GüncelGündem

Uzayda yaşamın ipuçları derin denizlerde aranacak

Paylaş:

MERSİN (AA) – GÜLSELİ KENARLI – Jüpiter ve Satürn'ün uydularında okyanus keşfedilmesinden yola çıkan Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Deniz Bilimleri Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Yücel, bu okyanuslarda yaşam olup olmadığının ipuçlarını bulabilmek amacıyla dünyadaki derin denizlerde araştırma başlattı.

Yücel, Avrupa Araştırma Konseyi (ERC) Konsolidatör Hibesi'nin (Consolidator Grant) 2,4 milyon avro bütçe sağladığı proje kapsamında Karadeniz, Atlantik ve Pasifik Okyanuslarında 2 bin 500 metre derinliklerde, ışığın olmadığı alanlarda deniz yaşamını inceleyecek.

Doç. Dr. Yücel, ocak ayında başladığı araştırmayla derin denizlerde, Jüpiter'in uydusu Europa ve Satürn'ün uydusu Enceladus’taki okyanusların benzerini bulmayı hedefliyor.

2028'de tamamlanması hedeflenen proje kapsamında en az 5 derin deniz seferi gerçekleştirilecek ve ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü'nde bu alana yönelik dünyada ilk olacak bir laboratuvar kurulacak.

AA muhabirine proje hakkında bilgi veren Yücel, güneş sisteminde son 10 yılda özellikle Satürn, Jüpiter gibi büyük gezegenlerin uydularının bazılarının buzla kaplı alanlarının içinde okyanus keşfedildiğini hatırlattı.

Yücel, “NASA ve Avrupa Uzay Ajansı gibi kurumlar okyanusları keşfedince, 'Orada hayat şansı olabilir mi?', 'Oksijensiz derin deniz ortamında yaşamı destekleyen koşullar nelerdir?' gibi sorular ortaya çıktı. Uzay bilimcilerin oradaki keşifleri biz oşinograflara yaradı. Kendi derin denizlerimizde, oksijen olmayan, güneş sistemindeki oksijensiz derin denizleri temsil eden habitatlar nelerdir, bunları çalışarak, uzaydaki hayat arayışına nasıl katkı veririz şeklinde projenin fikri ortaya çıktı. Proje için de dünyada ekstrem derin deniz ortamını simüle eden yerleri seçtik. Karadeniz bunlardan biri, deniz tabanında volkanik bacalar var. Uluslararası işbirlikleriyle Pasifik ve Atlantik Okyanuslarında çalışmalarımız olacak.” değerlendirmesini yaptı.

– “Uzayda bir gün hayat bulursak bu tip bir okyanusun içinde bulacağız gibi görünüyor”

Jüpiter'in uydusu Europa ve Satürn'ün uydusu Enceladus'ta buz bir kabuk, altlarında ise 10-20 kilometrelik derinliğe sahip bir okyanus bulunduğunun kesinleştiğini belirten Yücel, şöyle devam etti:

“Bunları çalışan bilim insanlarının öngörülerine göre bunların tabanında dünyadaki gibi volkanik bacalar var. Aynı zamanda bu denizlerin doğal olarak oksijenleri yok ama Satürn ve Jüpiter o kadar çok radyasyon yayıyor ki buzun içindeki suyun hidrojeni ile oksijenini ayırıyor ve o oksijenin, içinde bulunduğu okyanusa sızdığı düşünülüyor. Günümüzün Marmara ve Karadeniz'i gibi yüzeyi oksijenli, derinliğe indikçe oksijenini kaybeden, karanlık, en dibinde de hidrotermal bacaların olduğu bir okyanus hayal ediyoruz, uzayda bir gün hayat bulursak bu tip bir okyanusun içinde bulacağız gibi görünüyor.”

– “Pasifik'teki volkanik bacalara ineceğiz”

Projesini, oksijensiz ve derin habitatlarda yaşamın nasıl izler bıraktığını, yaşanabilirlik izlerinin neler olduğunu çalışmak üzere kurguladığını kaydeden Yücel, şöyle konuştu:

“Türlerin tespitinden çok, evrimleşebilecekleri kimyasal koşulların olup olmadığına bakmaya çalışıyoruz. Orada, karanlık olduğu için güneş ışığına bağlı bir hayat aramıyoruz. Tam tersine 'kemosentetik' dediğimiz kimyasal reaksiyonları kullanarak enerji üreten besin ağları arıyoruz. Besin ağları aslında Karadeniz'in karanlık kısımlarında, volkanik bacaların etrafında var. Bunları ararken 'Nasıl kimyasal reaksiyonlar bulmalıyız ki, hayata destek olabilir?' şeklinde bir sorunun cevabı arayışındayız.”

