamız ve durmadan, yorulmadan daha iyiyi aramamız gerekiyor.”

‘HAYATIMIN EN GÜZEL YILLARINI YAŞIYORUM’

– Sizin meseleniz bu mu, ‘daha iyiyi aramak’?

Benim meselem şu: Bu ülkeden göçüp giderken “Vay be, gitmese iyi olurdu” dedirtmek, yolculuğa o sevgiyle çıkmak, saygıyla anılmak… Şu an hayatımın en güzel yıllarını yaşıyorum. Bir amaç uğruna bütün dünyayı dolaşıyorum. Tek derdim ülkemin insanları barışsın, mutlu olsun. Bu mücadelede öncü olmak istiyorum. İnsan hakları savunucu olarak hatırlanmak istiyorum. Ben bunu seçtim. Asla pes etmem, kimse beklemesin.

– Pes etmenizi bekleyenler mi var?

Yolumdan çevirmek için beni yormaya, kızdırmaya çalışanlar oluyor. Bilsinler ki kızmıyorum, yorulmuyorum. İnsanların en doğal hakkıdır, savunduğum düşünceleri kabul etmeyebilirler. Bizim ekipte her düşünceden insan vardı. Bu ülkenin birliği, huzuru ve mutluluğunu kafatasçı bir anlayışla elinin tersiyle itenler topluma konuyu yanlış anlattılar. Kimse değişik yapılardan oluşan koca bir ülkenin tamamına bir gözle, bir açıdan bakmanın, bir kısmını sistem dışı bırakmanın savunucusu olamaz. Vatan dediğiniz şey, üzerinde herkesin yaşadığı bir toprak bütünüdür. Kimsenin tekelinde değildir. Bu ülkeyi kuşkusuz seviyoruz. Tam da bu noktada, sevgimize yüklediğimiz anlamlar farklı olabiliyor. Belki daha çok anlamak, daha çok düşünmek, daha çok empati kurmak sevgimizi derinleştirir ve ‘barış’a giden yolu çabuklaştırır. O zaman, ellerimizi, kalplerimizi barış için birleştirme zamanıdır.

‘SİNEMA DEĞİL MISIR YASASI’

– Bu yıl sizin 50’nci sanat yılınız. 190 filmde oynadınız. Hiç ‘keşke’ dediniz mi?

Çakırcalı Mehmet Efe’yi oynamak isterdim. Şimdi 25 yaşındaki adamı nasıl oynayayım? Ama altı çizilecek hasletlerim kaldığını söyleyemem.

– Son çıkan ‘sinema yasası’nı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sinema yasası değil o, mısır yasası. Dilimizde tüy bitti. Afrika’nın Cibuti Cumhuriyeti’nde bile telif hakları var, ayıptır. Bu filmleri var eden bir dolu etmeni yok sayıp, sadece yapımcıyı muhatap alamazsınız. O çok sevdiğim oyuncu arkadaşlarıma soruyorum şimdi: O filmlerin sadece oyuncusu olsalar bu kadar feryat edecekler miydi? Kültür Bakanı neden dört yapımcıyla toplanıyor? Bizim mesleğimizin dinamikleri var. Hepsi bir araya gelmeliydi. Ayrıca bir önerim var, bunu lütfen ciddiye alsınlar. Kültür Bakanlığı ve Turizm Bakanlığı ayrılmalıdır. Mısır yasası çıkarmasınlar demiyorum ama sinema yasası da çıkarsınlar.

‘AKTİF SİYASETTEN ÇOK TEKLİF ALDIM’

– Bir yabancı olsaydım ve ‘Bana ülkenizi anlatın’ deseydim, nasıl anlatırdınız?

Seni davet ederdim, “Anlatılmaz, yaşanır” derdim. Antalya’da kayak merkezine çıkarır, oradan teleferikle indirir denize sokardım. Sana bir boğaz gösterirdim, büyülenir kalırdın. Türkiye’nin iyi tanıtılması lazım. En büyük yardımcı da sanat olacaktır.

– Bunca zamandır bu işlerin içindesiniz. Niçin aktif siyasete girmediniz?

Çok teklif aldım. Çiftçisinden işçisine, ekonomistinden sanayicisine, sporcusundan sanatçısına toplumun gerçek dinamikleri vardır ve ülkeyi yönlendirecek olan bu dinamiklerdir. Bu yüzden yaptığım işlerin daha anlamlı olduğunu düşünüyorum. Bana göre yalan insanlık suçudur

‘KAPI’, TARİHE TANIKLIK EDİYOR

– Yedi yıl sonra ilk sinema filminiz ‘Kapı’ ile seyirci karşısına çıkıyorsunuz. Ne beklediniz bunca zaman?

Beklemedim, çok film teklifi geldi. Ama artık yapacağım film, en azından bundan evvel yaptığım filmlerin kalitesini taşımak zorundaydı. Bana göre Türkiye’nin 105 temel sorunu var. Benim yaptığım filmler bu sorunların en azından birini işlemeliydi.

– 105 sorun mu?

