Emek ağır dokuma dalındaki büyük yatırımları nedeniyle ‘Anadolu Kaplanı’ lakabıyla anılan Denizli’de son 13 yılda 50 bayan ve beraberlerinde iki çocuk cinayete kurban gitti. Bayan istihdamının Türkiye ortalamasının da üzerinde yüzde 37’leri bulduğu kentte bu cinayetlerin önü bir türlü alınamadı.
‘FAİL AŞİKÂR: EŞ YA DA SEVGİLİ’
Cinayetlerin büyük kısmında failler eş ya da sevgili çıktı. Kurbanların ayrılma talebi çoğunlukla kanlı taarruzların nedeni kabul edildi. Uzaklaştırma kararları ise onları muhafazaya yetmedi. 50 cinayetin 17’sinde fail eş çıktı, 3 cinayeti ise boşanma süreci devam ederken tekrar eş işledi. Tıpkı devirde resmi olarak boşandıkları eski eşleri tarafından 4 bayan katledildi. 12 genç bayan ayrıldıkları eski sevgilileri tarafından ya da ayrılmaya çalıştıkları sırada sevgilileri tarafından öldürüldü. Eş harici öbür aile bireyleri de tıpkı devirde 5 bayanı öldürdü.
Ayşegül Odabaşıoğlu
‘ERKEK HÂKİM TOPLUMDA ASİMETRİK GÜÇ İLİŞKİSİ’
Her bayan cinayetinden sonra kentte büyük protestolar gerçekleştiren Denizli Bayan Platformu Sözcüsü Ayşegül Odabaşıoğlu bayana yönelik şiddette esas sorunun eğitim olduğunu belirtti. Bayan cinayetlerinin toplumsal, ekonomik, aile ve kişisel nedenlerle açıklanabileceğini tabir eden Odabaşıoğlu; “İlk atılması gereken adım bayana yönelik şiddet konusunda toplumda bir şuur oluşturmaktır. Devlet bu sorunu çok taraflı olarak ele almalı. Bayanların eğitim ve iş hayatında desteklenmesi gerekir. Türkiye’de mevzuat bulunmasına karşın uygulamadaki eksikler nedeniyle şiddetin önüne geçilemiyor. TCK’daki haksız tahrik indirimi bayana yönelik kabahatlerde kaldırılmalı. Denizli’deki bayan cinayetlerinin esas nedeni erkek hükümran kültürün toplumda yarattığı bayan ve erkek ortasındaki asimetrik güç ilgisidir. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden kaynaklanan bayana yönelik şiddet, bayanın üzerindeki güç ve baskının daha da artmasına neden olmaktadır” diye konuştu.
‘SADECE FİZİKÎ ŞİDDET DEĞİL’
Denizli Barosu Bayan Hakları Kurulu Lideri Merve Öğüt SÖZCÜ’ye yaptığı açıklamada; “Kadına yönelik şiddetin sadece fizikî şiddetten ibaret olmadığını bilmek zorundayız. Ruhsal, cinsel, ekonomik şiddet ve ısrarlı takip fizikî şiddetten daha hafif şiddet cinsleri olmadığı üzere; fizikî şiddetten çok daha ağır arazlar bırakabilir. Bu şiddetin ana sebeplerini erkek hâkim bakış açısı ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği, eğitimsizlik, şiddeti pekiştiren kültürel normlar, cezai yaptırımların gereğince caydırıcılığının olmaması, maddelerin faal uygulanamaması ve şiddet mağdurlarına verilmesi gereken önleyici hizmetlerdeki aksaklıklar olarak sayabiliriz” sözlerini kullandı.
Merve Öğüt
‘AZ YATAR ÇIKARIM DÜŞÜNCESİ’
Kadına yönelik şiddetin önlenmesinde kökten tahlilin toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak olarak işaret eden Öğüt şu sözleri kullandı:
“Devletin bayan erkek eşitliğini sağlamak yükümlülüğünü tüm düzenekleri ile birlikte faal halde uygulaması gerekir. Bayana şiddete çabaya yönelik taahhütlerden vazgeçilmesi bir yana; faal siyasetler izlenmesi artık toplumsal bir kangren haline gelen bayan cinayetlerinin önlenebilmesi için koşuldur. Denizli’de bayanın çalışma hayatındaki yüksek oranı ve öteki kentlere oranla görece yüksek ekonomik gücüne karşın ne yazık ki; bayan cinayeti oranının da günden güne arttığını görmekteyiz. Şiddet yanlış siyasetler nedeniyle ataerkil zihniyetçe adeta legal görülmeye başlandı. İnfaz maddesindeki değişiklikler cezai yaptırımları neredeyse ortadan kaldırdı. Faillerin hareketlerinin cezasızlıkla sonuçlanacağına inanması, bayan cinayetlerinin artmasında çok kıymetli bir etkene dönüştü. Zira birçok şiddet failinin fiili gerçekleştirmeden evvel yapmakla tehdit ederken ‘içeri girmem’ ya da ‘az yatar nasılsa çıkarım’ dediğini birden fazla defa okumuşuzdur”
Mine Kocadağ
MİNE KOCADAĞ 26 YAŞINDA KOCASI TARAFINDAN ÖLDÜRÜLDÜ
26 yaşındaki bir çocuk annesi Mine Kocadağ eşi Mithat Kocadağ tarafından kıskançlık nedeniyle öldürüldü. Cinayeti katıldığı canlı yayında itiraf eden Mithat Kocadağ, genç bayanı boğarak öldürdükten sonra çalıştığı otelin gerisindeki boş yerde sakladığını anlattı. Hazırlık soruşturması süren olayda yargılama şimdi başlamadı.
Şebnem Şirin
ŞEBNEM SEVİMLİ, AYRILMAK İSTEDİĞİ SEVGİLİSİ TARAFINDAN ÖLDÜRÜLDÜ
25 yaşındaki besin mühendisi Şebnem Sevecen ayrılmaya çalıştığı eski sevgilisi Furkan Zıbıncı tarafından tekraren bıçaklanarak öldürüldü. Savcılık ağırlaştırılmış müebbet cezası istese de mahkeme sanığa müebbet mahpus cezası verdi. Sanık mahkemede ‘Vicdanen rahat değilim’ dedi.
Aleyna Yurtkölesi
ALEYNA BARIŞMAK İSTEMEDİ, ÖLDÜRÜLDÜ
22 yaşındaki Pamukkale Üniversitesi tarih kısmı öğrencisi Aleyna Yurtkölesi eski sevgilisi İran asıllı Shayan Kheyrian tarafından öldürüldü. Genç bayanın kaldığı konuta giden kuşkulu barışmak istedi, genç bayanın kabul etmemesi üzerine onu boğarak öldürüp olay yerinden kaçtı. Cinayeti güvenlik kamerası kayıtları ortaya çıkardı. Sanık boynundaki dövmeden teşhis edildi. Yargılama başlamadan tutuklu bulunduğu cezaevinde intihar etti.
HÜLYA TORTOP İKİ SEFER UZAKLAŞTIRMA KARARI ALMIŞTI
Denizli Devlet Hastanesi hemşirelerinden Hülya Tortop iş dönüşü tartıştığı kocası Murat Tortop tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Kaygı duyan Hülya Hemşire’nin iki defa uzaklaştırma kararı aldırdığı ortaya çıktı. Cinayet ise uzaklaştırma kararı müddetinin dolmasından sonra işlendi.
Elif Irmak
KOCASI KÜRTAJ YAPTIRMAKLA SUÇLAYIP ÖLDÜRDÜ
18 yaşındaki Elif Irmak kocası Ahmet Emre Irmak tarafından kürtaj yaptırmakla suçlandı. Genç bayan ne yaptıysa kocasını ikna edemedi. Sokak ortasında 4 bıçak darbesi ile öldürüldü. Otopsisinde kürtaj yaptırmadığı hatta gebe dahi olmadığı ortaya çıktı.
Pınar Eliuz
PINAR MUHAFAZA KARARINDAN SONRA ÖLDÜRÜLDÜ
31 yaşındaki Pınar Eliuz eski sevgilisi tarafından yakın aradan pompalı tüfekle üç el ateş edilerek öldürüldü. Katil genç bayanın cesedini yol kenarına atıp gitti. Pınar Eliuz’un cinayetten kısa mühlet evvel muhafaza kararı çıkarttığı öğrenildi. Katili ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırıldı.