Araştırmalarında daha çok kimyasal reaksiyonlara odaklanacaklarını bildiren Yücel, “Kimyasal reaksiyonda, tek hücreliden çok hücreliye kadar birçok hayat formunun çok temel metabolik fonksiyonları var; solunum, kemosentez, karbondioksit fiksleme gibi… Bütün bunları yapabilmeniz için de metallere ihtiyacınız var. Bizim projedeki amacımız, 'Evet yeni okyanuslar bulundu ama buralarda özellikle yaşamı destekleyebilecek enzimatik reaksiyonlar mevcut olabilir mi?' sorusunu cevaplayabilmek için dünyadaki benzer habitatları anlamaya çalışmak” ifadelerini kullandı.

Jüpiter'in uydusu Europa ve Satürn'ün uydusu Enceladus'ta çok büyük püskürtüler bulunduğunu yani volkanik olarak aktif olan bu iki uydunun da içlerindeki okyanusu zaman zaman dışarı püskürttüğünü anlatan Yücel, NASA'ya ait Europa Clipper uzay aracının 2028'de Jüpiter'in uydusu Europa'da keşiflere başlayacağını, bu aracın yüzeye inmeyip püskürtülerin içinden geçerek oradaki kimyasal reaksiyonları, gazları ve partikülleri ölçeceğini, ilk veriler geldiğinde, kendilerinin de okyanus tarafında bu verileri özetlemiş olacaklarını aktardı.

Proje kapsamındaki çalışma alanlarıyla ilgili de bilgiler paylaşan Yücel “Pasifik Okyanusu'na 2024 baharında Amerikalılarla ortak bir sefer yapmayı planlıyoruz, oradaki çalışma alanı 2 bin 500 metre derinlikte. Volkanik bacalara ineceğiz. Karadeniz'de hedeflediğimiz derinlik 150 metreden başlıyor, 2 bin 200 metreye kadar bütün derinlikleri kapsıyor.” dedi.

Jüpiter ve Satürn uydularının okyanuslarının çok daha derin, ancak küçük oldukları için yer çekimlerinin daha küçük olduğunu vurgulayan Yücel, “Derinliğin fazla olmasıyla, yer çekiminin küçüklüğünü birleştirdiğinizde bizim dünyamızdaki derin okyanusların benzeri basınç ortaya çıkıyor. Buradan da bir analoji kuruyoruz. Bunları kullanarak zaten bulgularımızı oraya uygulayacağız.” diyerek sözlerini tamamladı.

Paylaş:

Sağlık İçin Kızılötesi Karbon Isı Boyası
Canlıların, özellikle de insanların sağlıklı yaşayabilmek için kızılötesi ışınlara ihtiyaçları vardır. Ancak bir aylık bir sürede yoğun bir şekilde alınan güneş ışınlarının depolanması mümkün değildir. On iki ay boyunca alınacak terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ise sayısız fayda sağlar.

  • Hücre sisteminin yenilenme gücünü artırır,
  • Kan dolaşımını hızlandırır,
  • Kronik yorgunluğu azaltır,
  • Bağışıklık sistemini güçlendirir,
  • Astım, alerjik rinit gibi solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalar için en sağlıklı ısıtma sistemidir,
  • Kas ağrıları, sırt ağrıları ve eklem rahatsızlıklarını azaltır,
  • Bazı kanser türlerinin gelişimini engelleme özelliğine sahiptir,
  • Şeker hastalıklarının yan etkilerini azaltır,
  • Fizyoterapi tıp merkezlerinde doğrudan kullanılır.