Evet, bunun içinde kaçak elektrik sorunu da var, hastanelerin acili meselesi de… Temel sorunlar açığa çıkarılacak, bunu izleyiciye sunacaksın. O sorunun çözülmesi için de yol göstereceksin. Yani kameranı hayatın içine sokacaksın. Demiyorum ki bireysel sancılar çekip, bulutlar üzerinde gezen iki âşık filmi çekilmesin. Ama benim tercihim bu değil. Şimdi bakıyorsun, “50-60 yıl sinemacılık yaptım” diyorlar, sinema tarihine geçmiş tek bir filmi yok. Tamam abimizsin, güzelsin de birader ne yaptın? Bir tane filminde de kamera bir sorunun içine girmemiş.

– Sizin kameranız hep sorunların içinde miydi?

Hep değildi elbette. O filmleri çekmek için sisteme uyduğum, ticari filmler yapmak zorunda olduğum zamanlar da oldu. Ama aynı adama ‘Karılar Koğuşu’nu da çektirebildim ben. Bu arada dünyanın en fazla hapishane filmi çekmiş aktörüyüm. Kazara hapishaneye düşsem kendimi yatmış sayarım. (Gülüyor)

– ‘Kapı’nın senaryosu önünüze geldiğinde ne düşündünüz?

İçeriğine baktım ve gördüm ki bu filmin bir meselesi var. İnsanlar çok etkilenecek, çünkü farklı bir film izleyecekler. En önemli yanı tarihe tanıklık etmesi. Değerli bir biçimde, slogan atmadan, insan vicdanının sızısına sığınarak anlatmaya çalıştık. Gerçekten evrensel sinema değerlerini taşıyan bir film ve ülkemizde bu tür filmlerin izleyicisi hiç de az değil. Artık ticari filmler, dizilerdeki yazar eksikliği milleti yordu.

Mezopotamya’nın kalbinden 2019 Türkiye’sine uzanan bir film ‘Kapı’. Birlikte izledik ve canlandırdığınız Yakup karakterinden çok etkilendim. Ve sinemadan kuvvetli bir ‘empati’ duygusuyla çıktım.

Bunu başarabildiysek ne mutlu, gayemiz buydu.

– En çok etkilendiğim sahne, siz kapının peşinden giderken Çukurcuma’da bir antikacıya giriyorsunuz. Filmi anlatacak değilim ama orada ‘Etik nedir biliyor musun’ diye başlayan uzun bir replik var. Ben size sorayım şimdi, etik nedir?

Bana göre yalan insanlık suçudur. Yalanı insan hafızasını zedeleyecek biçimde kullanırsanız ne etik bırakır, ne yıpranmamış bir yapı… Biz çok yalan söylemeye başladık, yalana sığındık, kendimize yalan söylemeye başladık. Nasıl insanlar vicdanlarını, merhametlerini bir yalan uğruna yok edebilirler, bunu anlamak mümkün değil.

PARA KAÇIRANLAR GERİ GETİRSİN

– Türkiye geçen hafta yerel yöneticilerini seçmek için sandık başına gitti. Sonuçlar beklediğiniz gibi mi? Kesinlikle. Doğru tahmin ettim.

– Seçmenin mesajını nasıl okudunuz?

En önemlisi, halk herkesi barışa, barışmaya davet etti. Gerilim istemiyor. Ekonomik huzur istiyor. Böyle olursa bütün sıkıntıları aşacağız demek istedi. Tabii şunu bilmemiz gerekiyor. Türkiye’nin birinci partisi AKP’dir. Bir şey yapılacaksa onu yanımıza almadan yapamayız.

– Kilit kelimeniz ‘barış’…

Barış olmazsa hiçbir şey olmaz ki… Barışın olmadığı yere yatırımcı ve turist gelmez. Barışın olmadığı yerde üretim olmaz. Bütün evler, yuvalar darmadağın olur. İşin, aşın olmadığı yerde cinayetler, boşanmalar başlar. İş bulamayan belki suça karışır, hırsızlık, arsızlık başlar. Yazılı hukuk kuralları bozulur, herkes kendi hukukunu uygulamaya başlar. En fenalarından biri, ülkeden kaçışlar başlar. Şunu söylemek istiyorum: Göreceksiniz bu ülke çok zengin olacak. Ortadoğu’daki bütün enerji kaynakları Türkiye üzerinden geçecek. Geçtiği yerde bölge insanları iş bulacak. Huzur olduğu için yatırım gelecek. Bütün önemli fabrikalar coğrafyanın merkezi diye burayı seçecekler. Kaçanlar geri gelecek.

Yurt dışına para kaçıranlar da paralarını geri getirecekler. Git Avrupa’nın şehirlerine, Türkiye’den kaçanlar birbirinin omzuna çarpıyor. Bu ülkeden utanmadan çok para kaçırdılar. Çoğunlukla bu ülkede vergiler dürüstçe ödenmedi. Vergisi ödenmeyen yerde devlet ne yapabilir? Önce vatandaş, vatandaşlık görevini yapacak. Paralarını kaçıranlar geri getirsin. Ayıp, bir tane iş yapıyorum, faturayı kesiyorum, o gün KDV’si kesiliyor. Biz enayi miyiz yani? Paraları yurt dışına kaçırmak ahlaksızlıktır. Vatanını seven adam mücadelesini burada verecek. Kimse ülkesini terk etmesin.

– Türkiye’nin yeniden bir çözüm sürecine gireceğini düşünüyor musunuz?

İnanıyorum. Bugüne kadar yanılmadım, inşallah yine yanılmam.

Jurnalci.com

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu