ANKARA (AA) – Twitter’ın Elon Musk tarafından satın alınmasının ardından Aralık 2022’de gazeteciler Matt Taibbi, Bari Weiss ve Lee Fang ile yazarlar Michael Shellenberger ve David Zweig aracılığıyla kamuoyuna açıklanan “Twitter Dosyaları” gündemde kalmaya devam ediyor.
Taibbi ve Weiss, Twitter yönetimiyle belgelerin yayımlanmasını koordine ederek dosyaların ayrıntılarını Twitter dizisi olarak yayımladı.
Musk, 29 Kasım’da Twitter’ın “ifade özgürlüğünün kısıtlanmasına” dair şirket dosyalarını yakın zamanda kamuoyuyla paylaşacaklarını duyurdu.
Bu duyurunun ardından, Taibbi’nin “Birazdan okuyacaklarınız, Twitter’daki kaynaklar tarafından elde edilen binlerce dahili belgeye dayanan bir serinin ilk bölümü.” tweetiyle başlattığı “Twitter Dosyaları” isimli ifşaatın son olarak 11’incisi yayımlandı.
İlk ifşaat 3 Aralık 2022’de yapıldı
Taibbi, “tasarımcısının kontrolünde gelişen insan yapımı bir Frankenştayn hikayesi” olarak nitelediği “Twitter Dosyaları” ifşaatının ilkini 3 Aralık 2022’de ABD Başkanı Joe Biden’ın oğlu Hunter Biden’la ilgili çıkan haberleri sansürlediğine yönelik belgeleri kamuoyuyla paylaşarak yaptı.
Twitter’ın eski yönetimi ile Demokratlar arasındaki sansür yazışmalarının ifşa edildiği olayda Musk’tan aldığı dosyalardan yola çıkarak bir dizi tweet atan Taibbi, Twitter’ın son derece serbest bir iletişim amacıyla kurulduğunu ancak zamanla güvenlik gerekçesiyle platforma çeşitli kontrol mekanizmalarının eklenmek durumunda kalındığını kaydetti.
Taibbi, bir e-postanın ekran görüntüsünü paylaşarak 2020’ye gelindiğinde, siyasilerden ünlülere ve şirketlere kadar birçok aktörün Twitter’dan paylaşımları silme taleplerinin rutin hale geldiğini yazdı.
2020 başkanlık yarışı sırasında Biden’ın ekibinin birçok paylaşım linkini kaldırılmak üzere şirkete ilettiğine değinen Taibbi, yaptığı bir ekran görüntüsü paylaşımında şirket çalışanlarından birinin, “Biden ekibinden incelenecek daha çok şey var.” şeklinde bir e-posta attığı ve “Ele alındı.” şeklinde yanıt aldığı görüldü.
Dosyaları incelediğini ve hem Demokrat hem de Cumhuriyetçilerin taleplerde bulunduğunu belirten Taibbi, olumlu karşılananların daha çok Demokrat olduğuna işaret etti.
14 Ekim 2020’de New York Post gazetesinin, Hunter Biden’ın dizüstü bilgisayarının içeriğinden elde edilen ifşa dosyalarını yayımladığını hatırlatan Taibbi, Twitter yöneticileri arasındaki yazışmalara dayanarak şirketin bu habere ilişkin linkleri siteden kaldırdığını ve buna yönelik paylaşımlara “güvenli değil” uyarılarını eklediğini kaydetti.
Taibbi, “Hatta o güne kadar çocuk pornografisi gibi paylaşımlar için kullanılan doğrudan mesaj yoluyla iletilmesini engelleyen eklentiyi bile bu habere uyguladılar.” ifadelerini kullandı.
Trump’ın hesabının askıya alınma süreci de ifşa edildi
Twitter’ın eski yönetimine yönelik ifşaatta, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın hesabının askıya alınma sürecinin aylar öncesinde konuşulduğu ve bu konuda federal kurumlarla bağlantı içinde olunduğu ortaya çıkarıldı.
Musk, Taibbi üzerinden 6 Ocak Kongre baskını ve Trump’ın Twitter hesabının askıya alınma sürecinde şirket yönetiminin tutumunu ifşa etti.
6-8 Ocak 2021’deki iç yazışmalarda, Twitter çalışanlarından birinin, “Bu ilk kez görevdeki bir devlet başkanını yasaklamak mı oluyor?” yorumunu yaptığını aktaran Taibbi, söz konusu yazışmalarda Trump’ın şahsi hesabının ardından Beyaz Saray ve Başkanlık Twitter hesabının da askıya alınmasının konuşulduğunu, bunun yerine kullanımının kısıtlanabileceğinin ifade edildiğini ortaya çıkardı.
İfşa edilen metinde, Twitter uzmanının, yakın zamanda Trump yönetiminin görevi Joe Biden’a devredeceği ve bu hesaplara yönelik adım atmaya gerek kalmayacağını belirtmesi gözden kaçmadı.
Seçimler yaklaştıkça federal kurumlardan baskı almaya başladı
Öncesinde Twitter’ın hesapları askıya alma sürecinin kurallara dayalı bir otomasyon ve bazı yöneticilerin şahsi tasarruflarına dayandığını aktaran Taibbi, 2020 başkanlık seçimleri yaklaştıkça şirketin, federal kurumlardan baskı almaya başladığını ifade etti.
Taibbi, politikalarda gevşemeler yaparak üst düzey hesaplara müdahalenin konuşulmaya başlandığını ve 6 Ocak’tan sonra bunun için bir grubun kurulduğunu da ifşa etti.
Gazeteci Taibbi, yöneticilerin, seçim sürecinde federal kurumlarla bağlantı içerisinde seçimle ilgili içeriklerin hangilerinin ihlal sayılabileceğini konuştuğuna ilişkin yazışmaları da paylaştı.
Elon Musk, devam eden ifşaat için Twitter’ı “suç mahalli”ne benzetti
Michael Shellenberger, 11 Aralık 2022’de Twitter’ın eski yönetimine yönelik dördüncü ifşaatı yaparken, Elon Musk da Twitter’ı “suç mahalli”ne benzetti.
Shellenberger, dördüncü ifşaat dalgasında eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Twitter hesabının kapatıldığı döneme ait dikkat çekici bazı hususları gündeme getirdi.
Kongre baskınının olduğu 6 Ocak’ın ardından Twitter’ın üst düzey yetkililerinin bir karar aldığını kaydeden Shellenberger, bu kararın Trump’ın hesabının askıya alınmasını “haklı gösterme” ve ifade özgürlüğüyle ilgili endişelerini ifade etmeme olduğunu duyurdu.
Eski first lady Michelle Obama’dan Jack Dorsey’e baskı
Shellenberger, 6 Ocak olaylarının ardından Twitter’ın o dönemki Üst Yöneticisi (CEO) Jack Dorsey’e yönelik iç ve dış baskıların da arttığını savundu.
Bu baskıların, aralarında eski first lady Michelle Obama, gazeteci Kara Swisher ve Chris Sacca gibi tanınan isimlerin de bulunduğu kişilerce açıkça yapıldığını kaydeden Shellenberger, bu kişilerin, Trump’ın hesabının kapatılmasına yönelik taleplerini içeren açıklamalarının ekran görüntüsünü paylaştı.
Twitter kadrosunun Demokrat Partiye ilgisi
Twitter çalışanlarının siyasi bağışlarının, 2018, 2020 ve 2022’de sırasıyla yüzde 96, 98, 99’luk bölümünün Demokratlara gittiğini öne süren Shellenberger, buna ilişkin bağımsız gazeteci Mark Taibbi’nin paylaşımını retweetledi.
Diğer yandan, Musk, devam eden ifşaat için yaptığı paylaşımda “Twitter, hem bir sosyal platform hem de suç mahalli.” ifadesini kullandı.
Twitter’ın, paylaşımları sansürlemek için FBI ile çalıştığı ifşa oldu
Taibbi 17 Aralık 2022’de, Twitter’ın eski yönetiminin, ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI) yetkililerinin talebi doğrultusunda paylaşımları sansürlediğini, hesapları askıya aldığını öne sürdü.
FBI’ın şirketteki önemli bağlantısının Twitter’ın eski yöneticilerinden Yoel Roth olduğu belirtilen Taibbi’nin paylaşımlarında, Kasım 2022’ye ait birçok elektronik postada, FBI’ın Twitter’ın hizmet kullanım şartlarını ihlal eden hesapların bir listesini hazırladığı aktarıldı.
Taibbi, FBI’ın denetim için işaretlediği içeriklerin çoğunun az takipçisi olan hesaplarda yapılan şakalar da dahil “seçimle ilgili yanlış bilgilendirmelerin” oluşturduğunu kaydetti.
Bir Twitter çalışanı da bu hesaplardan 7’sini kapattıklarını, birini geçici olarak kapattıklarını ve 9 hesaptan atılan tweetlerin de yanlış bilgi politikası ihlali gerekçesiyle göndericiye geri döndüğünü belirtti.
Taibbi, istihbarat veya İç Güvenlik Bakanlığı gibi kurumlardaki yetkililerin Twitter’a içerikleri kontrol etmesine yönelik baskı yaptığını ifade etti.
Twitter’ın hukukçularının iç yazışmalarında FBI izi
Şirketin eski hukuk danışmanlarından Stacia Cardille’ın Eylül 2020’de dönemin Baş Hukuk Müşaviri Vekili Jim Baker’e gönderdiği elektronik postalar da ortaya çıktı.
Yazışmalarda Cardille’ın, Twitter’dan önce Adalet Bakanlığı ve FBI’da görev yapan deneyimli hukukçu Baker’ı şirketin FBI ve İç Güvenlik Bakanlığı gibi kurumlarla olan ilişkisi hakkında bilgilendirmesi yer aldı.
FBI yetkililerinin sosyal medya yöneticilerine “ürünler” de ilettiğini öne süren Taibbi, bunların “kolluk kuvvetleri ve özel sektör ortakları arasında daha fazla işbirliğine duyulan ihtiyacı vurgulayan İç Güvenlik Bakanlığı bültenleri” olduğunu söyledi.
Bu “ürünlerden” birinin de “İzin verilen Sosyal Medya Platformlarının kötü niyetli Rus etkisini” vurgulayan bir bülten olduğu belirtildi.
Taibbi, öte yandan FBI yetkililerinin, Twitter çalışanlarının harekete geçmesi için içeriği işaretlemek üzere gizli ve gayriresmi “araçlar”a erişebildiğini iddia etti.
FBI’ın San Francisco Siber Şube Sorumlusu Elvis Chan, Twitter’ın eski yöneticilerinden Yoel Roth’a gönderdiği bir e-postada ise Twitter’ın FBI’dan rapor almasını sağlayan bir platform olan “Teleporter” adlı bir araca atıfta bulunuyor.
Taibbi, eyalet hükümetlerinin içeriği işaretlemesi için İç Güvenlik Bakanlığının ortak kuruluşu olan İnternet Güvenliği Merkezi tarafından “İş Ortağı Destek Portalı” adı verilen başka bir gizli ve gayriresmi “aracın” oluşturulduğunu da kaydetti.
Twitter Dosyaları, FBI’ın 2020’de Twitter yöneticilerine hesap sorduğunu gösterdi
Twitter Dosyaları adı altında yayımlanan ifşaata 19 Aralık’ta bir yenisi eklendi.
ABD Federal Soruşturma Bürosunun (FBI), 2020’de Twitter yöneticilerine (ABD dışından yapılan) “devlet propagandasını” yeterince rapor etmedikleri için hesap sorduğu ve şirketin güvenlik uygulamaları hakkında yazılı yanıt talep ettiği ortaya çıktı.
Taibbi’nin, paylaşımlarında, FBI’ın (ABD dışından yapılan) “devlet propagandaları” hakkında yeterince bildiriminde bulunmadığı konusunda Twitter’a yoğun sorular yönelttiği, FBI’ın talepleri üzerine büro ile sosyal medya platformu arasında anlaşmazlık yaşandığı görüldü.
Eski Twitter yöneticisi Roth, FBI’ın yazılı cevap talebinden rahatsız olurken FBI, ısrarcı davranıp sosyal medya platformundan taleplerin normal bir prosedür olduğunu bildirdi.
FBI Hunter Biden konusunda Twitter’a baskı yaptı
Gazeteci Shellenberger, Twitter Dosyaları 7. Kısım’da, FBI San Francisco Özel Ajanı Elvis Chan’ın, Twitter yöneticileri üzerinde baskı kurarak Hunter Biden dosyası başta olmak üzere bazı konularda yönlendirme yapmaya çalıştığı şeklinde paylaşımlarda bulundu.
Shellenberger, tweet serisinde, “2020’nin tamamı boyunca, FBI ve diğer kolluk kuvvetleri, Yoel Roth’u Hunter Biden’ın dizüstü bilgisayarıyla ilgili raporları bir Rus ‘hackleme ve sızdırma’ operasyonu olduğu gerekçesiyle reddetmesi için defalarca hazırladı.” ifadesini kullandı.
Belgeler, New York Post’un, Hunter Biden’ın şüpheli denizaşırı iş anlaşmalarıyla ilgili 14 Ekim 2020 tarihli makalesini yayımlamasından saatler önce bir FBI ajanının Roth ile temasa geçtiğini gösterirken, Twitter’ın söz konusu makaleye kısıtlama uygulaması konusunda ipuçlarını ortaya koydu.