Tıbbi araştırmalar, uzun dalga boyundaki ışınların terapi etkisi yaptığını, hiçbir zararlı yan etkisinin olmadığını ve insan vücudu için en uygun sıcaklığı sağladığını göstermiştir. Uzun dalga boyunda, terapi kalitesindeki kızılötesi ışınlar ile ısıtma sistemi olarak geliştirilmiş olan SRN  Kızılötesi Isı Boyası, güneşin altında ısınma hissini on iki ay sağlamaktadır. SRN Kızılötesi Isı Boyası, uygulandığı ortamı sadece ısıtmakla kalmaz; aynı zamanda bir fizyoterapi merkezine çevirerek, içinde yaşayanların sağlığına katkıda bulunur.
Uzun dalga kızılötesi, radyan ısıdır; yüzünüzde güneşin veya odun ateşinin sıcaklığını hissetmekle aynı histir. Hatta kendi vücudumuzun da yaydığı ısı türüdür. İnsanlığın bildiği en temel ısınma şeklidir. Önce objeleri ısıttığı, ısınan objelerin de ısı yayarak çevreyi sıcak tuttuğu için binlerce yıldır tercih edilmiştir.
Bugün, yüksek enerji verimliliğine sahip SRN Kızılötesi Isıtma Teknolojisi, estetik ve konforlu bir şekilde radyan ısıyı çevre dostu olarak kolayca tekrar kullanabilmemizi sağlamaktadır.
Geçtiğimiz yüzyılda insanoğlunun konforlu olması sebebiyle tercih ettiği konvansiyonel ısıtma sistemlerinin (petek, klima vb.); yakın gelecekte yerini tekrardan kızılötesi ısıtma sistemlerine bırakması kaçınılmazdır.
SRN KIZILÖTESİ KARBON ISI BOYASI HAKKINDA BAZI BİLGİLER

  • SRN Kızılötesi Isı Boyası havayı kurutmaz ve havayı değil sizi ısıtır.
  • 24 V Elektrik ile çalışan Kızılötesi Isı Boyası sistemi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla kombine çalışabilir. (Güneş ve Rüzgar enerjisi)
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası Üstüne duvar kağıdı,sıva ve boya gibi ürünler ile uygulanabilir özelliklere sahip bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası’nın boyandığı ortamda nem ve küf olmaz.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası mekanik tesisat ve bakım gerektirmeye bir üründür.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası anında ısınma ve homojen ısı dağılımı sağlar.
  • SRN Kızılötesi Isı Boyası sağlıklıdır, nefes hastaları (bronşit vb) için en uygun ısıtma teknolojisidir.
  • Su bazlı karbon kaplamalar ek veya ana ısıtma da mükemmel olarak kullanılabilir.
  • Pars alüminyum tozu,pars bakır tozu,Pars Çinko Tozu,Pars Grafit Tozu,Pars Kurşun Tozu,Pars demir tozu,pars kurşun oksit,pars kurşun oksit sülyen,pars kurşun oksit mürdesenk,pars fire assay flux,pars nitrik asit,pars hidroklorik asit,pars sülfürik asit,pars hidrazin hidrat,pars kaolin,pars sepiyolit,sunsep,sundiyo,sunmag,pars zeolit,pars 67 mangan dioksit,pars85 mangan dioksit,hadjin yılan kovucu,parsvet yara tozu,pars lime sülfür,nanotozlar,yemkat.com,sunshield kaolin,sunshield sıvı kaolin,pars silisyum karbür,silisyum karbür,dmr74 mangan dioksit,pars magnezyum sülfat,pars magnezyum sülfat anhidrat,pars magnezyum sülfat monohidrat,pars magnezyum oksit,pars bakır sülfat,pars demir sülfat monohidrat,pars kalay sökücü,pars nikel sökücü,süren vollastonit tozu,pars volfram  tozu,pars molibden tozu,pars antimon oksit,pars potasyum hidroksit,pars potasyum silikat,kimyadeposu.com,claypacks.com,demsil silikajel,demsil kil paketi,demsil nem alıcı,nemal nem alıcı,pars sodyum metabisülfit,pars sodyum bisülfat,pars magnezyum nitrat,pars sodyum persülfat,pars kalsiyum sülfat,pars kalsiyum sülfat dihitrat,pars hayvan altlığı,pars sodyum lignosülfonat,pars maden tozları,pars metal tozları,pars yem katkıları,pars nanotozlar,pars çinko oksit,sunshield sıvı kaolen,süren titanyum tozu,pars bakır oksit,demsil silikajel,süren otocam çizik giderici,pars seryum oksit,süren ferro vanadyum tozu,pars spekülarit,süren bit-pire kovucu,süren bakır tozu,süren teknoloji,bakır tozu,
  • DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
  • 05523307100-05325466184
  • www.kimyadeposu.com,www.claypacks.com,www.nanotozlar.com,www.netyerim.net
  • www.potasyumsilikat.net,www.kursunoksit.com,www.parsman.com.tr,www.parsgrafit.com.tr
  • www.parox.com.tr,www.sepiyolit.net,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu