Diyarbakır’da yer yetersizliği nedeniyle define kapatılan Mardinkapı Mezarlığı’nda, vefat eden şahısların birinci derece yakınlarının talebi üzerine, daha evvel vefat eden yakınlarının mezarları açılarak kemikleri toplanıp poşete konuluyor. Yeni cenazeler ise bu kemiklerin üzerine gömülüyor…
Mardinkapı Mezarlığı’nda mezar açma vazifelisi olarak çalışan R.K.’nin, toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımlar reaksiyon çekti.
Paylaşımlarda, R.K.’nin açılan birtakım mezarlardan çıkardığı kafatası ve kemikleri poşetlerin içine fırlattığı, el kol hareketleri yaparak dalga geçtiği imajlar yer aldı.
Görüntülerde R.K., özensiz biçimde topladığı kemikleri poşetin içine fırlatıyor. R.K., eline aldığı bir kafatasını öpüp, kokladıktan sonra, başını iki yana sallayıp, kendisini çekenlere göstererek poşete atıyor.
Görüntülerin toplumsal medyada paylaşılmasının akabinde R.K.’nin toplumsal medya hesabı kapatıldı.
“CAİZ DEĞİL”
İl Müftüsü Lütfü İmamoğlu, bahis ile ilgili yaptığı yazılı açıklamada, zaruret halinde birden fazla cenazenin bir kabirde defnedilebileceğini belirterek, şöyle konuştu:
-Normal kurallarda bir kabre, yalnız bir cenaze defnedilir. Ama zaruret halinde birden fazla cenaze defnedilebilir. Hakikaten Resulullah efendimiz Uhut şehitleri için bu türlü bir uygulama yapmıştır.
-Fakat bu durumda cenazelerin ortası toprak ve gibisi şeyler ile ayrılmalıdır. Münasebetiyle evvel defnedilmiş bir cenaze büsbütün çürüyüp toprak haline gelmedikçe, kabrin açılması ve ikinci bir cenazenin defnedilmesi caiz değildir.
-Fakat daha evvel defnedilen bir cenazenin çürüdüğü niyetiyle açılan bir mezarda çürümeyen birtakım kemikler bulunur ise bu kemikler bir kenara çekilip ortalarına topraktan bir set yapılır ve ikinci cenaze defnedilir.
-Zira insanoğlu hem canlısı hem de ölüsü saygıdeğerdir. İmajlardaki vazifelinin lakayıt hali maalesef güzel olmayan bir davranış.
-Aslında o çürümüş kafatası ve kemiklerden ders çıkarmak lazım. Kişinin dirisi de ölüsü de saygındır. Buna nazaran davranılması gerekir.
Yusuf Durmaz
Yenişehir İlçe Müftülüğü’nde vaiz olarak misyon yapan Yusuf Durmaz da sağ beşere nasıl davranılıyorsa bir ölüye de o formda davranılması gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
-Biz vaazlarımızda insanlarımıza şunu öneriyoruz; Yeryüzündeki dinlerin ve sistemlerin ölülerine nasıl bir muamelede bulunduklarına dikkat etmelerini istiyoruz.
-Bazılarını yakıyorlar, kimilerine türlü türlü berbat muamelede bulunuyorlar fakat İslam’a baktığımızda İslam dini, insanların yıkanmasını, kefenlenmesini, namazın kılınmasını, hatta vefat eden kişiyi yıkarken suyun ne fazla sıcak ne de fazla soğuk olmamasını sağlıyoruz.
-Bir insanın sıhhatinde nasıl bir muamele edilmesi gerekirse vefat ettikten sonra da o şahsa o halde muamelede bulunmamız lazım.
-Dolayısıyla Resulullah Aleyhisselam, insanlara meyyitin kabrine bile basmanın haram olduğunu söylüyor ve bunu yasaklamıştır. Kabirlerin üstüne oturmayın, basmayın, diyor. Yani ölüyü rahatsız ediyor.
-Sağ bir beşere nasıl muamele ediyorsak, meyyit bir beşere da o formda yaklaşmak Müslümanca bir haldir.
-Velev ki cinsiyetleri tıpkı bile olsa bir mazeret dışında, savaşlarda ve salgınlarda binlerce insan bir anda ölmesi mazerettir. Bir definin defin üstüne gelmesi için 100 yahut 200 yıl geçmesi gerekir.
-Çünkü onun o kemikleri çıkarıp atması muhakkak Müslümanca bir tutum değildir. O kardeşimize tavsiyemiz tövbe etsin. (DHA)