Gazeteci, Twitter yöneticilerinin yasal yollar dışında paylaşmayacaklarını söyledikleri bazı bilgileri FBI yetkililerinin ısrarla istemeye devam ettiklerini vurguladı.
Pentagon hesaplarına Twitter koruması
Twitter Dosyaları’nın 8. ifşaatında Twitter’ın ABD ordusunun talebi üzerine Orta Doğu’daki psikolojik harp operasyonları hesaplarına dahili koruma sağladığı ve bunlara onaylı hesap (mavi tik) özelliği verdiği ortaya çıktı.
İfşaatın 8’incisi Intercept haber sitesinin muhabiri Lee Fang tarafından yapıldı.
Fang, Twitter hesabından yaptığı paylaşım dizisinde, Twitter ile ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) arasında CENTCOM’un psikolojik harekatlarının parçası olan hesapların şikayet gibi durumlara karşı koruma listesine (beyaz liste) alınmasını ve bu hesaplara onaylı hesap işareti verilmesine ilişkin yazışmaları ifşa etti.
Twitter yöneticilerinin yıllarca şirketin platformunda hükümet destekli gizli propaganda kampanyalarını tespit etmek ve engellemek için çaba sarf ettiğini iddia ettiğini ancak perde arkasında, şirketin ABD ordusunun talebi üzerine bazı psikolojik harekat hesaplarını beyaz listeye alarak dahili koruma sağladığını yazan Fang, CENTCOM’un, Yemen, Suriye, Irak, Kuveyt ve Orta Doğu’nun genelinde insanların fikirlerini şekillendirmek için üretilen içerikleri yaymak için Twitter’ın korumaya aldığı bu hesapları kullandığını kaydetti.
Fang, CENTCOM’un önce bu hesaplarla doğrudan bağlantısını kamuya açık bir şekilde gösterdiğini ancak zamanla taktik değiştirerek bu hesaplarla ilişkisini gizlemeye başladığını aktararak Twitter ile ABD ordusu ilişkisinin 5 yıl öncesine gittiğini yazdı.
Muhabir Fang, o dönemde Twitter’ın DEAŞ ve Orta Doğu’da faaliyet gösteren diğer terör örgütleriyle ilgili kötü niyetli faaliyetleri tespit etmeyi amaçlayan genişletilmiş bir kötüye kullanım tespit sistemi oluşturduğunu ve bunun dolaylı bir sonucu olarak ABD ordusu tarafından kontrol edilen ve terör yanlısı gruplarla sık sık angaje olan hesapların otomatik olarak “spam” olarak işaretlendiğini kaydetti.
Fang, başka bir hesabın ise Kuveyt’teki yasal konuları gündeme taşıdığını paylaştı.
Pentagon’un bu geniş faaliyetinden Twitter’ın üst yönetiminin de haberdar olduğunu belirten Fang, Twitter’dan Lisa Roman adlı bir yetkilinin bir Pentagon yetkilisine gönderdiği e-postayı paylaştı.
Twitter’ın FBI, Dışişleri Bakanlığı, CIA ve Pentagon dahil çeşitli devlet kurumlarıyla işbirliği
Taibbi, Twitter Dosyaları’nın 9. kısmında Twitter’ın FBI, Dışişleri Bakanlığı, CIA ve Pentagon dahil çeşitli devlet kurumlarıyla işbirliği içinde gözetim ve sansür uyguladığını paylaştı.
Taibbi, Twitter’ın çok sayıda devlet kurumuyla yoğun bir iletişim ağı olduğunu kaydederek 29 Haziran 2020’de FBI’ın San Francisco’daki ajanlarından Elvis Chan’ın bir Twitter yetkilisine, “Diğer devlet kurumunu bir konferanstan haberdar edip, davet etmesine müsaade var mı?” diye sorduğu elektronik postayı yayımladı.
Chan’ın “diğer devlet kurumundan” kastının CIA olduğunu ifade eden Taibbi, ileti sayesinde eski Twitter yöneticilerinden birinin eski CIA ajanı olduğunun anlaşıldığını yazdı.
Twitter üst yetkililerinin kendi aralarında eski bir CIA ajanının bulunduğundan haberdar olup olmadıklarını sorguladıkları e-postaları de ifşa eden Matt Taibbi, şirketin eski hukuk danışmanlarından Stacia Cardille’ın söz konusu ajandan haberdar olduğu ve “Bu konudaki sessizliğimin anlaşıldığını umuyorum” ifadesine yer verdiği e-postayı paylaştı.
