Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 7. Bölge Müdürlüğü aracılığıyla Mersin’de 03.10.2022 tarihinde 36 yaban keçisinin avlanmasına müsaade verdiği 17 ihalenin yürütmesinin durdurulması ve iptali için dava açıldı. Mersin Barosu’nda açılan dava ile ilgili yürütmenin durdurulması istendi.
Mersin Barosu, Tarım ve Orman Bakanlığının 7. Bölge Müdürlüğü aracılığıyla kentte 03.10.2022 tarihinde 36 yaban keçisinin avlanmasına müsaade verdiği 17 ihalenin yürütmesinin durdurulması ve iptali için Nöbetçi Yönetim Mahkemesi’ne dava açtı.
Dava dilekçesinde hayvanın zevke ve cinayete mevzu edilmesinin hukuka karşıt olduğu, soykırım olduğu, cinayetin spor olarak kabulünün mümkün olmadığı, hayvanların hayat hakkının ihlal edildiği belirtildi.
“EVRENSEL UNSURLARA VE MEMLEKETLER ARASI KONTRATLARA AYKIRIDIR”
Mersin 1’Nci Yönetim Mahkemesi’ne açılan ve yürütmenin durdurulması istenen av tarihleri ve yerlerini de içeren listenin ekli olduğu dava dilekçesinde şu görüşlere yer verildi:
“Söz konusu yaban keçilerinin avlanması, gerek kozmik unsurlara gerekse Türkiye’nin taraf olduğu milletlerarası mukavelelere alışılmamıştır. 15 Ekim 1978’de Paris’te ilan edilen “Hayvan Hakları Kozmik Bildirgesinin” 1. Unsurunda: “Bütün hayvanlar ömür önünde eşit doğarlar ve birebir var olma hakkına sahiptirler; 2. Unsurunda “Bütün hayvanlar hürmet görme hakkına sahiptir. Beşerler bu hakkı çiğneyerek onları sömüremezler.
Bilgilerini hayvanların hizmetine sunmakla vazifelidirler. Bütün hayvanların insanca gözetilme, bakılma ve korunma hakları vardır; 3. Unsurunda “Hiçbir hayvana makus davranılamaz, ona karşı acımasız ve zalimce hareket yapılamaz. Bir hayvanın öldürülmesi zarurî olursa, bu bir anda, acı çektirmeden ve korkutmadan yapılmalıdır”; 4. Unsurunda “Yabani tipten olan bütün hayvanlar, kendi özel doğal etraflarında karada, havada ve suda yaşama ve üreme hakkına sahiptir.
Eğitim gayeli olsa bile özgürlükten mahrum kılmanın her çeşidi bu hakka aykırıdır”; 11. Hususunda ‘SOYKIRIM, YANİ SUÇTUR” “Zorunluluk olmaksızın bir hayvanın öldürülmesi yaşama karşı hatadır.”; 12. Unsurunda “Çok sayıda yabani hayvanın öldürülmesi demek olan her davranış bir soykırım, yani bir kabahattir.”; 14.maddesinde “Hayvanları müdafaa ve savunma kuralları, hükûmet seviyesinde temsil olunmalıdır. Hayvan hakları da insan hakları üzere maddeyle korunmaktadır.” denilmektedir.
Sayın Mahkemeye arz ettiğimiz bu hususlardan de anlaşılacağı üzere, kamu gücü kullanılarak gerçekleştirilecek bu avlar hayvanların birden fazla hakkının lakin en kıymetlisi de yaşama hakkının ihlaline sebep olmaktadır. Meğer üstte bahse husus ettiğimiz Bildirgenin 14. Unsuru erki ve kamu gücünü hayvanların yaşama hakkının teminatı olarak görmektedir. Ülkemizde ise bu erk ve kamu gücü yaban hayvanlarının öldürülmesi için kullanılmaktadır. Bu durum bile bir kamu kurumunun varoluş sebepleriyle çelişmektedir.”
“VİCDANLARI DA SIZLATMAKTADIR”
Yapılan açıklamada, başka yandan, Türkiye’nin de taraf olduğu “Avrupa’nın Yaban Hayatı Ve Yaşama Ortamlarını Muhafaza Sözleşmesinde”, Tarım ve Orman Bakanlığının öldürtmekte olduğu yaban keçileri, bu mukavelenin devamındaki Ek 2 Listede, ise şu tabirlerin bulunduğunun altı çizildi:
“Kesin Muhafaza Altına Alınan Fauna Türleri” başlığı altındadır. Türkiye’nin taraf olduğu bu kontratın gerekliliklerini yerine getirerek, kesin müdafaa statüsündeki yaban keçilerini korumak için önlemler almak yerine, spor ya da turizm ismi altında bu hayvanların öldürülmesi için kamu gücünü kullanması hukuka ters olduğu üzere, vicdanları da sızlatmaktadır.”
