Libya yaklaşık 30 yıl boyunca kimyasal atık deposu olarak kullanıldıktan sonra, içindeki 6 bin ton kimyasal atıkla Mısır’a götürülen, oradaki ekolojist ve çevrecilerin yansıları üzerine Aliağa’ya getirilen “Sloug” isimli tanker gemi skandalı gündemdeki yerini koruyor. SÖZCÜ’nün ortaya çıkardığı skandal sonrası bir çok etraf ve bilim örgütlenmeleri ile politikler harekete geçti.
CHP Tabiat ve İnsan Haklarından Sorumlu Genel Lider Yardımcısı Semra Dinçer, Sloug tanker gemisinin Aliağa Limanı’na getirilmesini Meclis gündemine taşıyarak Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki’ye, “Bahsi geçen gemi için Tehlikeli Envanter Raporu hazırlanmış mıdır? Hazırlanmış ise bu rapor hangi tehlikeli unsurları içermektedir” diye sordu.
“BİRKAÇ KURUŞ GELECEK DİYE”
Dinçer, önergesinde, “Bir yandan ülkemize getirilen plastik atıklarla, öbür yandan kimyasal yüklü gemilerin sökümü için ülkemize getirilmesi sonucunda iktidar, vatandaşlarımızın sıhhatini tehlikeye düşürmekte, etrafımızın kirlenmesine yok açmaktadır. Makûs giden ekonomiyi düzeltmek için her yolu deneyen iktidar, birkaç kuruş para gelecek diye ülkemizi çöplüğe çevirmektedir” değerlendirmesini yaparak geminin getirilmeden geçmesi gereken çeşitli kontrollerin yapılıp yapılmadığını, paklık basamaklarının nasıl yürütüleceğini, personel sıhhati, güvenliği, etraf tabiat açısından hangi tedbirlerin alındığını, gemide olduğu belirtilen onlarca unsurun nasıl depolanacağını sordu.
“ÜLKEMİZ HER TÜRLÜ TEHLİKELİ ATIĞIN ÇÖPLÜĞÜ HALİNE GETİRİLDİ”
Kimya Mühendisleri Odası (KMO) Ege Bölge Şubesi de yaptığı açıklama ile yıllarca tehlikeli atık depolanan Sloug gemisinin ülkemizde sökülmesi için Basel Konvansiyonu ile işletilmesi gereken prosedürlere uyulup uyulmadığını sordu.
Geçtiğimiz yıllarda gemi sökümü sırasında özgür gazların patlayarak yanması sonucu 7 emekçinin ömrünü yitirdiğini hatırlatan KMO, “Hollanda Mahkemelerinin Daniella ve Jumbo Spirit isimli tehlikeli atık depolama tankerleri hakkında vermiş olduğu karar, ülkemizde gemi sökümünün ne kadar kontrolsüz ne kadar başıboş olduğunun ispatıdır. Gemi sökümleri aracılığıyla ülkemiz nükleer başta olmak üzere her türlü tehlikeli atığın çöplüğü haline getirilmiştir” tabirlerini kullandı.
KMO, içinde üniversitelerin ilgili kısım akademisyenleri, TMMOB, Türk Tabipleri Birliği, Türkiye Barolar Birliği ile etraf örgütlerinin temsilcilerinden oluşan bir heyetin gemide hemen denetleme yapması davetinde bulundu.