Dış ilişkilerden iç meselelere kadar Twitter’a müdahale
Öte yandan ABD hükümetinin yalnızca Twitter ile değil, neredeyse tüm büyük teknoloji şirketleri ile sürekli temas halinde olduğunu iddia eden Taibbi, Facebook, Microsoft, Verizon, Reddit, Pinterest gibi şirketlerin de bunlar arasında yer aldığını savundu.
Hükümet ortaklarının bu denetimleriyle Twitter’ın “özgürlük penceresini kapattığı” görüşünü ifade eden Taibbi, istihbarat kurumlarının “Maduro yanlısı”, “Küba yanlısı”, “Rusya yanlısı” şeklinde binin üzerinde Twitter kullanıcısını içeren listeleri şirketle paylaştığını belirtti.
“Twitter Dosyaları”nda Kovid-19 detayı
Zweig aracılığıyla yapılan 10. ifşaatta, Twitter’ın, ABD hükümetinin söylemleriyle çelişen bilgileri sansürleyerek hükümetle aynı fikirde olmayan doktor ve uzmanları itibarsızlaştırarak Kovid-19 salgınına ilişkin tartışmalara müdahale ettiği ortaya çıktı.
Twitter’ın eski yönetiminin Kovid-19 salgınına yönelik içeriklere dair iç yazışmalarını paylaşan Zweig, ABD yönetimlerinin sadece Twitter’a değil aynı zamanda Facebook, Google ve Microsoft’a da Kovid-19 salgınına ilişkin tartışmalar konusunda baskı uyguladığını yazdı.
David Zweig, Biden yönetiminin Twitter ile yaptığı ilk toplantının konusunun Kovid-19 olduğunu ve toplantının ana gündeminin aşı karşıtı hesaplara müdahale olduğunu kaydetti.
Trump’ın virüsten kurtulmasının ardından yaptığı paylaşım da tartışıldı
Zweig, Kovid-19 testi pozitif çıkan Trump’ın, Walter Reed askeri hastanesindeki tedavisinin ardından taburcu edildikten sonra, “Gayet iyiyim. Kovid’den korkmayın ve hayatınızı domine etmesine müsaade etmeyin.” şeklindeki paylaşımının da şirket içinde tartışıldığını yazdı.
Twitter yetkililerinden birinin “Kovid’den korkmayın” ifadelerinin şirketin politikasını ihlal edip etmediğini sorduğu ve bunun bir dezenformasyon olmadığı, sadece bir temenni olduğu şeklinde yanıt aldığı da Zweig’in paylaşımları arasında yer aldı.
Elon Musk, ABD’nin Twitter’dan 250 bin hesabın kapatılmasını istediğini açıkladı
“Twitter Dosyaları” ifşaatının 11’incisi ise Taibbi’nin, ABD makamlarının, Twitter’dan 250 bin hesabın kapatılmasını istediğini açıklamasıyla ortaya çıktı.
Gazeteci Taibbi, ABD Küresel Etkileşim Merkezi (GEC) raporunun ABD İç Güvenlik Bakanlığı (DHS) verilerine dayandığına işaret ederek kapatılması istenen hesaplar arasında “2 veya daha fazla” resmi hesabın da bulunduğunu kaydetti.
Taibbi, Twitter’ın Amerikalı yetkililerden “hoşlarına gitmeyen” kişilerin hesaplarının askıya alınması için çeşitli “şaşırtıcı” talepler de aldığını ileri sürdü.
Elon Musk bir süredir devam eden, Twitter’ın kurum içi belgeleri araştıran ve Twitter’da paylaşan bir grup gazetecinin bu ifşalarını destekliyor.
Musk ve bağımsız gazetecilerin, “Twitter Dosyaları” olarak adlandırılan bu tweet dizileri, Twitter’ın eski yönetiminin, siyasi görüşleri nedeniyle muhafazakarları kasıtlı olarak susturduğunu kanıtlama çabası olarak değerlendiriliyor.
Muhabir: Saadet Firdevs Aparı
Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.
- Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
- Kan dolaşımını hızlandırır,
- Kronik yorgunluğu azaltır,
- Bağışıklık sistemini güçlendirir,
- Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
- Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
- Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
- Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
- Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.
Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER
- SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
- 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
- SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
- SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
- Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
- Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
- DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
- 05523307100-05325466184
- www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
- www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
- www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,