İYİ Parti’de sular durulmuyor. Partinden ihraç edilen Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır, TBMM’de açıklamalarda bulundu.
“Partiyi basın aracılığıyla yıprattığı gerekçesiyle” ihraç edildiğini belirten Dikbayır, Akşener’i amaç aldı:
– İhraç edilmemin sebebi basında partimi yıpratmamdı. Merkez Disiplin Şurası’nın ve Genel Başkan’ın tezleri bu istikametteydi. Basında partimi yıpratmışım. Bir başka tez maalesef taciz argümanıydı. Bir öteki sebep de Sakarya mitingine giden gereçlerin parasını benden istemeleri.
BU KONUŞMALARI YAPAN AKŞENER’Dİ
– Bu tezlerin temelsiz mesnetsiz ve hakikat olmadığı ortaya çıktı. Son olarak geldiğimiz nokta benim partiyi basının önünde yıldırmış olmam. Ben partimi basının önünde hiç konuşmadım. Basının önünde bu konuşmaları yapan Sayın Meral Akşener’di, YETERLİ Parti Genel Başkanı’ydı.
– Hem küme toplantısında hem de gittiği yerlerde bunu lisana getiren kendisiydi. Ben de doğal olarak savunma hakkımı kullandım.
ADALETİ İHRAÇ ETTİLER, HAMASETİ İHRAÇ ETTİLER
– Ben çok önemli, yakışıksız iftiralarla karşılaştım. Benim derdim yalnızca kendimi bu iftiralardan kurtarmaktı. Artık “Ümit Dikbayır’ı partiden ihraç ettik” diyorlar. Aslında Dikbayır’ı ihraç etmediler, ÂLÂ Parti’den adaleti ihraç ettiler, inancı ihraç ettiler. DÜZGÜN Parti’den cüreti ihraç ettiler.
– Diğer tezler da ortaya atılmıştı, Genel Başkan’ın banka hesaplarını incelettiğim, belediyelerle ticari iş yaptığım. Bir Twitter hesabı açtırdığım, bunun üzerinden partiyi yıprattığım üzere argümanlar vardı. Bunların hepsi boşa çıktı.
– Sorma sırası bende. Hani ben Genel Başkan’ın ve ailesinin, özel kaleminin banka hesaplarını inceletmiştim? Niçin beni bundan ihraca sevk etmediniz? Hani ben belediyelerle ticari iş yapmıştım? Neden beni bunlardan ötürü disipline sevk etmediniz, öteki uydurma iftiralardan disipline sevk ettiniz?
HEPSİ BOŞA ÇIKTI
– Süreç buraya gelinceye kadar daha evvel öteki argümanlar da atılmıştı, Genel Liderin banka hesaplarını incelettiğim, belediyelerle ticari iş yaptığım. Bir Twitter sayfasını açtırdığım, bunun üzerinden partiyi yıprattığım üzere savlar vardı. Bunların hepsi boşa çıktı.
– Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçe verdim. Dedim ki: Bu argümanların devlet yoluyla araştırılması, kamuoyuna açıklanması…
– Artık yarın bir dilekçe daha vereceğim. Bilhassa bu taciz tezinde bulunan vatandaşı palavra beyandan ve yalancı şahitlikte bulunan bireyleri de şikayet edeceğim. Sonuna kadar da götüreceğim.
– Bundan sonraki siyasi mesleğime bağımsız Sakarya Milletvekili olarak devam edeceğim. Vatandaşlarımızın meselelerini Ankara’ya taşıyacağım.
